hayatı gül bahçelerinden bir bahçe kıvamında yaşayan, yanı başında zırt pırt öten telefonun sesi yerine kuşu böceği dinlemeyi seçmiş, her istenildiğinde ulaşılabilmek istemeyen haklı düşünce sahibi kişidir.
bir zamanlar kendilerini solcuyuz diye göstermek isteyenlerin maltepe içmesi gibi bir durumdur. şimdi de "ben kapitalist düzene yenik düşmedim" diyenlerin durumudur,fecidir. bilakis türkler de cep telefonu üretmiştir. (bkz: aselsan)
bu kişilere karşı kullanılan argüman şudur: "seni arıyoruz ama bir türlü ulaşamıyoruz..."
bir de gidin ona sorun bakalım her canı isteyen aradığında ulaşılmak istiyor mu? evet, belki de ulaşılamama özgürlüğünü kullanmak istiyor adam, kim ne karışabilir ki?...
şu zamanda ne yazık ki birçok şeyden habersiz kalabilecek kişidir. artık cep telefonu bir ihtiyaç olmuştur. ayrıca telefon artık bir ölçüt değildir. bunun tikilik veya başka bir şeyle de alakası yoktur.
radyasyondan korkan mal insan tipidir.bu insan tipi öyle bir tiptir ki,çevresindeki herkesin telefon kullandığını ve bunların kendisine de radyasyon bulaştırdığını unutur,kendisi kullanmaz.hani bu insanın zihniyetiyle
ölmek üzere olan yaralı bir adamsa yakınlarının onu canlıyken görme ihtimali varken ona ulaşılamadıkları için onu hayattayken görme şansını elinden alan insandır. ayrıca bu insan son anında birini görmek isteyebilir* fakat, o sırada aklında hiçbir telefon numarası kalmayacağı için gözü açık gidecek adamdır.
bir de günümüzde insanların yardım etme gibi eylemlerde bulunmaması sebebiyle, bir araba çarptığında yerde yatarken insanların ona sadece bakıp geçtiğini görünce biri onu hastaneye götürsün diye birilerini arayamayacak insandır.
verdiğim örneklerde hep ölmeye mahkum adam gibi göründü ama bu konularda belki hayat kurtarıcı bir alet olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. bir de şöyle bir örnek verilebilir. klostrofobisi olan bir adamın asansörde kaldığını o orada kriz geçirmeden kim öğrenebilir. tanım olarak verilirse klostrofobisi azmadan kendini asansörden kurtaran adamdır.