iyi yapmışlardır eğer yaptılarsa. ülkede her şey ihtiyacı kadar bulunmalıdır. o camiler de ihtiyac fazlası ise hayvanların konulacağı ahır haline çevrilmesinde sakınca yoktur. günah ya da kimseye karşı ayıp olmaz.
hayatında ahır görmemiş yandan yiyen cemaati'nin en favori palavralarındandır, halbuki peygamber belledikleri fetoş vaaz verdiği camileri çarşamba pazarına çok defa çevirmiştir..
aleni iftiradır.
eğer belge vs döküman olsaydı, şebekistan kaçkını yandaş gazetecilerden biri tv kanallarında taklalar atarak yayınlar kameraların dibine sokardı.
ama ortam müsait, cumhuriyetin kurucularına küfür hakaret beddua iftira atanın yaşam standarları değişiyor adamlar bir anda köşklere yalılara çıkıyor doğaldır bunlara inanan sığılar nette bunları dillendiriyor.
yüz göz olma cevap verme, apıştı kaldı cevap veremedi oluyor, çürütüyorsun belgelere bok atıyor, allah islah etsin ne diyim.
insanlar cuma namazı hariç istedikleri her yerde ibadetini yapabilirler yeterki temiz olsun fakat bazı ineklere illede ahır gerekmiş müslüman halk da istemesede camileri o ineklere bırakmış
alınacak bir durum yok çünkü ülkede inek çok.
ayrıca işin ekonomik kısmının olduğunu düşünen ve %50 muhabbetini dile getirenler var bunlarda hep o ahırda olan bitenin sonucudur.
20 Nisan 1936 tarihli "Cumhuriyet"in haberi şöyle: "Bu ne insafsızlık. Seferihisar'da tarihî bir cami ahır yapılmış!"
Habere göre izmir Seferihisar'da bulunan Hereke köyündeki II. Bayezid zamanından kalma bir tarihî cami tahrip edilmiş ve ahır haline getirilmiştir. Sadece cami değil, medrese ve kütüphanesi de bulunan bu viranenin bazı parçaları inşaatlarda kullanılmıştır habere göre.
Yine "Cumhuriyet" gazetesinden seçtiğim 23 Mayıs 1948 tarihli haberin başlığı ise şöyle: "Cami hiç ahır olur mu?"
Gazetenin "Hem Nalına, Hem Mıhına" köşesinde çıkan yazıya bakılırsa istanbul'un Silivrikapı semtinde Sitti (yazıda yanlışlıkla Sünni diye geçiyor) Hatun Camii'nin yanından geçmekte olan bir doktorun dikkatini bir şey çeker. Harap haldeki caminin kapısı önünde tek atlı bir muhacir arabası durmakta, kapının yanında da bir "gecekondu odası" bulunmaktadır.
Etraftakilere sorar doktor. "Burası nedir?" Öğrenir ki, camiyken harap olmaya yüz tuttuğu için Vakıflar idaresi burayı kiraya vermiştir. Kiralayan kişi de camiyi ahır olarak kullanmaktadır. Sorduğu kişiler, şikâyet edildiği halde kimsenin ilgilenmediğinden şikâyete başlarlar. Doktor, kapısı açık olduğundan birkaç adım ilerleyerek içeriyi inceler. "içinin samanlık, beygir ve inek ahırı olduğunu" bizzat görür. Şöyle yazar:
"Eslafımızın (atalarımızın) binbir itinayla yaptırıp bize yadigâr bıraktığı böyle mabedlerin harab olmasına lakayid kalıyoruz, sonra da ahır olarak kullanıyoruz."
Buradan diyorum bin kere diyorum CHP nin kuruluş gayesi ,CHP nin icraatları dini bu ülkede önce devletten sonra kişilerden silmektir.Bu chp ittihad ve terakkinin ismi değişmiş hali değil mi ? Şimdi birileri çıkmış kurucularını dindar göstermeye çalışıyor. KArdeşim biraz dürüst olun.