hiçbir zaman yoksulun yarasına merhem olmak gibi bir derdi olmamış, giderek daha da artan bir jakoben, aristokrat havaya bürünen, eylem yapmayı aklının ucuna dahi getirmeden sadece konuşmayı muhalefet yapmak sanan, bir halkı tümden terörist göstermeye çalışan bir partiyi sol zannetmek abesle iştigaldir. sol, bu partide yapılanların tam tersi istikamettir.
Sol'un esasen bürokratik oligarşi demek olduğunu anlamayanların solcu olmadığını iddia ettikleri parti. Bugün dünyada solun güçlü olduğu hangi ülkeye giderseniz gidin -liberal solcular dışında- göreceğiniz yegane şey, bürokrasidir, devletçiliktir, sosyal devlettir.
zira, bürokratik oligarşi demek, sosyal devlet, devletçilik demektir. dünya'da sol demek devletçilik ve sosyal devletle özdeşleşmiştir. yoksa özgürlük konusunda bir dertleri yoktur. dünya'da küba, venezüela insan hakları konusunda Türkiye'den geride değil mi? öyle... o zaman gerçeği söyleyeceksin: "solcu demek özgürlük değil devletçiliktir, özgürlüğü savunanlara solcu değil liberal denir"diye..
Devletçiliği, yüksek vergileri, merkeziyetçiliği, sosyal devleti savunduğu için %100 doğru bir eylemdir. Ha siz solu sadece etrafınızıdaki çağdışı sosyalistlerden ibaret sanıyorsanız o sizin yanılgınız. kaldı ki dünya'da en büyük halk düşmanı ve zulumcü devleti olan sscb'nin sosyalist olduğunu düşünürsek, sol'un öyle fakirin, ezilenin yanında olmadığı anlaşılır.
chp sol parti değildir sadece sola daha yakındır denebilir. çünkü gerçek solun üstünden soğuk savaş sırasında bütün sağ partiler, abd'nin kurdurduğu komünizmle mücadele derneği, ilim yayma cemiyeti ve aydınlar ocağı gibi dernekler ve 12 mart ile 12 eylül darbelerini yapan askerler üzerinden silindir gibi geçmiştir. bu yüzden ülkemiz sol ayağı topal bir biçimde yola devam etmektedir. bu ülkenin normalleşmesi isteniyorsa:
1) dini kullanarak dünyalık yapan fathullah gülen gibi cemaatler, tarikatlar ve toprak reformuyla ağalar tasfiye edilmeli
2) adalet bakanı hsyk'dan çıkarılarak yargı bağımsızlığına giden yol açılmalı
3) sivil toplum örgütleri güçlendirilmeli ancak yabancı ortak alması önlenmeli
4) halkımızın dinini gerçekten iyi anlayabilmesi için ezan türkçe okunmalı ve türkçe ibadete geçilmeli (kuranın mesajı iyi anlaşılabilsin diye)
5) kadın milletvekili oranı derhal yüzde 50'ye çıkarılmalı
6) siyasi partiler yasası demokratik hale getirilmeli
7) sendikalaşmaya izin verilirken sendika ağalığı ortadan kaldırılmalı ve sendikaların sarılaşmasına izin verilmemeli
8) dinayet işleri başkanlığı sadece sünnilere hizmet veren bir yapı olmaktan çıkarılmalı
9) dernekler ve vakıflar sıkıca denetlenip, kuruluş amacının dışına çıkanlar kapatılarak mal varlığı devlete verilmeli
10) yabancılara arazi satışı satın almak isteyenin vatandaşı olduğu ülke türklere arazi satmadığı sürece (mütekabiliyet esası) yasaklanmalı
11) akp'nin çıkardığı vakıflar yasası iptal edilerek yabancıların ülke içinde dükalıklar kurması engellenmeli
12) özel sektörün yatırım yapmadığı illere devlet yatırım yapmalı
13) özelleştirme uzun bir süre yapılmamalı
14) istanbul'a 3. köprü yapımı projesinden vazgeçilmeli. çünkü bu yapılırsa istanbulun son yeşillikleri ve su kaynakalrı yok edilecek, istanbul daha da kuraklaşacak ve oradan göçler başlayacaktır.
15) şimdiki fener rum patriği görevden alınmalı, sulukuleden kovulan vatandaşlarımızın hakları verilmeli (kovuluşun amacı istanbul'un fath ilçesinde patrik başkanlığında ortodoks bir vatikan kurulmak istenmekte)
16) heybeliada ruhban okulu açılmamalıdır. çünkü oradan çıkanlar papazlar ayrıca abd'nin ajanları olacaktır.
bunların yapılabilmesi içinse 2011'de akp'nin seçimle iktidardan düşürülmesi şart.
