bazı şarkılar zaten o kadar güzeldir ki ilk dinleyişten itibaren sözlerine bile dikkat etmezsiniz. daha o ilk piyanoyu duyunca bile insan hipnoz olmuş gibi dinlemeye başlıyor bu şarkıyı. ama bazen bu kadar güzel melodinin üstüne yazılan sözleri anladığınızda şarkı çok daha farklı bir noktaya geliyor. cezayir menekşesinin ölüm ve umut çiçeği olduğunu hatta idam mahkumlarının boynuna sırf umutlansınlar, umut yaksın canlarını diye takıldığını öğrenince kendinizden bişeyler buluyorsunuz mutlaka.
bayhan'dan dinlerken insana milletini sorgulatır. sanki cezayir asıllıyım da anam babam o soykırımda öldürülmüş gibi hissettiriyor lan. acaba dedim sahiden dedeler o taraftan mı geldi? böyle bir sorguladım kendimi falan. başarılı çok başarılı hem de.
Şu yağan karlar gönlümün ceza-i müeyyidesi
gözlerin cezayir menekşesi
Dağda bir avcı kulübesi
Kadar mahsurum sana mecburum
Senin sesin melek sesi
Ve gözlerin cezayir menekşesi..
gözlerin bakışlarında boğulduğum ve gözlerinden gelen o 2 damla yaşa kul olduğum,elagözlüm.şimdi ben sen unut dedikçe küllenmiyor senin yangının,büyüyor tam aksi demekteyim.unutamıyorum,içimdeki aşkın alev alev yanıyor, yakıyor seni de beni de.her günümde her şeyimde uykumda bile sen varken seni nasıl unutabilirim? ben ağlayamam bilirsin,sadece bu şarkıyı dinlediğimde ağlayabilirdim bir zamanlar,şimdiyse yağmur gibi akıyor gözyaşlarım.. beni ağlatma..
cezayir menekşesi ; bir ülkede idam mahkumlarının idam edilmeden bir gün önce boyunlarına asılan çiçek türü. ve onlar için umut temsil ettiği için simgesel bir şey.
'dağda bir avcı kulübesi kadar mahsurum, sana mecburum, senin sesin melek sesi... ve gözlerin cezayir menekşesi' gibisinden sözlere son düzenlemesinde yardım ve yataklık etmiş yaşar günaçgün şarkısı.
