henüz anaokulundayken, anaokulum kendi evimizin 3-4 sokağı altında olmasına karşın, benim küçük bedenim ve saf beynimin getirisinden dolayı anaokuluna her ne kadar yürüyerek gidip gelsek bile o vakit içerisinde kim bilir ne hayaller kuruyorsam artık yoldayken, anaokulunu evimizden çok uzak olarak algıladığım ve o gün beni aile fertlerinden kim bırakırsa bıraksın 20.00 saatlerine kadar evden ayrı kalacağım için ağladığım zamanlardan sonra, eve geldiğimde, yemeğimi yediğimde, yaklaşık 1-2 senedir her akşam duyduğum şarkı. amcam kendi kazandığı parası ile kaset ve kasetçalar almış, tanıdık olduğu için ucuza getirmişti bu işleri. eve her akşam geldiğimde modern talking'den bu şarkının çalması sebebi ile, o yaşlar ile aklıma gelen anıları da içermektedir, bende bu grubun ve özellikle bu şarkının ayrı bir yeri var. zaman hızlı geçiyor...
80lerin unutulmazlarından olup adeta 80ler marşıdır.bi dönem Yeşilçam tarafından her disco sahnesinde arka fonda bu verilirdi.şarkı başladı mı orda yazmayan Bi alt yazı geçer,filmin masum kızının yanlış ellere düştüğü sahnesi gelir,anlardınız ki banu Alkan kamuspotu olmuştur.*
arada bir açıp dinliyorum. fakat klipte sinir olduğum bir şey var. arkadaş, atmosfer ciddi, dekorlar, mekan ciddi, bakıyorsun thomas reyiz de ciddi...dieter coşturuyor ama arkada. ulan 3 dakika boyunca bekliyorum ki birisi tokatı koysun şuna, "kendine gel ulan!" falan yapsın, "iş yapıyoruz burada değil mi?" falan diye azarlasın...ama yok. hala gülüyor, hala gülüyor.
Çıktığı dönemlerde hiç yaşamamama rağmen severek dinlediğim, insanda 80ler tarzı sans etme isteği uyandıran modern talking şarkısı. Çok fazla bas ses kullanmamışlar şarkıda bu da ne kadar hareketli olursa olsun şarkıyı rahatlatıcı bir hale getirmiş. Severek dinliyorum.