yaklaşık 1 yıl önce 4. kattan aşağı yaklaşık 1.30 saat bakmıştım. en sonunda yatağa uzanıp tavanı izlemeye devam ettim. bir gün çok bunalırsan denizin dibinde yosunlara takılmış gibi, soluksuz. sakın unutma gökyüzüne bakmayı, gökyüzü senindir, gökyüzü herkesindir. dedi başucumdaki nazım, göğe bakalım dedi rafımdaki turgut. sonra kalkıp aşağı yerine yukarıyı izledim gecenin geri kalanında. gece; bir zaman diliminden daha fazlası.
bunu yapan insan ölümden de tanrıdan da korkusu olmayan insandır.
ölümden korkmaz çünkü kaybedecek hiçbir şeyi yoktur , tanrıdan korkmaz zira onun bu hale gelmesinin baş sebebi odur , çıkıp karşısına hesap vereceğini değil aksine hesap soracağını düşünür.
2 kere denedim toplu tabanca ile , rus ruleti oynadım kendimle lakin tek atış , ölürsem ölürüm kalırsam da tanrı yaşamamı istiyormuş deyip devam etmem dedim , 2 sinde de yaşamamı istedi bakalım 3.sü olacak mı , olursa sonucu ne olacak merak ediyorum.
Ne katkım var ki hayata? Varlığım bir şeyi değiştirmiyorsa yokluğum da gene bir cacık değiştirmez, en iyisi daha fazla yorulmadan hayattan çekip gitmek, diğer dünyadan insanları izleyip hallerini izleyip avaz avaz gülmek, ailem mi? Umrumda değil bir oğulları daha var, okul mu? Zaten 1 sene daha uzadı, iş mi? Siktir et çevrede zaten bi ton galerici var. Az kaldı sıkacağım kafama...