charles bukowski

entry1051 galeri48 video5
    26.
  1. hayatı alkol ve sigarayla betimleyen, boş vermişliğin son noktası, amerikalı yazar,
    14 ...
  2. 27.
  3. 28.
  4. Sinemadan fazla hoslanmadığını kitaplarında belli eden , David Lynch'in yönettiği Eraserhead filminden büyük haz aldığını söylemiş olan , anlayamadığı şeylerden haz alan anlamaya çalışmayan barfly
    9 ...
  5. 29.
  6. Türkçeye çevrilmiş tüm kitaplarını okuduğum yazar. Tekrar tekrar okuduğum tek yazar.
    9 ...
  7. 30.
  8. olmak istedigi insan "hipodromda ona bilet satan adam" statusune sahip olan insan olan insan(!).
    (bkz: deli)
    8 ...
  9. 31.
  10. I. Dünya Savaşı'nın sonlarında Almanya'ya askeri hizmet nedeniyle gelen Polonya asıllı Amerikan bir babanın ve terzilikle uğraşan Alman bir annenin çocuğu olan pis moruğun notlarını ancak okuyabildiğim yazar.
    7 ...
  11. 32.
  12. can yücel ne kadar türkse , o kadar amerikalı yazar.*
    kelimeleri hoyrat, görüntüleri hoyrat tatlı adam olmalarıdır benzerlikleri.
    edebi tatları bambaşkadır...
    ama
    ne can'dan geçerim ne charles'tan.
    10 ...
  13. 33.
  14. tam adı henry charles bukowski'dir.. hayalperest ve müthiş insan..takip edilmesi, okunması, anlanması, her sözünde anlam aranmaması gereken, ayyaş mı ayyaş, sekse düşkün mü düşkün, sıradışı şahsiyet.. şiirleri daha başarılı.. her insan özellikle de erkekler kendinden bir parça mutlaka görürler..
    10 ...
  15. 34.
  16. orjinal barfly'ını arayıp bulamadığım serseri yazar.
    6 ...
  17. 35.
  18. nihilist yazar. mükemmel hayalgücü ile süslediği ve yaşamından kesitler sunan eserleriyle tanınmaktadır. hayatı boyunca birçok işe girip çıkmış ancak dikiş tutturamamıştır. şiirleri de bulunmaktadır. şiirlerinin en verimli dönemini anlatan dönemi, iş arayan alkolik bir şiiri canlandıran mickey rourke beyaz perdeye taşıdı.
    8 ...
  19. 36.
  20. sakalına bulaşmış viski damlaları ve arsız kelimeleri, adeta içimizi okur gibi anlattığı kendinden ama aslında bizden olan anıları ve cesur tarzıyla her daim okunacak adamdır.
    10 ...
  21. 37.
  22. edebsiz, serseri, bohem, şarap sever, asi, sarhoş, ağzı bozuk, fotojenik, uyumsuz keLimeLeri bir araya getirerek bir uyum yaratan yazar..

    ren gezisi şiiri;

    ren'i bok götürüyor
    baLık yok ren'de
    garson beyaz şarabımızı getiriyor
    ve ona kuLak misafiri oLuyoruz
    genç bir amerikalı
    bira içiyor
    ve üç şaşkın aLman kızı
    nasıL yatağa attığını anLAtıyor
    ve bağıra çağıra yapıyor bunu
    kahkahalar atarak
    o-ros-pu ço-cu-ğu amerikalı
    ingilizce konuşuyor
    ve üç alman kız
    yanında..
    ne dediğini anLamıyorLar..
    pencereden dışarı bakıyoruz
    şato görürüz ümidi iLe
    ama fabrikalardan başka bir şey göremiyoruz,
    ve o-ros-pu ço-cu-ğu amerikalı
    ve kahkaha atıyor, çok sahte
    bir kahkaha..
    onunLa dokuz günLük bir turda değiLiz
    aLLahtan
    sadece iki saat
    mainz'a kadar..
    şarabımızı içip
    geçmesini bekLiyoruz..
    10 ...
  23. 38.
  24. bukowski'den bir şiir;

    bazen aLgınLaşırım
    nerede oLduğumu biLemem,
    birkaç adım tökezLer, yitik hissederim
    kendimi..
    tanıdığım herkes benden daha
    uzun
    daha zeki
    daha müşfikmiş
    gibi geLir bana,
    ve daha az çirkin
    eLbette
    ama asLa uzun sürmez
    uzun sürmez
    bu ruh haLi..
    etrafıma sıkı bir
    bakış atarım,
    çepeçevre
    sert bir bakış
    ve akLım başıma geLir
    geLir
    ama
    bir süre için
    sadece..
    14 ...
  25. 39.
  26. aşk yoksa cinsellik bir hiçtir.cinsellik ancak taraflar arasında duygu varsa anlamlı olabilir. beni tanıyan herkesin size söyleyeceği gibi, makbul biri değilim. kötü adamı sevdim hep, kanunsuzu, hergeleyi. iyi işleri olan sinek kaydı traşlı, kravatlı tiplerden hoşlanmam. ümitsiz adamları severim, dişleri kırık, usları kırık, yolları kırık adamları. ilgimi çekerler. küçük sürpriz ve patlamalarla doludurlar. adi kadınlardan da hoşlanırım; çorapları sarkmış, makyajları akmış, sarhoş ve küfürbaz kadınlardan. azizlerden çok sapkınlar ilgilendiriyor beni. serserilerin yanında rahatımdır, çünkü bende serseriyim. kanun sevmem, ahlak sevmem, din sevmem, kural sevmem. toplumun beni şekillendirmesinden hoşlanmam.

    (bkz: ölüler böyle sever)
    18 ...
  27. 40.
  28. bukowski'nin şöyLe bir iddiası vardır; "midemde LezzetLi bir biftek ve eLimde iyi kaLite viski oLsa herkesten iyi yazarım.."
    19 ...
  29. 41.
  30. hem sarhoş, hem şair olup hemde genç bir kadınla konuşmak kötü sonuçlar doğurabilir..

    fakat tamda öyledir işte.. genç çiftler güvenli alanlarda birbirlerine okusunlar diye
    yazılmadı o şiirler..

    aşkı, varsa dehayı, kadınları, içkiyi ve cinneti bir eksiltirseniz ortada bukowski diye bir şey kalmaz zira..

    sarhoş bir başarılı şair, yanındaki genç kadını tekmeleme çılgınlığına nasıl düşer ve neden leş kokuludur o şiirler, lağım, irin..

    öfke kime ve neyedir başarmışken hemde.. umut neresinde gezinir o ayyaşın..

    yetenekli, yeteneksiz tüm şairlere, ibretlik bir 5 dakika.. finale dikkat lütfen..

    http://www.youtube.com/watch?v=bPa9UvaiwmQ

    (bkz: the laughing heart)
    10 ...
  31. 42.
  32. ayyaştır kendisi. bu ayyşalık kelimesi yazarı aşağılamak için değil, benimsediği hayat felsefesini anlatmak içindi. büyük bir yazardır. yazdıkları çok sadedir genelde. frekanslar biraz birbirine yakınsa çok kolay anlaşılabilir bu çirkin adamın yazdıkları.

    ya herşey ziyan olmuştur ya da olmamıştır bu kadar basit, sözünün sahibidir ayrıca.
    8 ...
  33. 43.
  34. hayattan ne kadar zevk almayan, boş gezenin boş kalfası olan, içki düşkünü, ben yalnızım ayağına yatan ve bunalımda olan insan varsa bu adama tapmaktadır. evet bu bir tespittir. ve ben de tespitimden çok memnunum. zira charles bukowski ye karşı hiçbirşey hissetmiyorum. ne nihilist olması, ne baraka hayatı yaşamış olması, ne de alkolik olması beni hiç etkilemiyor. insanların duymak istedikleri, hayal ettikleri şeyleri yazdığı için tutuluyor. gerçi bunu yapabilmesi bile insanları ne kadar başarılı izlediğinin bir göstergesi.

    gereksiz bir adam. bayan arıza da öyle.
    9 ...
  35. 44.
  36. Baba ne demiş: Büyük kurumlarda çıkan Rivayetlerden söz ediyorum. Bilmem kimin başına ne geldiğine dair bir rivayet yayılır; daha da kötüsü günler, haftalar, aylar önce duyduğun bir şeyin doğru olduğunu öğrenirsin. "Yirmi yılını o kuruma vermiş olan Joe Baba işten çıkarılacakmış, ya da hepimizi işten çıkaracaklarmış" gibi, her zaman da doğru çıkar.
    8 ...
  37. 45.
  38. alkole erken yaşta başlayıp siroz olma nedenlerindendir. Teşvikte hata olmaz. *
    12 ...
  39. 46.
  40. popcorn kitapların yazarı gibi bazen,bazen değil gibi de.bağımlılık gibi,bırakmak isteyip bırakamamak gibi..
    7 ...
  41. 47.
  42. kedisinin cinsel hayatını, karısının buruşuk vücudunu, at yarışlarının sonuçlarını, karayollarındaki trafiği yazmayı bilen (ama bunun için zerre takdir edilmesi gerekmeyen,) yaşamın akan pınarından beslenmiş bir şair.

    cezmi ersöz'e "sizi bukowski'yle kıyaslıyorlar, bu konuda ne söyleyeceksiniz?" diye sorulduğunda ersöz'ün "ben onun boku olamam, saçmalamayın!" dememesi ve de bukowskinin o gece bunu umursamadan mastrubasyon yapması da ayrıca ilginçtir.
    10 ...
  43. 48.
  44. hiçkimseyle yarışmıyorum ve ölümsüzlüğe dair düşüncelerim yok.
    umurumda bile değil. hayatta iken devinmek önemli olan.
    ihtişam devinimde ve hodri meydan diyebilmektedir.
    ölümün canı cehenneme. herşey bugün, bugün, bügün. evet. *
    8 ...
  45. 49.
  46. eserlerindeki karakterlerle birebir benzeşen yazar. bir elinde viski, diğer elinde sigara, hayata aldırış etmeyen gamsız ve keyifli bir bakış.
    7 ...
  47. 50.
  48. k dergisinin geçen sayılarından birinde bu abimiz başroldeydi, yanında acayip bir çıtır, elinde bira şişesi ve göbeğinin üzerine çıkan tişörtüyle hayatını anlatıyordu, varolsun kendisi efendim.
    7 ...
© 2025 uludağ sözlük