her platformda demokratik haklar, insanların özgür iradesi, biat kültürü, gibi tabirlerle siyaset yapan partinin son numarasıdır... referandumda inandığı şeye en demokratik hakkını kullanmanın ceza gerektiren bir eylem olduğunu öğrenmesi fena koymuştur. bakıyım, evet koymuş.
çağdaşlaşmayı kendisine benzemeyenleri kendilerine benzetmek için kendi doğrusunu dayatmak olarak algılayan fake modern,yurdumun beyaz türklerinin parti içi demokrasiside ancak bu kadar olur.
chp'nin demokrasi anlayışını gösterir. bizde biat kültürü yoktur deyip zorla biat etmesini beklerler. anayasa değişiklik paketi oylamasında da gördük. milletveklleri evet oyu verir diye korkularından oylamaya bile sokmadılar.
yargıtay başsavcısı yalçınkaya adam gibi görev yapan bir savcı olsaydı her milletvekilinin mecliste özgürce oy vermesini engelleyen chp hakkında dava açardı.
kazın ayağını incelemeye sebeptir. zira başka türlüdür.
şimdi... chp'de siyaset yapan bir adam chp'nin siyasi bakış açısına mı uymalıdır? yoksa chp, bu adamın siyasi bakış açısına mı uymalıdır? partilerin tüzükleri olacağını biliyorsak ikinci alternatif çok da yerinde durmuyor hani...
bu anlamda anayasa değişikliğinde olacağı gibi chp'nin siyasi anlayışı ile örtüşmeyen bir değişikliğe bir chp'li neden "evet" der? ben şahsen ciddi bir çıkarım olmadıkça yapmam bunu. ve neden istisna bu adamlar? bak mesela abdullatif şener'e... adam partisinden istifa etti ve siyaset üzerine, partisinin geneline aykırı olan düşüncelerini insanlarla paylaşmaya devam ediyor. peki bu adam istifa etmeyip de "demokrasi var arkadaşım" diyebilir miydi? bu açıdan bakarsak pekala yapabilirdi bunu ama kişiliği oturmuş olan eski bakanım, bu yola girişmedi. çünkü bunu yapması için bir sebebi yoktu.
şimdi... gelelim chp'li başkana. bu adam referandum günü gidip de "evet" oyu verebilir miydi sessiz sedasız? "hayır" cevabını veren çıkar, herkesin kapasitesi aynı değil ama normal şartlarda ve mantıklı bir insanın cevabı "evet" olacaktır. peki bunu sözlü olarak ifade etmek için geçerli bir sebep midir "ben demokratik hakkımı kullanıyorum" demek?
yerler canım, öperler, gülerler, severler, işin sonu sikişe varmadan da susarlar bu noktada.
yeterince anlaşılır mı? yoksa daha açık ifade etmemiz gerekir mi anlaşılır olması adına? bence belli bir kesim hariç herkes için anlaşılır. aslında onlar da anlamıştır da işlerine gelmez kabullenmek. neyse siktirederiz en kötü ihtimalle, takılmayız.
cumhuriyet halk partisi'nin kendi görüşleri,partileri dışındaki insanlara tahammülü olmadığını zaten biliyorduk,ama kendi içindeki çatlak sese bu kadar büyük bir ceza veren bir parti nasıl demokratlık koltuğunu kimselere bırakmadan,sürekli oradan ahkam keser ki?
bak yine soruyorum kemal abi,ne farkın var 'recep bey'inden? en ufak bir farklı görüşü bile partisinde barındırmayan recep bey'le arandaki tek farkı söyle,oyum sana.
insanların bazı şeyleri anlayamadığının bir örneğini daha gösteren cezadır.
Kurumun, bu parti de olabilir şirket de, herhangi bir başka oluşum da, içerisinde farklı görüşler olabilir. Kimse de buna bir şey demiyor zaten. Fakat bu işler kurum içerisinde olur.
Partiye adapte edelim. Sen oyunu evet olarak kullanabilirsin. Kimse sana düşüncelerin sebebiyle laf edemez. Ama bunu kamuoyuyla bu şekilde paylaşamazsın. Eğer paylaşıyorsan zaten artık chp li değilsindir. Çıkarların seni AKp ye yönelttiği için evet diyorsundur. Yani chp li görünsen de akp den birileri seni ayartmıştır.
chp'nin tek sesli bir parti olmak istediğinin açık göstergesidir.
senin diğer milletvekillerin ve bilumum parti üyelerin ekranlarda, meydanlarda, sokaklarda
bangır bangır hayır diyeceğini söylerken, malum başkanın taktığı şapkada hayır yazmadığı için ceza vermeye kalkmak da nedir?
insanlar, sanılanın aksine gayet iyi anlamışlardır chp'nin demokrasi hakkındaki tutumunu.
(bkz: kofti demokrasi)
zira şapkada hayır yazmış olsaydı ağızlar kulaklarda olurdu şüphemiz yok.
(bkz: ya bizdensin ya da onlardan)