neden yapıldığı hiç bir zaman anlaşılamayan olaydır.
televizyonlarda sık sık görülür. türkü falan söyler bunlar, gazetecilerde arka planda acıklı bir müzikle bunları çekerler. sonuçta kimin ne suç işlediğini söylemiyorlar tek tek o görüntülerde. bu sebeple ana fikir "bu adamların hepsi mazlum, bakın işte garipler türkü söylüyorlar" gibi saçma bir fikirdir.
oysa adam suç işlemiştir ve cezasını çekiyordur. bu kadar mazlum gösterme çabaları saçmadır. haksız yere girmiş olanlar varsa onları ayrı tutuyorum, ama cezasını çekenlere de zerre kadar acımamak lazım.
insan öldürülür,kapkaç,hırsızlık yapılır,ırza geçilir kader mahkumu olarak gösterilir,benim bu güne kadar katil olarak lanse edilen bir tutukluyu görmüşlüğüm yok.
her mahpus mazlum değildir. lakin tutuklu başka, hükümlü başkadır. ikisine de gün yüzü haramdır. kaldı ki suçsuz olduğu halde hüküm giyenler vardır; o da ayrı bir trajedidir.
hapisteki herkesin kader mahkumu olduğunu sürekli hatırlatan televizyonlarımızın mahareti.
bana bir gazetecinin yaptığı programı hatırlattı. kader mahkumu olarak nitelediği kişiyle duygu dolu konuşmalardan sonra sormak geliyor aklına. suçun ne? gasp. hırsızlık olsa yine neyse ama bıçakla yol kesiyor 20 defa hemde.
başka yerde olsa yanından geçmezsiniz ama televizyonda türkü söyleyip ağlayınca evin oğlu gibi oluyor.
bizim millet iki gözyaşı görünce geçmişi unutur kolayca.
tamam gerçekten şanssız olup gerçekten kader mahkumu olanlar var ve onlar için hepimiz üzülüyoruz ama tavuk keser gibi adam öldürenleri bile aynı kategoriye koyanlara da yazıklar olsun.
bir de kader mahkumluğu diye bir söz vardır ve bunlara devletimiz acıdığı için ara sıra af çıkarır. işledikleri suçun sorumlusu kendileri değil kaderleridir de sanki yanlışlıkla kaderleri yerine onları içeri atmışlardır. afla çıkanların bir kısmı tekrar suç işleyip kader mahkumluğuna devam eder.
muhtemelen yanlış anlaşılan bir olaydır. elbette çoğunluğu suçludur veya suçlu olabilir. o programlarda dört duvar arasında yaşamanın zor bir şey olduğu vurgulanmaktadır. yoksa o tarz programların hemen hemen hiçbirinde "a bakın bunlar mazlum hadi salalım" dendiği duyulmamıştır.