Balıkesirde Bir Cadde,
istanbulda Bir Sokak,
izmirde Bir Okul,
Kocaelinde Bir Havalimanı...
Adı tam 607 tabelada (Okul, mahalle, cadde, sokak, havaalanı vb.) yazıyor...
Peki Kimdir Bu Cengiz TOPEL ?
Kıbrıs’ta bombalanan Türk köylerini kurtarmak için harekata katılan, Yzb. Cengiz Topel'in
Uçağı arızalanınca paraşütle atlayan Topel Rumların kontrolündeki bölgeye iner. Rumlar barış gücü askerlerinin gözü önünde onu esir aldıktan sonra Lefkoşa’ya götürürler. Türkiye Lefkoşa BM aracılığıyla Yüzbaşının serbest bırakılması istenir. Rumlar Yüzbaşı Cengiz Topel’in hayatta olduğunu ve sorgulandığını bildirirler. Fakat beş gün sonra cesedini Birleşmiş Milletler barış gücü askerleri vasıtasıyla Türk yetkililere gönderirler. Ceset üzerinde işkence gördüğü anlaşılır. Rumlar Cenevre Sözleşmesi’ni hiçe saymışlar, genç Yüzbaşıyı korkunç işkencelere tâbi tutarak öldürmüşlerdir. Cesedi inceleyen Eşref Düşenkalkar’ın ifadesi gerçeği bütün çıplaklığıyla ortaya koymaktadır. Eşref Düşenkalkar derki Türk doktorların ve Birleşmiş Milletler askerlerinin huzurunda Topel’in cesedini dikkatle incelediğimde, sol gözünün Rumlar tarafından tahrip edilmiş ve her iki kolunun pazusunun matkapla delinmiş olduğunu gördüm. Edep yerleri ezilmiş, kafatasının sol tarafına bir beton çivisi çakılmıştı. Sol ayağı da kırılmıştı. Bunlar yetmezmiş gibi, boğazından göbeğine kadar göğsü yarılmış ve çuval diker gibi yeniden dikilmişti. iç organlarını çalmışlardı, akciğeri ve kalbi noksandı der...
Cengiz Topel, esir düşmeden önce üzerindeki gizli harekat planlarını yakmayı başardı. Son mermisine kadar direndi, 30 saat işkence görmesine rağmen tek bir kelime etmedi.
Son nefesine kadar bir Türk Subayına yakışır davrandı...
Yüzbaşı Cengiz Topel’e Türk Mukavemet Teşkilatı Lideri Bozkurt yani Kenan Çoygun tarafından Şükran nişanı olarak #TMT şehit madalyası ve şehit madalyası beratı sunulmuştur.
Nasıl barbarca şehit edildiğini dinlerseniz, Rumlarla birleşmek isteyenlere anlam veremezsiniz. Annemin bu olayı başkalarına anlatışını çok dinledim çocukluğumda. Bir de annem çok canlandırarak anlatıyor bu tür olayları, sanki kendiniz yaşamış gibi hissediyorsunuz. Hâlâ Rumlar ile birleşmek isteyen birini gördüğüm zaman, bir Barbarlık Müzesi bir de Cengiz Topel'in nasıl şehit edildiği geliyor önce aklıma. Hâlâ neyin birleşmesi? Hiç mi ders almıyorlar geçmişten?
Kahraman Şehidimiz Cengiz topel'i, Dr. Nihat ilhan'ın şehit edilen eşini ve 3 çocuğunu rahmatle ve saygıyla anıyorum.
Bu yapılanları göre göre, Rumla birleşmek isteyenleri de kınıyorum. Bir an önce geçmişten ders çıkarmaları ve gerçeği görmeleri dileğiyle.
rum gâvuru tarafından işkence edilerek, canlı canlı kalbi sökülerek öldürülen pilotumuzdur. bedeni bmaracılığıyla bize teslim edilmiştir. bedenini gören eşref düşenkalkar şöyle anlatır:
‘’birleşmiş milletler askerlerinin temsilcileri önünde aziz şehidimizi gördüğüm gün, hayatımın en ıstıraplı günü idi. ana vatanla yavru vatan arasına çelik kanatları ile köprü kuran topel'imize son bir defa daha baktım. baktım ki; kahpe rumlar sol gözünü tahrip etmişler, pazılarını matkapla oymuşlar, kafatasının sol tarafına beton çivisi çakmışlar, sol ayağını kırmışlar, bu yetmiyormuş gibi boğazından göbeğine kadar göğsünü yarıp çuval diker gibi dikmişler. (bir doktorumuzun beyanına göre iç organlarını çalmışlar, kalp ve ciğerlerini) bir ara yumruklarını sıkmış, dişlerini kenetlemiş.’
https://galeri.uludagsozluk.com/r/2249001/+
1964'te Türk Hava Kuvvetleri’nin Kıbrıs'ta gerçekleştirdiği uyarı uçuşu sırasında uçağı isabet alan ve paraşütle atladığı alanda esir alınıp Şehit edilen ilk Hava Harp Şehidimiz.
Cengiz Topel, babasının görevli olduğu izmit'te 2 Eylül 1934 tarihinde doğdu. Dört çocuklu bir ailenin üçüncü çocuğu olan Cengiz Topel'in babası Trabzonlu Tekel tütün eksperi Hakkı Bey, annesi Mebuse Hanım'dır.
ilkokula Bandırma II. ilkokul'unda başlayan Topel, babasının Gönen'e tayini ile Ömer Seyfettin ilkokulu'nda öğrenimine devam etti. 1934 yılında babasını kaybettikten bir süre sonra yerleştikleri istanbul Kadıköy'deki Kadıköy Yeldeğirmeni Okulu'nda ilk ve orta öğrenimini tamamladı. Lise öğrenimini Haydarpaşa Lisesi'nde başlayıp Kuleli Askeri Lisesi'ne devam ederek 1953 yılında bitirdi.
Cengiz Topel, 1955 yılında Kara Harp Okulu'nu bitirip asteğmen olarak orduya katıldı. Küçük yaşlardan beri havacılığa olan merakı sonucu hava sınıfına ayrıldı. Pilotaj eğitimi için Kanada'ya gönderildi. Kanada'daki eğitimini başarıyla tamamlayarak 1957 yılında yurda dönüp Merzifon Hava Üssü'nde göreve başladı. 1961 yılında Eskişehir I. Ana Jet Üssü'ne atandı. 1963 yılında ise yüzbaşılığa terfi etti.
8 Ağustos 1964 yılında Rumlar'ı Türk Halkı'na karşı işledikleri insanlık dışı eylemlerden caydırmak için Eskişehir'den Kıbrıs'a, 4'lü Filo Komutanı olarak gönderilen Cengiz Topel'in uçağı, uçuş esnasında yerden isabet alarak düşürüldü. Cengiz Topel, paraşütle atlamayı başardı fakat esir alındığı Rumlar tarafından şehit edildi.
Kıbrıs'ta ilk Türk hava harp şehidi olan Cengiz Topel'in hastanede öldüğü açıklandı ancak ısrarlı girişimler sonucu 12 Ağustos 1964 tarihinde Rumlar'dan alınabildi. Kıbrıs, Adana, Ankara ve istanbul'da yapılan törenlerden sonra 14 Ağustos 1964 tarihinde Edirnekapı'daki Sakızağacı Hava Şehitliği'nde toprağa verildi.
allah rahmet eylesin . rumların işkenceyle şehit ettiği
türk pilotu .... şehadetinden 10 yıl sonra intikamını
aldık ...
kullandığı f-100 super sabre uçağı .
https://galeri.uludagsozluk.com/r/2249006/+
8 Ağustos 1964'te Topel, Türkiye'nin Tylliria Muharebesi sırasındaki
askeri müdahalesi sırasında bir muharebe görevine atandı.
Kıbrıs için yerel saatle 17:00 civarında Eskişehir Hava Üssü'nden ayrılan
112. Hava Filosunun dört savaş uçağına liderlik etti. Topel'in F-100 Süper sabre, bir Kıbrıslı
Rum silah mevzisinden açılan 40 mm'lik uçaksavar ateşiyle vuruldu ve bir Kıbrıslı Rum
devriye botu olan Arion'u tararken vuruldu
paraşütle atladı. Derhal yakalandı ve bir hastaneye getirildi.
Ancak, Cenevre Sözleşmelerine aykırı olarak, Kıbrıs Ulusal Muhafız
üyelerinin onu hastaneden Kykkos Manastırı'ndaki karargahlarına
götürdüğü iddia edildi. Cesedinin otopsisi ağır işkence gördüğünü
ve cesedinin daha sonra vurulduğunu gösterdi. Ayrıntılı olarak:
Gözlerinden biri oyulmuş, kafatasında metal bir çivi çakılmış, iki kolunda
delikler açılmış, testisleri parçalanmış, bacakları kırılmış.
iç organlarından bazıları soyuldu. Vurulup öldürülene kadar akıl almaz acılar çekti.
akla hayale gelmeyecek işkencelere maruz kalmış, iyileştirilip tekrar tekrar işkenceler edilmiş şehidimiz.
ruhu şad olmuyor artık onu ve onun gibileri unutan hainler tarafından.
