ben bu çok sigaradan gırtlağı tahriş olmuş tonlarındaki sesleri hiç mi hiç sevemiyorum. erkeklerde mehmet erdem, halil sezai ile cem adrian kadınlarda da ceylan ertem. zaten bunlar kısa bir müddet tutuyor, sonra dinledikçe kafa ütülemeye başladıkları için terkediliyor.
Buram buram Cihangir solunu çağrıştıran hatun. Sırf bu bile onu itici yapmaya yetiyor. Sesine girmiyorum bile. Güzelim memintoları bile bu kadını itici olmaktan alıkoyamıyor.
sesini ve yorumlarını çok beğendiğim kişidir kendileri. bizim buraya gelmişti de konserine gidemedim içime oturdu. umarım bir gün tekrar denk gelebiliriz.
ilk popüler olmaya başladığında farklı bir tarzı olduğu için sevmiştim sonrasında tarzını kaybetti. Bir konserine gittim bir baktım ki el hareketleri inanılmaz rahatsız ediyor.
Stephen Hawking ve taksim dayı aralığında şarkı söyleyen insan.
Gönül şarkısını söylemiş. Ne çok severdim o şarkıyı. Şarkıyı ondan dinleyince şarkının tüm büyüsü kaçtı. Artık eskisi gibi güzel değil.
Haram geceler, gönül dağı, ağla sevdam, bir vurgun bu sevda, yalnızca sitem, eklemedir koca konak, bir fırtına tuttu bizi gibi, ne zaman duysam beni oradan oraya vuran, vay arkadaş dedirten bu harika parçaları da sanki arkadaş masasında 7 bardak rakı sonrası çişi gelmiş gibi söylerse müzik dinlemeyi bırakabilirim. Çünkü sahiden çok kötü.
Keşke sadece kendi bestelerini söylese de işkence yapmasa böyle.