ben cemaat yurdunda kalıyorum ve bugün yurdun yemekhanesinde kat abimin sarf ettiği sözleri sizlerle paylaşmak isterim.
'karadenizdeki milliyetçiliği durdurmak için lise kitaplarında hrant dink vb. kişilerden bahsedilmeli. '
takdir sizin !
argümanınızı seveyim sizin.
ne zaman eleştirilseler; 'öğrenciler aç kalmasın, vatanın birlik beraberliği'.
zorla zaman gazetesi sattırmakla oluyor demekki birlik beraberlik.
biz diyoruz: allah öğrencileri ve aileleri bu kenelere muhtaç etmesin.
'vatandaşı muhtaç duruma düşürüp kanını emmek' şeklinde işleyen bir sistemde zor tabii.
anadolu insanının kendi kültürüne yaptığı yatırımdır. bu halk ne yapsın ki? laikçi elitler onları sadece hizmetçi olarak istihdam etmek istedi. kökü dışarıdaki islamcı hareketler onları terörist yapmak istedi. erbakan , onları oy deposu olarak görmek istedi. birileri de gelip "gel çocuklarını okutmanda yol gösterelim" ya da ticaretinizi organize edelim dememişti ta ki cemaat olayı yaygınlaşana kadar. anadolu insanı makuldur ve fırsatçıdır.çocuklarını okutan onları zenginleştiren insanlara sahip çıkmıştır.
genelde ucuzdurlar. hatta diğer yurtların ücretlerinden çok daha düşüktür. ödemediğiniz parayı da namaz, sohbet ve kitap okuma saatleriyle falan misliyle alırlar.
bu yurtların bir tanesinde kalmak zorunda olduğum dönemlerde kaldığım yurt ve çevresindeki birkaç tanesiyle ilgili bazı gözlemlerim oldu. ben öyle namaz kılma alışkanlığı olmayan biriyim, yurtta kaldığım süre boyunca da birilerinin dikkatini çekeyim diyerek göz boyamadım. bu yurtların çok rahat ve size neredeyse hiç karışılmadığı versiyonları da vardır, ama namaz kılmanın zorunlu tutulduğu baskıcı olan versiyonları da vardır. tahmin edebileceğiniz gibi hocaefendi ve akp propagandaları eksik olmaz. bulunduğunuz ilin akp'li büyükşehir belediye başkanı bol bol övülür, chp'li büyükşehir belediye başkanlarının hakkında zaman gazetesinde çıkan bir iki karalama haber sürekli gündemde tutulur.
hocaefendinin kitapları filan dağıtılır okuyun diye, gözlemlediğim kadarıyla cemaat geçmişi olan birkaç fanatiğin dışında açıp da bu kitapları ciddi ciddi okuyan yok. zorla zaman gazetesine abone yapılanlar da vardır, bu gazeteler genellikle ıvır zıvır işlerde kullanılır. 3-5 tane gazetenin rahatlıkla yeterli olacağı bir yurda 50 tane gazete bırakılır, sonra da bir milyon tane satıyoruz diyerek reklam yapılır.
yemekler fena değildir, içine şap atıldığını ben şahsen pek sanmıyorum, çünkü çalışan personel ve yönetim de bu yemeklerden yiyor.
oda arkadaşlarınız iyiyse pek sorun yaşamazsınız. sizden "sorumlu", belletmenabi de önemli bir faktördür. kendi dersleriyle uğraşmaktan çok vakti yoksa kafanız rahat olur, boş beleş bir bölümde okuyorsa biraz canınızı sıkabilir.
bu yurtlar genellikle uygun fiyatlıdır, öğrencilerin çoğunun tercih sebebi de budur. anadolu'nun bazı muhafazakar aileleri de çocuk sağlam emanetli yerde kalsın diyerek bu yurtları tercih edebilir.
ancak şunu açık ve net olarak ifade ediyorum ki bu yurtlarda kalan öğrencilerin % 90'ı bu yurtlarda kalmak istedikleri için değil kalmak zorunda oldukları için buralarda yaşıyorlar. bu sorumsuzluk da türkiye cumhuriyeti devletinindir. her ile açılan gereksiz ve üniversiteler ve sürekli artan kontenjanlara rağmen yurt kapasiteleri ihtiyaçları karşılamaktan çok uzakta kalmakta, mevcut kyk yurtlarının durumu da içler acısı. akp iktidarının bu durumdan zaten hiçbir rahatsızlığı yok, muhalefet partileri de neden seslerini gür çıkarmıyorlar anlamak mümkün değil...
içerisinde bir sürü hemcins insan yaşar. günün belli saatlerinde toplanırlar, eğlenirler. genellikle ucuz olur fiyatları. maddi durumu iyi olmayan ailelerin çocuklarını gönderdikleri beyin yıkama yerinin diğer adı.
şimdi sözlükte bu yurtlarda kalmakta olan ya da kalmış olan yazarlarımız var. kimse alınmasın ya da darılmasın. burada kabul etsenizde etmesenizde doğruları söylüyoruz.
***** ilkokul bitti orta okulda fethullah gülen ' (hoca efendi demiyorum) e ait bir özel okula kayıt yaptırdım. yatılı olarak kalmaya başladım. daha 11 yaşındaydım.
günlük programımız ise şöyle idi ;
sabah 06 : 00 kalkış.
06 : 15 sabah etüdü
07 : 30 kahvaltı
08 : 00 ders
15 : 00 ders sonu
16 : 00 - 17 : 30 akşamüstü etüdü
18 : 00 akşam yemeği
19 : 00 akşam etüdü 1
21 : 00 akşam etüdü 2
23 : 00 etüd sonu
23 : 30 yatış
not: hafta içi çarşıya çıkmak yasak. haftasonu izin alabilmek için resmen yalvarıyorduk. etüdlerde uyumak yasak. belletmen görmesin diye beton üstünde uyurduk.
***** lisede ise yine bir cemaat yurdu. (özel)(tarikat ismini vermeyeceğim)
not: akşam ezanından önce yurda giriş yapmak gerekiyor aksi takdirde o geceyi sokakta geçiriyorsun. haftada bir gün sıcak su var. 100 üzerinde öğrenci ve sadece bir tane duş kabini var.
edit: kimse bana çıkıpta aksini iddia etmesin. ne gördüm ne yaşadım neler çektim bir ben bilirim. belki de cemaatcilerden nefret etme sebebim budur.
son edit: üniversiteyi kazandığımda bana ulaştılar ve benim için ev ayarladıklarını söylediler. reddettim. kafa dengi arkadaşlarla eve çıktım. krallar gibi yaşadım. yemediğim bok kalmadı bir sürü günaha girdim ama mutluydum işte en önemlisi de buydu !!!
hak rızası eksenli, olmalarını candan arzuladığım yerlerdir. bir şekilde tanıdık vasıtasıyla yerleşilmiş mekanlardır. bir çok misafiri için bir nevi bekleme salonu vazifesi görür. çünkü serbestlik çağrışımı yapan üniversiteli olmakla çatışan uygulamaları vardır. netice itibariyle işine gelenin kaldığı, gelmeyenin ayrıldığı mekanlardır.
yarak gibi adamlar yetiştirme merkezi. piyon olmayı kabul etmiş dümbüklerle, imkanlarından sonuna kadar faydalanan tabiri caizse bi güzel sömüren geleceğin ateist adaylarını barındırır. kur'an yerine said nursi'nin malak kitapları okutulur daha doğrusu bellettirilir. belletmenler vardır burda boy boy. tapılası mekanlardır.
bir kısmı kendi doğruları olan, ki$ilik sahibi, özgüven sahibi insanlar,
bir kısmı aile zorlamasıyla yada ailesinden tırsan, höt desen dönüp verebilitesi olan insanlar.
aile etkisinde gidenler terk-i diyar eyledikleri ilk anda, bulundukları her yerde aylarca kaldığı, birlikte yemek yediği insanları itin götüne sokup çıkarmaktan geri durmaz. zira zamanında yüzlerine söyleyemedikleri her kelamı söyleyebilme özgürlüğüne kavu$mu$ olurlar ama bilmezler ki kedinin bacağı gerdek gecesi ayrılır.
diğer kısımdakiler mi?
onlar yeri geldiğinde en tepedeki adama doğru zamanda doğru yerde küfür bile edebilecek rahatlıktadır. yeri gelir söver, yeri gelir över. zira yiğidi öldür, hakkını yeme.
buraların görevlileri yalan söyleme konusunda doktora yapmıslardır ,ha onlara göre bu allah rızası icindir o ayrı.birkac dalkavuk bunların soylemesınden rahatsız olabılır , o benim sorunum değil.buradakı muspet(keklenmeye musait ögrenciler) kişiler fişlenir, takibi yapılır ve mutlu son...
gariptir ki, orada kimse zorla tutulmaz.
daha da gariptir ki, orası ya$anmadan bilinmez.
gariptir ki, türkiye'de tek bir cemaat olmadığı gibi tek tip bir cemaat evi de yoktur.
ve en garibidir ki, kapısından dahi geçmeyenler hakkında fantaziler öne sürebilir.