hoşlandığım kızlar için kullandığım kelime. ürkek olmasından ötürü kullanıyorum. zira hoşlandığım kızlar hep ürkek bir ceylan gibi seke seke yürüyorlar.
bir kız ismidir. tıpkı hayvan olan ceylan gibi o da çok ürkek ve tedirgindir. nasıl ki su içerken arada bi doğrulup etrafı kolaçan ediyorsa, nasıl ki her an öldürülecem hissi ile besleniyosa bu ceylan isimli kızlarda öyledir. en azından benim tanıdıklarım böyle.
tedirgin, korkak ve güvensiz...
oysa belki saçını sevcekti o adam, belki gıdığını okşuyacaktı, belki beline dolanıp gezecekti seninle? neden 4 nala kaçtı ki? nedir bu korkaklık heh? nedir bu özgüven eksikliği?
ürkek ceylan. hayat kelebek kovalamak değildir buna inan!
hayvanlar aleminin belki de en güzel üyelerinden biridir. ince bacakları ve zarif vücuduyla çok hızlı ve çevik hareket edebilir. doğal hayattaki tek avantajı da bu hızıdır. çok ürkek bir canlıdır ama bir o kadar da meraklıdır. şile - ağva bölgesinde yaz aylarında fındık toplayanların yanına 20 metre kadar yaklaşıp onları izler. fark edildiğini anladığı anda hızla uzaklaşır. eğer şaslıysanız sizi fark etmeden siz onu görürsünüz ve 1 dakika kadar bu mükemmel canlıyı izleme şansınız olur.
ayrıca yine ağva bölgesinde halk arasında "ceylan eti giren evin bereketi olmaz" inanışı yaygındır ve avlanılmasına gelen olarak engel olunmaya çalışılır. zaten bu canlıyı avlamanın insanlara ego tatmini dışında ne gibi bir faydası olabilir bilmiyorum.
sezen aksu'nun 2 yıl önce Lice'de koyun otlatırken mayına basıp ölen 12 yaşındaki Ceylan için yazdığı, nükhet durunun son albümüne koyduğu şarkı.
Ah yüreğimde dört nala atlar/ Atların sağrısında kanatlar/ Sağ yanım boydan boya Mezotopamya/ Sol yanımda Rumeli ağıtları patlar/ Gözlerime astılar seni/ Ceylanım kör oldum ben/ Ne havan topu ne mermi Senle vuruldum ben/ Ah gözümün yaşı sel Selanik/ Diyarbekir'e bi' türkü selalık/ Gezme ceylan bu dağlarda gezme/ Gece gerdanlık gündüz mezarlık/
"Barışı kim istemez, kim korkar barıştan?
Savaşın girdiği yere suyun durusu,
Ekmeğin buğusu, gülün kokusu girmez.
Savaşın girdiği yere ışık da,
Sağlık da, varlık da girmez.
Savaş suyu da, gülü de, ekmeği de çürütür.
Savaş karanlık, hastalık, yokluktur.
Savaşta eşitlik, adalet ve özgürlük suçtur.
Oysa her şey herkes için, her şey yaşamak içindir.
Onurlu barış tam da bunun içindir.
Dağlarımız gözünü kırpmadan nicedir barışı bekler ayakta.
En açık en sade olanı.
Biz insanlar daha dik, daha alnı açık,
Dağ ateşi bir yürekle yakışmalıyız barışa.
En az dağlar kadar, barışa..."
Dağlarının çiçeği, anasının göçeği.
Ne bilsinki kırılacak ah yaşamak isteği.
Zalimce koparıldı taze bahar isteği.
Kızın adı Ceylandı, zalimlerce avlandı.
Bu amansız vahşete, gözleri dehşet kaldı.
Karnı yok, ayak sağlam, dönenemiş evine.
Cambaz mezrasında gün, bulut çekmiş yüzüne.
Sifan köyünde güneş, bulut çekmiş yüzüne.
Kızın adı Ceylandı, zalimlerce avlandı.
Bu amansız vahşete, gözleri dehşet kaldı.