cahilliğin daniskasıdır. ne anlama geliyor o alkışlama? adam sahneye çıkmıyor, mezara gidiyor mezara!
özellikle sanatçıların, sosyetik kişilerin cenazelerinde sıkça görüyoruz bunu.. aydın geçinenlerin alternatif olarak çıkardığı bir uğurlama şekli!
güzel bir konuşma yaparsın, alkışlanır. faydalı bilgiler sunarsın, alkışlanır. komedi yaparsın, alkışlanır. vs. vs.
bunların hemen akabinde olur alkış. kişi karşındadır, ayaktadır. tabutta değil. kimi alkışlıyorsun? adam ölü! tabuttan çıkıp selam mı verecek?!
kendi cenazesinde böyle bir rezillik olmasını istemeyen cem karaca, kendisi için alkış tutulmamasını vasiyet etmiştir.
geçmiş zaman bir engin ardıç yazısında bahsi geçen olaydır, zira yazar şuna benzer bir şeyden bahsetmişti; ''adam ölmüş cenazesine gelen kalabalık iki duayı yan yana getip okuyacak kabiliyette değil, lakin boşda durmak istemiyor, ne yapalım bari ellerimizi bir birine vuraraktan bişeyler yapmış olalım kabilinden takılıyorlar'' der yazar. cem karacaturgut özal
-isteyen alkışlasın isteyen ardından dua okusun sanane be kardeşim ha sanane..
-iyi de dinimiz geleneklerimiz ne olacak?
-onları korumak ve yaşatmak senin gibi zorbaların eline kaldıysa vay halimize.
teşvikiye camii geleneklerindendir.önce ray-ban sponsorluğunda matem geçiti yapılır.tıpkı cem yılmaz'ın dediği gibi acıyı anlatan en büyük gözlük takılır ve cenaze bitiminde alkış kopar.sanki öbür tarafta ne kadar alkış aldın diye sorulacak. ama bir fatiha okumak zor gelir malum çağdaşlığı bi yerimizden anlıyoruz.
