cemil özeren

    122.
  1. bugün durduk yere aklıma gelen, 90'lı yıllara damgasını vurmuş efsane..



    evet, belki ismiyle bile anılmıyordu çoğu zaman. sadece "ayna'daki kel" deniliyordu. ama ayna'daki kel bir nesil için gençlik, çocukluk, güzel anılar, ilk aşk ve daha nice güzel şeyler demekti. ama değeri yaşarken pek de bilinemedi maalesef..

    "gitar çalmayı bilmiyor, erhan çalıyor bu da playback yapıyor" bile demişlerdi zamanında. kimselere zararı yoktu herifin lan.. her klipte erhan güleryüz'ün arka planında kalmasına rağmen hiç ses etmezdi. kliplerdeki bütün kızlar erhan'ın sevgilisiydi, cemil kankaydı falan..
    ölünce sevemezsem seni parçasının klibine bakıyoruz, erhan güleryüz yine sevgilisi ile beraber mutlu mesut geziyor. cemil abimiz onlara eşlik ediyor..
    sen unutma beni parçasının klibine baktığımızda ise araba tamircisi olan ikiliden erhan'ın sevgilisi var. cemil yine yalnızları oynuyor.. daha bunun gibi birçok klip var.
    cemil özeren delikanlı adamdı, dosttu. arkadaşını yarı yolda bırakmayandı. o yalnızdı. o, ikinci adamdı..

    son zamanlarında süründü adam.. ayna grubundan ayrıldıktan sonra her şey bitti adam için. son çıkardığı albümü dinleyeniniz olmuş muydu mesela?
    uzamış sakalı ve titreyen elleri ile marketten rakı alıp yazdırmak zorunda kaldı parasızlıktan, kirasını ödeyemediği için evinden atılma tehlikesi yaşadı, elektriği kesildi ve tuhaf bir hastane odasında bir başına ölüp gitti.. serdar ortaç kadar olamadı mı..

    çocukken hep sorardık birbirimize, sen ayna'daki saçı olan adamı mı daha çok seviyorsun, kel adamı mı diye. nerdeen nereye..

    hemen hemen hepimizin bi çocukluk- gençlik anısı var bu adamla. benim de var tabii. hiç unutmam.

    bi kış günüydü. daha ilkokul yıllarımdı. arkadaş bize gelmişti. kendisiyle ayna'nın yeni çıkan kasetini almıştık. tam 5 saat boyunca önlü arkalı bu kasetleri dinledik biz o gün. ta ki, annem elektrik parasının çok geleceğinden dem vurana dek. sonrasında kuzenler geldi o gün bize. kuzende o dönemin polaroid kodak fotoğraf makinesi vardı. dijital makineler falan yok o zamanlar, varsa da, bizim haberimiz yok. neyse, kuzen başladı sırayla o an evdekilerin fotoğraflarını çekmeye. sonra toplu şekilde çekti diğer kuzenlerle ve babaannelerle - ninelerle birlikte tabi. elimizde ayna kasedi, teybin başında verdik pozumuzu. cemil'in ön planda durduğu kaset kapağıyla..
    o fotoğraf şimdi elimde. bakıyorum da, o fotoğraftakilerin hepsi bir yerlere savrulmuş. karedeki babaanne ve ninelerin cenazelerinde en ön safta yer aldığımı hatırlıyorum. kuzenin 2 çocuğu oldu, bir anadolu diyarında öğretmenlik yapıyor. arkadaş da şehir dışına taşınalı yıllar oldu.. cemil mi? aradan geçen yıllarda o gün çekilen fotoğraf karesinde benimle poz veren kral arkadaşım o benim..

    bi keresinde de lisedeyken numarasını bulmuştuk arkadaşlarla.
    gece saat üçte alkollü vaziyette aradık kendisini;
    - aşk var mı ulann diye sorduk.
    - var ulannn diye cevaplamıştı bizi gayet normalcesine ve bir dolu sövmüştü aşklara, eski aşklara ve yenilerine..
    çok yazacak hadi iyi geceler cemil abi dedik, gülümseyerek kapattık telefonu. eminim o da gülüyordu..

    artık telefonuna hiç ulaşılamayacak maalesef.. 05377210106

    beni üzen bir diğer şey de, birilerinin öldükten sonra kıymeti bilinip, sonra yine unutulmaları. öldüğü gün bir sürü entry girilmiş ama 20.11.2013 tarihinde, yani ölümünün 1. yıldönümünde bir entry dahi girilmemiş hakkında.. hayat ne tuhaf lan.

    kanser hastası olan oğluna, bir gün öğretmenin biri çocuğun özel durumunu bilmeyip çocuğa sert davrandığı için okula gelip öğretmenin yakasına yapışıp ağlayan bir adamcemil abi. rahat uyusun. zaten hepimiz yalnızdık da, sanki onsuz biraz daha yalnız kaldık. kaybedenler kumsalında seni bekliyoruz ayna'daki kel adam..
    17 ...
  2. 115.
  3. öldü de değerli oldu meselesi değil cemil özeren benim için hep değerliydi triplerine falan girmeden söylemek gerek. evet herkes gibi ölünce benim de geçmişim adına birden kıymetli olan adam.

    birinci sınıftaydım doğru hatırlıyorsam. müzik dersinde sınıf öğretmenimizin bize kendi keyfinden zorla öğrettiği şarkı-türkü leri sınıf arkadaşlarım tek tek tahtaya kalkarak söylerken onlara içim acıyordu. sıra bana geldiğinde gittiğin yağmurla gel şarkısını söylemeye başladığımda öğretmenim bana tuhaf tuhaf bakmıştı ki benim hayatımda bir ilk olan topluluk karşısında şarkı söylemek eylemi yarıda kesilmişti. o küçücük bacak kadar veledler alay etmeyi aşağılar gözle bakmayı da biliyorlardı daha o yaşta. gülüyorlardı bana kimsenin bilmediği bir şarkıyı söyledim diye. nedense ezilme duygusunun tam aksine sıra arkadaşım haricinde sınıf içindeki herkesi o an küçümsemiştim gözümde.

    babamın beni tarkan konserine götürdüğü vakit omuzları ağrımaktan sahneyi göreyim diye çıkardığı yüksek yerde, bir yandan bitse de eve gitsem modunda somurturken yanı başımda bana takılmakla meşgul olan apaçi kılıklı abinin bile bana "bi ayna çıksa da dinlesek demi?" dediğinde belki de doksanların en somurtkan cocuğunun gülümsemesine vesile olmuş bir anıyı hatırlatır bana "ayna".

    kreşte çocuklar çizgifilm kahramanlarını tartışırken sorardım ben önüme gelene sen aynadaki saçı olan adamı mı yoksa kel olanı mı? seviyosun diye.
    - batmann
    ben kel olan. deyince atlardı herkes "ben saçı olan adam" .

    şu an dinlediğim tuhaf müziklerin ayna şarkılarıyla uzaktan yakından alakası olmasa da, tabi burdaki herkesin gençliği ya da çocukluğu ayna şarkılarıyla geçti ama benim çocukluğum radyodan ya da kral tv den ayna şarkısı beklemekle geçerdi. akdenizi, ölünce sevemezsemi bekleyerek tabi yoktu yutup o vakitler. akdeniz'in klibini izlerken ya da herhangi bir klibini. söylerdim kendi kendime bu adam niye daha arka planda diye. kendini saçı olan adam kadar gösterememiş belki bundan da gocunmamış, şarkılar besteler yapmaya devam etmiş. bu onun adamlığından mıdır, mütevaziliğinden midir bilemem ama esrarengiz havası ona daha hayran kalmam açısından bir başarı sağlamıştır.

    cemil sert müzik yapmak istedi, zıtlaşmalar oldu demiş erhan. grup dağılmıştı ama cemil müziğe bakış açısıyla bir kere daha benim tarafımdaydı. bu yakınlığın çocuklukla bir bağlantısı olablir mi desem tesadüftür tabi ama şunu bil ki ben seni hep daha çok sevdim saçı olmayan adam.

    hayatımın en berbat sınavlarından birinden çıktıktan sonra aldım ölüm haberini. üzerinden dakikalar geçtikten sonra üzülmeye başladım. malum geçmişe birden dönmek kolay olmuyo. gözyaşlarıma hakim olmak için yırtınırken o berbat sınav zikimde bile değildi. ölmesen benim için ne değişirdi ki aylarca yıllarca aklıma bile gelmezdin. sen saçı olan adamla beraber benim çocukluk geçmişimsiniz. ölmesen de öyle kalacaktı, şimdi de öyle kalacak. hep öyle kalacak. mekanın cennet olsun.
    6 ...
  4. 32.
  5. Ozel radyolarin ilk zamanlarinda tanismistim. O zamanlar bir heavy metal programi hazirlardik. Aksam 19:00 da benim programim biter cemil abinin talk show programi baslardi. Pek fazla konusmaz, sessiz durur konusmaya baslayinca da atese ususen pervane misali toplarri insanlari basina. Cok gulerdik, gercekten cok. Evlat derdi, ne yaparsan yap metal ruhunu kaybetme. Sanirim o donemlerde programimi bi' tek o dinlerdi. Ehliyet kursu vardi bir tane, orada trafik dersi de verirdi. Derslikte kahkahalar eksik olmazdi. Tum sevenleri cok icmesinden yakinir ve ickiyi birakmasini isterdi... umarim iyilesirsin...
    5 ...
  6. 86.
  7. 20.11.12 tarihinde hayatını kaybeden kişidir. yıllarca adını bilmeyip, ayna grubundaki kel adam diye bilirdim ve öyle bilinirdi. onu şahsen tanımadım ama gençlik yıllarımda söylediği şarkılar dilimdeydi. allah rahmet eylesin.
    5 ...
  8. 99.
  9. aşk denilen duyguyu edebiyatıyla,müziğiyle hepimize daha küçücükken öğreten bu özel grubun tekrar bir araya gelebileceği hayaliyle yaşarken ölüm haberi ile hepimizi derinden sarsan ayna gurubunun üyesi..

    az mı dinledik seni yazlıklarda arabalarda şarkılarının sonundaki şiirleri bağıra çağıra sana eşlik ederek.

    hey gidi cemil ağabey biz sevenlerin olarak senin sanata ve karakterlerimize kattıklarını unutmayacağız..tanışmayı çok isterdim seninle nasip değilmiş..ama senin sesini, müziğini dinleyebilmiş olmak bile çok büyük bir onur..toprağın bol,ruhun şaad olsun..hem sanatçılar ölür mü hiç!..

    --spoiler--
    Artık çıkmıyorum istiklale
    Sabah Fatma hanım uyandırıyor
    Helva,ekmek,çay bana onlar bakıyor
    Odanın hali perişan ben perişan kimse yok işime karışan
    Ara sıra balkona çıkıyorum
    Fesleğenler kuruduğunda ocaktı ben baharı bekliyorum
    Ne olduğunu bilmediğim bir umudum var hala
    Gözüm şişelere takılıyor becerebilseydim ne ala
    Bu günlerde böyleyim ben yas denen şiirdeyim
    Bir köşede gülüşün var sırtımda kanlı bıçağın
    Hiç bir zaman duymayacağın duysan da anlamayacağın
    Bir çığlıkta
    SANA BiRiKiYORUM....
    --spoiler--
    5 ...
  10. 111.
  11. son deminde akşam, merhaba dostum hüzün...

    rahmetle...
    4 ...
  12. 106.
  13. grup ilk çıktığında seslerini ayırt edemiyordum. çünkü erhan güleryüz'ün sesi daha baskındı. hep diğerinin sesini merak ediyordum acaba nasıl diye. sonra bir şarkıda solo olarak söylemişti, arada. inanamamıştım. yumuşacık, insanın yürek telini titreten bir ses! cemil özeren'in sesi! ama maalesef artık duyamayacağız. ilk gençliğimizin en güzel şarkılarını yapmış adam...elveda. mekanın cennet olsun!
    4 ...
  14. 71.
  15. allah rahmet eylesin.. duyduğumda bir anda ölünce sevemezsem seni şarkısını açıp dinlemeye engel olamadım kendime.. mekanı cennet olsun.
    4 ...
  16. 132.
  17. 61.
  18. allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük