Dinlerini parça parça edip hiziplere bölünenler var ya, senin onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi Allah'a kalmıştır. Allah onlara yapıp ettiklerini haber verecektir.
cemaatin sadece cemaat olmadığı gerçeği ile örtüşen gerçekliktir.
din siyaset ilişkişi yüzünden yapılan düşmanlıktır.
cami varken başka yerlerde toplanıp namaz kıldıkları için yapılan düşmanlıktır.
koyunlukta sınır tanımayan toplumu güddükleri için yapılan düşmanlıktır.
özgürlükleri kısıtladığı için yapılan düşmanlıktır.
düşünme ve sorgulama mantığını insanların elinden aldığı için yapılan düşmanlıktır.
yapmacık ve çıkarcı oldukları için yapılan düşmanlıktır.
birleştirici değil ayrıştırıcı oldukları için yapılan düşmanlıktır.
menfaat peşinde koştukları için yapılan düşmanlıktır.
cemaat yapılanması aslında ülkemizde ki diğer din yapılanmalarına karşı kurulmuş bir örgütlenme şeklidir. lakin bu durum bir müddet sonra kendini aşmıştır.
dünyada bilenine cemaatlerin, bulundukları çevrelere nasıl yön verdiklerini görmemezlikten gelemeyiz. çünkü şöyle bir sağlaması vardır bunun.
a)
birey + din
-----------------: siyaset.
cemaat.
yönetebilmek, idare edebilmek için bireylerde şüphe ve kuşku uyandırmayacak söylemler geliştirmek gerekir. bunu da en iyi din kavramı ile yapabilirsin. çünkü din tartışılmaz
cemaat yapılanmasına bir insan neden düşman olabilir bir de buna bakalım. (a) da örneklendirdiğim gibi bir oluşum varlığı bilinmektedir. kamu kurumunda bu cemaat yapılanmasına taraf olan birey, muhafazakar bir hükümet yönetiminde çıtayı yükseltebilir. yükselmek veya çalışan pozisyonunda yönetici pozisyonuna ulaşmak için yürüyen merdiven kullanabilir. işte sorun da burada ortaya çıkıyor. demokratik bir ülkede bu tarz pozisyon değişikliğinde (a) da ki gibi bir yapılanmanın söz sahibi olması ve ya yön veriyor olması demokrasiye aykırıdır. tüm mesele budur.
cemmat yapılanmasına karşı olsam da bir türk olarak diğer ülkelerde türk okullarının açılıp, türkçe eğitim verilmesi beni sevindiriyor. lakin bu eğitim-öğretim karşılığında öğrenen insandan ne isteniyor bu durum beni şüphelendirmekte.
not: hiç bir anlamda bir parti sempatizanı değilim. islam dinine inanan bir insan olmama rağmen haftada en az 4 gün rakı-balık, bira-fıstık, votka-limon içen bir insanın. ama bu ülkeyi, bu dinide seven bir insanım.
türkiye de cemaatçiler dinden çok siyasetle uğraştıkları için hatta etkili de olup tek bir fikri benimsetmeye çalışmaları sonucu onlara karşıt olan kişi veya grupların beslediği düşmanlıktır ki cemaatçilerin de bu kişilere pekte iyi gözle baktığı söylenemez.
cemat içinde kalsalar kimsenin karışmayacağı kesin ama kendilerini şeh, şıh ilan ediyorlar son sıralar sapıttılar mehdiliğe, peygamberliğe götürdüler işi düşmanlıktan öte hadbildirmek .
cemaatin sadece dini bir anlamı yoktur. marjinal bir komünist fraksiyonun kifayetsiz liderine biat etmiş fanatik insan topluluklarına da cemaat denir. bu bağlamda cemaat düşmanlığını din karşıtlığı olarak nitelendirmek yersizdir.
Türkiye'de özellikle kendine sol diyen ve gerçekten de öyle olduğunu sanan kişilerin sıklıkla yaptığı şeydir. CHP müritlerini de buna dahil edebiliriz.
"Cemaat" diye gizli ve komplocu bir gücün her yere ve her şekilde yayıldığı fikri bu düşmanlığın çıkış noktasıdır. Böylece olduğundan çok daha büyük bir güç varmış izlenimi uyandırırlar, sağa sola "anlayana..." diye biten fw mail gönderirler.
Bu kişiler eskiden aynı gücü "şeriat" diye adlandırırlar, ha bire gelecek diye korku filmi çekerlerdi. Kadınların başlarını zorla açtıranlar, "kadınlar, başlarınızı zorla kapatacaklaaar" falan derlerdi. Eskiden şeriat, şimdi cemaat (ya da cemaatçi), yarın kimbilir ne...
fakat şahsen kendilerini ben de sevmem, çünkü bazı noktalarda fikirleri islam ile çelişmesine rağmen islamiyeti ve müslümanlığı tekellerine aldıklarını zannederler. bu gerçekten dinine bağlı insanlarda antipatik bir önyargıya sebep olur. fethullah gülen'i üstün insan olarak görürler, yok neymiş hoca efendi birini gördüğünde onun iç dünyasıyla ilgili bazı şeyleri anlayabilirmiş vsvsvs. elbette buna düşmanlık dememiz doğru olmaz, antipati desek daha doğru olur.
lakin kemocanlar bildiğin düşmandır bunlara. alnının akıyla demokratik seçim kazanmasını kabullenemeyip, darbe yapıp astıkları menderes ve arkadaşlarına besledikleri duygularla aynı duyguları beslerler onlara karşı, istiklal mahkemelerinin tekrar kurulup dindarların ve kemocan olmayanların kurşuna dizilmesini falan hayal ederler. cumhuriyet mitingleri yaparlar, oralarına buralarına k.atatürk dövmeleri yaptırırlar, ordu göreve diye anırırlar falan.. lakin telaşa lüzum yoktur çünkü bu kemocanlar demokrasi çağına ayak uyduramamakta ve hızla azalmaktadırlar, yakında nesilleri tükenecektir. düşmanlıkları sadece kendilerini gerer, toplum tarafından siklenmezler. siz de siklemeyiniz ki yüz bulup tepemize çıkmasınlar.
kişilik, karakter, akıl gibi noksanları bulunan üçkağıtçı insanlara olan düşmanlıktır efendim, şifreci, yandaş, ahım şahım bir iş yapmayıp milyonları olan, onun bunun uşağı olan insanlara karşı bir düşmanlığım var evet.
düşmanlığa her şekilde karşıyım. amma velakin biz gelipte "bu adamlar ülkeyi ele geçirdi aman allahım ya ağlıcam pufff" diyorsak kendimizde şu soruyu sormak isterim, "bunlar ülkeyi ele geçirirken biz neredeydik?"
Allah rızası ile bir araya gelmiş insanlara olan düşmanlıktır.
edit: cemaatçi değilim sadece bir kere sohbete çağırdılar makbule mi ne var ondan yedik. eksileyin siz anca.