iman edenler için güldüren bir başlık.
Gönülden inanan bi müslüman için senin buraya yazdıkların hiç birşey ifade etmez.
Şüphede olanların belki içine biraz daha şüphe salar.
Bir insan inanmadığı şeyin peşinden neden koşar ki?
(Maide Suresi, 68. ayet: De ki: "Ey Kitap Ehli, Tevrat'ı, incil'i ve size Rabbinizden indirileni ayakta tutmadıkça hiçbir şey üzerinde değilsiniz." Andolsun, Rabbinden sana indirilen, onlardan çoğunun tuğyanlarını ve inkarlarını artıracaktır. Sen de kafirler topluluğuna karşı üzüntüye kapılma.)
var olduğunun ispatı olmadığı sürece, bu yok olduğu anlamına gelmez dolayısıyla, var olmadığının da ispatı yoktur.
bazen allah keşke gerçekten bizi kuşkuda bırakmayacak şekilde bize ulaşsaydı diyorum...
görmediğiniz şeylere inanmak çok zordur, uzayın siyah olduğuna bile inanmak zordur mesela.
islam sorgulanmayan bir din değildir.
Bizim inandığımız kitapta* gayet açıktır Herşey. Sorguladıkça da daha da iman eder insan. Sorguladıkça Yaradanı bulur insan.
Ama inanmayan insan için 40 delil de sunsan o inanmaz.
Çünkü inanmak istemez. Kalbi de gözü de mühürlüdür.
Bir şeye inanmıyorsan bu sana onu kötüleme hakkı vermez.
''biliyoruz ki dünyada adalet yok''tan sonrasını okumadım.
dünyanın her santimetrekaresini gezmiş de, derin felsefi sorgulamalar sonucu böyle hüküm vermiş olsa gerek *
kardeşim gidin ergenliğinizi sözlük dışında yaşayın bi rahat bırakın burayı ya. yemin ediyorum sol frame'deki başlıkların yarısı 12 yaş altı grubu tarafından açılan başlıklar gibi.
Kısmen bu tür şeyleri kesin yargı ile sonlandırmak maalesef mümkün değildir. Descartes in şüphecilik terimleri tıpkı aslında sorgulamak için vardır. ama hiç bir zaman kesin yargı içermez. nitekim keskinlik içeren olursa büyük ihtimalle o olgu yanlış veya önyargı içerir.
Bizler ayda cinlerin yaşadığını orada küçük mağarada yaşadıklarına inanıyorsak bu yanlış olmaz. Ama bu kısmen benim için doğrudur. Nitekim olma olasılığı mevcut olan her şey mevcuttur. Yani gelme ihtimali var mı var. O zaman hayal kurulan herşeyin olma ihtimali vardır. Bunu da ahlâkî yargılar sorgular. Ahlâk üzerine uygun ise bu kabul edilebilir. Kaldı ki geçmişten beri bu inanç olması bunu bi hayli hakkı çıkarır.