türk siyasetinin sıkışmışlığını ve kısır döngüsünü göstermesi açısından bilindik bir örnek.
akp'yi sansürcü, demagojik, riyakar, kendine ve cebine adil yani berbat bir oluşum olarak düşünürsek, elde sadece kötünün iyisi chp var seçim kazanmak için.
chp başarısız bir parti ve kangren/hastalıklı bir oluşum. ya bu hastalıklı oluşuma şans verilmeye devam edilecek ya da sosyal demokrat, sosyalistler, özgür düşünceye sahip insanlar tarafından yeni bir kollektif yapı oluşturulucak şu mevcut sıkışmışlıktan kurtulacak özgür düşünce. genel seçim için çalışılacak muhalif ruhla 40-50 milletvekili meclise sokulacak bir kitlenin sözcülüğü yapılmış olacak. bu kitle yerel seçimde de adayını korkusuzca çıkarabilecek.
türk solunun önünde 2 şık var. birincisi hastalıklı chp ve onu dönüştürmeye çabalamak ya da chp'den bağımsız bir ruh yaratmak ve çığ gibi büyümek... ben, 2. şıktan yanayım.
kimse kötünün iyisine ve akp'yi akp yapan chp'ye oy vermek zorunda değil. sıkışmışlık hissi özellikle yerel seçimlerde daha da büyüyor. ve mevzu şu akp'yi defedelimde nasıl olursa olsun pragmatizmine uzanıyor.
yazık lan denilesi saçma tespit. chp'ye memleket teslim edecek kadar düştüğü zaman bilinmeli ki bu ülke bitmiştir. kemal mi yönetecek amk ülkeyi. chp ki daha kendi adayına rakip aday çıkarabilecek kadar aptal bir parti zihniyeti, mahalle yönetemez lan.(bu düşüncemde ataşehiri malesef es geçiyorum. adam çalışıyor abi. helal olsun. (bkz: battal ilgezdi) ) adam düzgün çalışsın, isterse bdpli olsun veririm amk oyumu.