Olağanüstü bir kandili üfler gibi yarım bırakılmı$ bir semanın altında, hızlanan, hep hızlanan acılarla koruduk çoğunluğa gömülü çocuk mezarlıklarını. Oysa biz de oradaydık, kefenini dev bir mendile dönü$türüp gözya$larını silen ejderhalar arasında: Çok sigara içiyorduk acılı. Çok içki içiyorduk bağı$ıklık sistemine baka baka. Bütün sinemaları kapatmı$tık ölüm gelir bir film seyreder diye. Gördün mü, ne yükselmeyi becerebildik sanal sanal ne de toprağa girdik kök olmak, elmas olmak, petrol olmak için.
Arada kaldık: 'Gökyüzüyle yeryüzü arasına sıkı$mı$, kendisine bile sahte bir böcek tadında.'
Zarif delilik ağaçların yapraklarını döküp döküp meyve verdiğini sanmasında kaldı. Hayalde kaldı. insandık. Ot bile olamadık aslında.