telegol programının belki de kapanmasına yol açacak insan.
aynı zamanda vurarak oktay belden aşşağı 20bin dolarlık borcunu istemektedir canlı yayında çıktığına pişman olmuştur. vurulmasına gerek kalmamıştır.*
ahmet çakar'ın yerle bir ettiği adam. öyle şeyler dinledik ki adam bile demesek daha iyi olacak sanki. bir hayatın çöküşü son anda çırpınışlar fenerbahçe'nin kullanımı 10 bin yuro için türkiye futbolunun geleciğini kurtaran adam. serhat ulueren in hollanda uçak biletini aldığı adam. herhalde aklı sıra bombalayıp kaçacağını zannetti. 5 yıl sonra 10 bin yuro için bir düzine adamı ve yüz yıllık bir klübü zan altında bırakan zavallı banka hesabını söylesin ben göndereyim parasını yahu..
böyle ara ara ortaya çıkarlar, türkiye'de fenerbahçe'nin şikesi, galatasaray'da hasan şaş'ın dopingi, beşiktaş'ta sinan engin'in çakıcı görüşmesi normaldir, trabzon'da gökdeniz değil ki cezaları verilsin, olur öyle şeyler, türk futbolu budur, kabul etmek gerekir. adamın ses kayıtlarına cevap olarak bağlanan herkes yok öyle birşey, bu adam meczup, vs. dedi, bant kayıtları ne peki, adam önceden tezgahlamış belli ki, iyi niyetli biri değil ama ortada bir gerçek var. sen de almışsın birader parayı, aziz başkan da vermiş, nereye kadar kıvırılacak, bu işler böyle, yine bir şey çıkmaz bu işin altından onu da söyleyeyim. neler gördük biz, neler..
aziz yıldırım ın satışı sonucu artık satılmak istemeyen ve satıldığı yerleri ve onu satanı halka duyuran insan.. görüldüğü üzere her şey aziz yıldırım da bitmektedir..
fenerbahçe' nin 2000-2001 sezonunun son haftasındaki galatasaray maçı için trabzonspor' a teşvik primi verdiğini iddia eden kişi. yanında getirdiği belgeleri, dosyanın içinde düzenle taşıyan ve telefon bağlantısında iddiayı onaylayan çoğu kişi, sonradan çark ederken, ' ben söyleyeceğimi söyledim ' diyerek geri adım atmayandır. takdir edilesidir.
bu adamın kültür bakanı atilla koç'a fiziksel benzerliği dikkat çekici. hatta ses tonu da aynı ama önemli bir farkı var, onun fazlaca uyanık hali sanki!
ruh hastası ve cıkarcı bir adam oldugu ahmet cakar ın anlattıklarıyla, hatta entersan bir sekil de kazım kanat ın da onun hakkında ki söylemleri ve diger sahitlerle belirlenmiştir.fazla söze gerek yoktur.bu işin içinde baska işler oldugu yani feneri bitirme politikası oldugu acıktır.
yaptığı işin aslında türk futbolunu temizlemek değil; yediği kazıktan dolayı veya gündeme gelip bir şeylerin intikamını almak isteyen kişidir.
telefon kayıtlarındaki olay oldukça amatörcedir, ancak bu kadar amatörlüğe rağmen ilginç noktalar vardır;
-ya oktayla konuştuk çok güldük (çok komik ya)
*ya abi yaptık bi hata allah bi daha göstermesin, oktay'ın salaklığı...
-mustafa amca ayıp oldu sana...
*ya o olaydan sonra hacı soğuk davrandı bana hep...
-ya muratcım neydi o günler?
*3-1 bitseydi paranın bir kısmını alırdık...
şimdi bu gibi amatörce tuzak sorulara düşen saflar da daha sonra çıkıp bu adamı tanımam gibi şeyler söylemişlerdir, iş bu yönden tuhaftır.. bu kişi yanında kuran-ı kerim getirmiştir ancak yanında yerde duran çantaya koymuştur madem ki; bu kadar dini bütün biri kuran-ı kerim'in göbekten yukarda tutulması gerektiğini bilmelidir, tekrar çantaya koymak isterken sabri ugandalı'nın uyarısıyla masanın üzerine koymuştur..
ancak işe farklı yönden de bakmak gerekir; ya bu işten aziz yıldırım'ın haberi yoksa? bu adam kendiliğinden o dönem bir şeyler yapmaya çalışıyorsa? ziya şengül'ün dediği gibi bu arkadaş yönetimden değildi, futbolculara restaurantında yemek verirdi vs.. yani fenerbahçe'nin şampiyonluğuna katkı yapmak isteyip böylece yönetime girmeyi amaçlamış biri olabilir, zaten züğürt bir insan olduğundan 150.000 doları ödememiştir, olay kapanmıştır...
tabi bunu bizzat aziz yıldırım da yaptırmış olabilir, şahsen böyle bir davranışı kendisinden beklerim...
fenerbahçe birçok dönem teşvik primi vermiştir, keza en son temmuz ayında vatan gazetesi bir yazı dizisinde fenerbahçe'nin gençlerbirliği takımına 300000 dolar verdiğini yazmıştır ancak her ne hikmetse; fenerbahçe başkanvekili şekip mosturoğlu 5 ay önce, bu gece bu programda yaptığı artistliği yapamamıştır, fenerbahçe bırakın hukuk yollarını aşındırmayı, resmi web sitesinde bile yalanlamamıştır, cafer keza daha önce açıklamalarda bulunmuştur... gerçi al birini vur ötekine, 1986-1987 sezonunda malatyaspor'a verilen teşvik primi, 1992-1993 sezonunda galatasaray'ın ankaragücü'nü 8-0 mağlup etmesi... bir malatyaspor maçında sinan engin'in "korkma kuddusi ben korurum seni" diye sahaya seslenmesi... bütün büyükler aynı bokun kahverengi olanı... ha bir değerlendirmede bulunursak... bu durumlardan en çok canı yanan büyük beşiktaş'tır, ancak en çok canı yananlar anadolu kulüpleridir... bu memleket ceza sahası dışında rakibinden 1,5 metre uzaklıkta kendisini yere atan arif'e penaltı çalındığını da gördü, 3-1 yimpaş yozgat öndeyken maçın 3-3'e getirildiğini de gördü, rakipten 2 metre geriden atılan şutta ofsayt bayraklarının havada uçuştuğunu da gördü... futbolumuz kirlidir, yöneticiler bu işi hobi olarak yapmayı bıraktıkları zaman, amigo olmadıkları zaman, gerçekten başarı istedikleri zaman futbolumuz temizlenir... ya hepsini serbest bırakacaksın yada birilerini kollamayacaksın...
kaydedilen konuşmaların beni gülmekten yardığı programın dünkü konuğu. insan bu kadar mı yapmacık olur, bari kaydetme düğmesine de bassaydın "çat" diye tam konuşurken de tam olsaydı.
fenerbahçe ve türk futbolunda zaten herkesin bildiği bir şeyi daha somut olaylarla, bizzat yaşadıklarıyla anlatan kişi. anlattıkları doğru mudur? bence evet..peki bunları anlatma sebebi aziz yıldırım ile yaşadığı bir sorun mudur?bence gene evet..psikolojik sorunları var mıdır? tekrar evet..anlattıklarından bi şey çıkar mı? hayır kardeşim, bi bok çıkmaz..zaten 5 sene geçmiş üzerinden 2 ay tartışılır sonra unutulur.
anlattıkları doğrumu bilmem ama, kuranı kerimi çantasından çıkarıp tekrar yere koymaya çalışması sırasında telegol ekibi tarafından uyarılması ve masanın üzerine koyması hoştu. madem bu pisliklerin içine girmiş, neden 5 yıl beklemiş. sonra oktay arıyor "abi ne bu ses kaydı falan" diyor, yani dün akşam tam komediydi dememe vesile itirafçı.
dikkat ettniz mi bilmem. iddialarina karsi cevap vermek icin baglanan kisiler net bir dille yok boyle bir sey demeyip, kendilerini aklama yolunu sectiler. baglanan herkes ben yapmadim, ben etmedim dedi ama hicbiri net bir sekilde yalan bunlar demedi.
efendim anladigim kadariyla bu adam'da pek saglam pabuc degildir. uc kagitciliklari olmusta olabilir. her ne kadar ses kayitlarinin iki tanesi anlattiklarini dogrulasada bu adamin kendisi ekranda pek inandirci olmamistir.
bilmiyorum bu hususta, tikinin olmasi boyle dusunmemede etkili mi.
aziz yıldırım'a olan kızgınlığı ve hırsının intikamını alabilmek için aylardır bu komployu gayet temiz bir şekilde hazırlayan sözde fenerli. kendisi hakkında ortaya atılan iddiaları duyduktan sonra tikleri coşmuştur. ayrıca rengi ve nefes alışı o kadar değişmiştir ki aha da adam felç geçiriyor bile dedirtmiştir.
adam; bir sürü telefon kaydı yapacak, bir sürü tez ortaya koyacak, ve bunu fenerbahçeyi karalamak için yapacak. hem de bunu fenerbahçe yönetimine yakın bir kişi yapacak, öyle mi? geç bunları anam babam geç, adam hikaye yazarı mı bunca şeyi g*tünden uyduracak, öyle de güzel yazacak ki hiç çelişki de olmayacak. anca; b*k atın bakalım hadi.
