daha da vahimi vardır. lise kimya hocası tükenmez kalemle hazırladığı cevap anahtarını öğrencilerin kağitlarının arasına karıştırır ve sonuçları sınıfta açıklarken sınavda tükenmez kalem kullanan kim* adını yazmayı unutmuş 70 aldı gibilerinde bişeyler söylemiştir ve bi müddet sonra olayı anlayan gençler yerlerdedir. *
aşağılık kompleksi olan hocalardır. vardır böyle tipler. bu hocaların yazılılarından yüksek not almak için uğraşmayın. zira o kadar vakitte başka derslere çalışmış olsaydınız o derslerden 100 almış olacağınız için sonradan başınızı taşlara vurmayın. dimi yani?
Eski okulum kenan evren anadolu lisesi nde yaşanmış olaydır.şahidimdir hocamız ilk baş hangi hayvan tükenmez kalemle yazdı dedi, bir posta yarıldık. üstüne her kimse bilsin 60 aldı dedi, iptalleri oynadık.
öğrencilerini daha iyiye daha güzele yönlendirebilmek adına, çekinmeden kendine bok atan, fedakar, kafasını yastığa koyduğunda huzurdan başka şey hissetmeyen hoca tipidir.*
kendi cevap kağıdını değerlendirip 65 veren, daha da yetinmeyip kağıdı ön-arka çevirmek suretiyle, 'adını da yazmamış eşşooleşşeek!' diyen bir hocadan daha yeğ tutulabilen hocadır. (bkz: nur içinde yatsın)
kendisinin kırmızı tükenmez kalemle hazırladığı cevap anahtarına 70, öğrencinin kağıdındaki seçmeli iki sorunun ikisinede puan vererek 110 veren hocadır.
bir adet benzerinden, gerçeğinden bende de anısı olan, öğretmenlerin ne kadar umursamaz olabileceğini, ya da sizi ne kadar önemsediğini bu olayla bile kavrayabilirsiniz trajikomik durum;
'' lise'deykene kimya sınavına girilmiştir. hoca'da, öss sorularını soran, derste bazen kendisi bile soruları çözemeyen, 2 ile 3'ü çarptığı zaman '8' bulabilen, soru çözerken kitaplardan yardım alan, yarımakıllının biridir. yaptığı kol-boru ebatlarındaki bir sınavın ardından, 'yusuf yusuf'ların eşliğinde sınavını okur, tabii ki millete öncelikle 'ne biçim sınav lan bu' gibilerinden giydirerek. sırasıyla okur; 10'lar, 20'ler, 30'lar.. yamulmuyorsam, bir kişi 45'li bir not, bir kişi de 50 almıştır. sona doğru gelirken, buruşmuş, sararmış kırmızı kalemle yazılmış, çince görüntüsü veren bir kağıt çıkarır, ve de;
- kim bu ya, iyi yazmış ama, hiçbir şey anlaşılamıyor. 60 almış. adını da yazsaydı, daha iyi puan alırdı... der. sonra da, bakar kimse çıkmaz kağıdın sahibi olarak. biraz kafayı toparlayınca, kağıdın kendi hazırlamış olduğu cevap anahtarı olduğunun farkına varır; öğrencilerin yarılışları arasında...
işte 'faidelibilgi' kardeşinizin de, öğretmen aday adayı olduğu, günümüz türkiye'sinde, belki de birçoklarının başına gelmiş bu durum, ne kadar ucuz bir şekilde, öğrenci sınavlarının değerlendirildiğinin tipik bir örneğidir. belki adamcağızın kafası dalgındı, dikkat edemedi, birden çok sınıfa giriyordu, çok öğrencisi vardı, sınavları da hemen bitirmek istiyordu, hızlı hızlı okuyuverdi de. hiç mi yine kontrol etmez 'belki yanlış toplamışımdır puanları, bir kez daha kontrol edem' diye, ya da hiç mi dikkatini çekmez, 'bu adam niye milletin aksine, kırmızı kalemle yazmış kağıdı? yoksam bana mesaj mı veriyi la?' diye..
karadeniz teknik üniversitesi fen edebiyat fakültesi fizik bölümünde gerçekleştiği söylenen hikayedir. olayın kahramanı sıfırcı çoşkun diye bir zatı muhterem! profesördür.
denyonun önde gidenidir, allah korusundur. fen bilgisi hocamızın kendi cevap anahtarına 70 verdiği efsanesi dolaşıp dururdu. sınav kağıtlarını genelde kafasına göre okurdu. şehir efsanesinin üzerinde uyarlaması olabilir tabii, ama bunu yapma ihtimalinin yüksek olduğunu gösteren şöyle bir olay yaşanmıştır: Farkında olmadan A grubu kağıdı olan *kızın cevaplarını B grubu cevap anahtarından bakarak kontrol etmiştir. Sorular birbirinden tamamen farklı olduğu için kızımız alsa alsa sıfır alacaktır. Ancak değerlendirme sonrası notu 54 olarak verilmiştir. ayrıca (bkz: em tivi em de radyo)
Geçen sene girdiğim ticaret matematiği dersinde bizzat şahit olduğum olaydır. hocamız cevap anahtarı olarak hazırladığı kağıda 65 vermiştir. Bu kağit kimin isim yazmıyor diye sormuştur. sonra dikkatlice bakınca kendi kağıdı olduğunu anlamış ve hiç bozuntuya vermeden "aa yanlış okumuşum" diye toparlamıştır.
daha çok şehir efsanesi tadında olan, bir şekilde efsane avcılarına ulaştırılıp en kesin yoldan sağlamasının yapılmasının eğitim öğretim dünyası açısından faydalı olacağına inanılan sav.