benim için eşitlikçilerin (ben ve benim gibi düşünenler farklı muamele görelim diyemeyenler) kabul etmek istemedigi gerçektir. onlara sorsanız alevilik bir din degil, eger insanlar bunun din olduguna inanıp onu dini yaşıyorsa sen ne dersen de o bir dindir, eger orayı ibadethane olarak görüyorsa ibadethanedir.
--spoiler--
aleviler bu duruma çok içerleniyorlar fakat bilmedikleri bir şey var ki o da devrim kanunlarından birisi olan tekke ve zaviyelerle türbelerin seddine ve türbedarlıklar ile bir takım unvanların men ve ilgasına dair kanun. bu kanuna göre cami ve mescid dışındaki hiçbir yer resmi olarak ibadethane kabul edilemez.
'türkiye cumhuriyeti dahilinde gerek vakıf suretiyle gerek mülk olarak şeyhının tahtı tasarrufunda gerek suveri aharla tesis edilmiş bulunan bilümum tekkeler ve zaviyeler sahiplerinin diğer şekilde hakkı temellük ve tasarrufları baki kalmak üzere kamilen seddedilmiştir. bunlardan usulü mevzuası dairesinde filhal cami veya mescit olarak istimal edilenler ipka edilir.''