bugün

"Tarih, Tanzimattan başlayarak tepeden tırnağa değiştirilmelidir. Tarih kitapları Haçlıların en büyük zaferidir." diyen, âmâ olmasına rağmen geleceği hepimizin çok çok üstünde gören 20. Yüzyılın tek yerli mütefekkiri.
geniş bir entellektüel birikimi vardır ama onu ön plana çıkaran kendine has üslubudur.
"boş beleş" olan salah birsel midir, cemil meriç mi.
Ağzı kalabalık, boş beleş bir tiptir. Ancak kendisinden de boş olan ebleh yobazları etkiler.
Arâftaki aydın: Cemil Meriç.
“Ama ben bu kadar acıyı sen de başkalarına benzeyesin diye çekmedim. Sana kırgın değilim, yalnız attığın her yanlış adım dünyamın bir sütununu deviriyor. Dünyamın, yani senin dünyanın. Hafızanda çatık kaşlı bir hatıra olarak yaşamak istemezdim. Sana dayanabilsem harabeler içinde yeni bir kale kurabilirdim kendimize. Olmadı. Olmuyor. Bu kitapların da, fedakarlıkların da kimseye faydası yok. sen de koş, sen de düş, sen de yaralan. Kalbimin duracağı bahtiyar güne kadar seninle beraber yaralanmaktan başka ne yapabilirim?” -Jurnal
"ama ben bu kadar acıyı, sen de başkalarına benzeyesin diye çekmedim."
irfan abidesi şahsiyet. vefat edeli 33 yılı geçti.
ağdalı türkçe kullanarak kendini edebiyatçı-aydın sanan bir zerzevat. artık halk için yazma vaktidir, sanat halk içindir.
Adamdır.

Batı yalakası Bizans kökenlerine dert olmuştur.
“ insanlar kötüydü, kitaplara sığındım. “

“ Öyle yalnızdım ki karanlıklardan şeytanın eli uzansa minnetle sıkardım. “

“ Entelektüel kendini inşa edemeyen... Bir nevi mektep kaçağı... “
W/ mustafa çalık

görsel
Bomboş bir zattır.
bizim mahallenin adı.
Gözleri aşırı derecede bozuk olduğu için yanlış tespitlerde bulunmuş düşünür.
insanlar sevilmek için yaratıldılar; eşyalar ise kullanılmak için. Dünyadaki kaosun nedeni; eşyaların sevilmeleri ve insanların kullanılmasıdır.

#CemilMeriç
(bkz: bu ülke)
türkiye'nin yetiştirdiği en büyük sosyolog'tur. eleştirmeninde bir haddi olmalı.
Yaşadığı zaman dilimi ve coğrafya dolayısıyla, Doğulu doğup batılı olmaya zorlanan her mütefekkirin hissettiği sancıları çekmiştir fakat bu sancıları onun kadar etkileyici dile getirenine rastlamak pek zordur. bu ülke, sınırları net bir şekilde belirlenmiş ezberci eğitime tabi tutulan her cumhuriyet gencinin okuması gereken bir kitaptır bana kalırsa. Cemil Meriç, keskin tutuculuğuna rağmen dünyaya farklı pencerelerden bakabilmeyi sağlar.
Hira dağı'nın evlatları birbirlerini öldürüp olimpos dağı'nın çocuklarına gavur demeye devam edecektir ve hira dağı'nın evlatları kendi ülkelerini terk edip olimpos dağı'nın çocuklarının ülkelerini arzulayıp oralara göç etmeye çalışacaktır.

Güzel Söz.
Zarifoğlu 1 cemil meriç 2.
Tespitleri gerçekten yakın geliyor.

"Olimpos dağının çocukları hira dağının evlatlarını asla kabul etmeyecektir"
Boş teneke...
Çok zaman kaybettim.
Çok zaman ve biraz da ümit.
Yaşamak bu galiba.

Cemil Meriç.
Tam bir kaçıştır televizyon. Yokluğa, boşluğa, şuursuzluğa açılan bir kapı. Bu korkunç tiryakilik, kurbanını Batılılaştırmaz, batırır.
insanı verem edebilme potansiyeli yüksek olan yazar/düşünür(?).

Yani ne diyeyim, güzel güzel okuyorum bu ülke'yi, alâkalı alâkasız islam medeniyeti şöyleydi, Osmanlı böyleydi, medeniyet kötüdür diye araya girip duruyor, sinir bozucu bir hâl alıyor bir süre sonra bu. Ona buna sallıyor: "Yunan edebiyatı fuhuş edebiyatıdır, Roma da onun şakirdidir." diyor, tüm avrupalı yazarları, düşünürleri komik sayılabilecek şekilde eleştiriyor, ağır hakaretlerde de bulunuyor; sonra dönüp "montesquieu bize böyle böyle demiş, tanısaydı öyle demezdi." diyor. Gericiliği eleştiriyor, sonra eski düzene, Osmanlı'ya sayfalarca övgüler yığıyor, Said nursi'yi öve öve bitiremiyor. islamiyet'i eşitlik, özgürlük dini olarak tanıtıyor, iki paragraf sonra "kitap sahibi kavimler islamiyet'in üstünlüğünü kabul edecek, bu bir nevi misafirlik ama himaye edilenlerin hakları daha az olmalı." diye saçma sapan cümleler kuruyor, laiklikle dalga geçiyor. Dönüyor arada yahudilere laf atıyor, isa'ya sallıyor, "insanlığın tarihi neden isa'yla başlasın?" diye garip garip söylemlerde bulunuyor.

Bilgisine bir lafım yok fakat iki üç aforizma parçalamış diye yere göğe sığdıramadığımız bir diğer yazarımız kendisi oluyor galiba.

Komik.

Not: Cemil meriç'i üstat belleyenlere hayatlarında başarılar diliyorum, zor iş.