göxel gibi harika bir çizeri barındırdığı sürece okunacak olan dergi. diğer ufak dergiler gibi birkaç sayı çıkıp batmayacağından, tutunabileceğinden eminim efendim.
ortaokul öğrencilerine mizah dergisi okuma alışkanlığı edindirmek gibi bir misyon üstelendklerini söyleyen dergi. ayrıca bu hafta 1.75 tl ye almaya başladığımız uykusuz gibi değil, 1.25 tl'den piyasaya sürülmüş haftalık cici dergi. kişisel fikir; uykusuz gibi gayet doyurucu başarılı, penguen gibi yılların mizahçılarını barındıran yeterli muadil bir dergi varken gereksiz.
penguen, uykusuz ve lemanla aynı kulvarda olmayacak dergiymiş. 'zaten onlarla henüz yarışamayız, çok iyiler' diyor bir eleman. kendilerini bilmeleri güzel. alıp okumadan dergi hakkında yorum yapmak pek de doğru olmayacaktır.
parkta anlamini buldugum iki hece:
ufak yigen yanindaki hatuna : aysun abla aysun abla, sen benim kuzenimsin de kuzen ne demek?
gibi sorulara muhattap ettikten sonra uzuvlara gecti, sonra gozleri bayanin goguslere kaydi, : aysun abla aysun abla, bunlar ne?
kiz ne diyecegini bilemedi ve agzindan iki hece dokuldu : cici.
ender yıldızhanın haydarpaşa lisesinden çok yakın arkadaşı olan ve hala bu arkadaşlıkları hem günlük yaşantıda hemde mizahi anlamda devam eden felat delibaltanın da yer aldığı yeni mizah dergisi.
bu kadroyla piyasada tutunması çok çok zor olacak dergi. ayrıca tayyipsiz demişler, ne kadar apolitik olacak, tamamen mi? haftalık olan ve tamamen apolitik olan bir dergi yok şu an. yani ilginç bir deneme olur... kadrosuna biraz daha kaliteli bir iki çizgiromancı katarsa kesinlikle tutar. mesela;
sene 1980'ler. oyun oynadığımız bir arkadaşımızın küçük kardeşi, adı suat idi, bembeyaz tenli bir çocuk ve o zaman erkek güzeli bir suratu vardı, hepimiz ona "cici" derdik... ah be ne günlerdi... keşke geçmişe dönebilsem...
kendimi bildim bileli bayramlarımızın değişmez çikolatası idi cici. hastasıydım evet, itiraf ediyorum. zorla aldırırdım anneanneme.
sonra sonra bulunmaz oldu piyasada. ben de bıraktım bayramlarda şeker çikolata yemeyi, ciddiyim. öğrendik ki ekonomik kriz neticesinde kapanmış bu firma.
fasonlarını üretmişler ardından. nerede tabii o kesik piramid tasarımlı, sert dış çikolatanın içindeki, daha açık renkli yumuşak kıvam!
şimdilerde ece ile avunuyorum ama yerini tutmuyor cici'nin. ben onun, şeffaf jelatine basılmış isminin içteki altın renkli bir başka kağıtta parladığı ambalajını bile özlüyorum çünkü.
bütün bu yazdıklarım bir çikolata için. ama asıl nokta şu sanırım: zamanı gelecek, alıştığımız şeyler birer birer bulunmaz olacaklar. cici, bu durumun benim hayatımdaki ilk örneği. ilk sevgilimdi o ve şimdi yok. yerini dolduramıyorum. mesele kakaosu değil anlayacağınız.
gün gelecek, ağacından yemezsem yiyemediğim inciri ve dutu da anacağım böyle. çünkü biliyorum ki başıboş ağaçları kesilecek birer birer. ve ben marketten alamayacağım bu canım meyveleri. ben onları hep dalından yedim çünkü. sonra sıra insanlara gelecek...
insan kendini alıştırmamalı bir şeye. alıştırmayın benim gibi.
m.ö. 46 da hunlar doğu ve batı olarak ikiye ayrıldıktan sonra batı hunlarının imparatoru olmuş hakan. çiçi yabgu ya da çiçi hakan diye geçer. büyük türk milliyetçisi ve hakanı dır. devlet temellerini milliyetçilik üzerine kurmuştur. günümüzde doğu türkistan mücadelesi için simgelerden birisidir. doğu hunları çin in hiamyesine girmeyi kabul etmiş çiçi han kabul etmemiştir.
yanındaki askerleriyle şehit olmuş m.ö .36 da.
aksarayın bazı köylerinde yaşlı hanımlara seslenirken teyze yerine kullanılan sözcük.
örn. "hatice teyze" yerine "hatice cici" kullanılır.hatta cici isimle kaynaşıp "haticecci" yada daha da beteri "hatçaççi" şeklini alır.*