Orada ki görüntünün kaynağı aslında eğitim öğretim kültür ırk vb değil.
Asıl problem ahlâk saygı ve sorumluluk duygularının olmayışı veya dejenere olması.
Hepimiz okul okuduk, hepimiz yokluk çektik, hiç birimiz hayallerimizi yaşayıp beklentilerimizi karşılamadık-karşılanmadı.
Rahmetli babam para verirdi.
O zamanlar yurt askeri okul gibiydi. Daha sıkı şartlar ve imkansızlıklar içindeydi. Ev tutup 3-4 kafadengi insan ile evde kalmak içki eğlence gibi durumlar nedeniyle şu an seçim ekonomisi ile krizi iplemeyen ülkemiz ekonomisi gibi biz de ev ekonomisinden bi'haber para gelince ayın ilk 15 günü vezir gibi diğer 15 günü rezil gibi yaşıyorduk.
Evet, yerden izmarit alıp içtiğim günler oldu kimseye açım demedim bir sigara kimseden istemedim.
Şu an insanlara bakıyorum, beleş bir şey varsa zombi gibi saldırıyorlar.
Eminönünde bedava baklava dağıtımında elleri ile baklava tepsilerine saldıran talan eden insanları ve üniversitede dilenci gibi çay kahve makinesi dilenen yetmeyip başkası TV istediğine bakınca insan acıyor.
Bu yokluktan değil.
Bunu isteyen kişi ayağında marka ayakkabı ile ikinci el TV alabilir buna eminim.
Geçen yıllarda iftarı dışarıda açalım da sahura kadar tarihi yerleri camileri padişah Osmanlı mezarlarını gezelim diye eşimle dışarı çıktık. Ramazan çadırı önünde (Eminönün'de) kalabalık iftar yemeği bekliyor.
Onlar ile bir arada olup yemek yemek için sıraya girmek istedim, onlara imrendim, onlarla birlikte olmak istedim, yapamadım.
Utandım.
Hem ihtiyacım yoktu, ihtiyacı olan birinin rızkını yiyecektim ve yanımda eşim vardı. Kendimi düşkün çaresiz sefil aç muhtaç tamahkâr konumuna sokarım, ya biri görürse diye utandım.
Düşünün, sokakta beleş bir şey dağıtılıyor diye insanlar elleri ile tatlıya çiğ köfteye balığa dönere saldırıyor.
Üniversite okuyan öğrenciler bir sahne sanatçısına çay kahve makinesi TV dilenciliği yapıyor.
Sokakta insanlar bedava akbil veya kartlarına yüklenen 3-5 kuruş para için bağırıyor ve oy pazarlığı yapıyor.
Bunlar kameralar önünde açıkça oluyor ve bunu bir hak olarak normal görüyorlar.
ikinci dünya savaşı yıllarında Türkiye'ye sırtında ceket ile gelmiş dedem babam nenem amcalarım halam geride malını mülkünü bırakmış, altınlarını evin bahçesine gömmüşler.
Devletin verdiği evi söylerken bile utanırdı nenem.
Okulda devlet ücretsiz kitap dağıttığında, babam neden aldın diye dedemden fırça yemiş.
Aileme bakıyorum bir de bunlara...
Asıl sorun ahlâk.
Evet, ahlâk saygı ve sorumluluk duygularının dejenerasyonunun etkileri bu yaşananlar.
insanlarda haya diye bir şey kalmamış ve ar damarları çatlamış.
az önce izlemeye kalkıştığım olaydır. devamını getiremedim. Tüm sığırları sınava girip puanı ne olursa olsun üni ye alırsan böyle olur. Hangi üni olursa olsun böyle malların girmesi o kadar kolaylaştı ki! Ha söz Dicle'ye gelince sığırlar işte cehalet başka bir şey değil!
izlerken ben utandım ya.. dilencilikleri bir yana saygısızlıkları da had safhadaydı.. çoğunluk kürtmüş, türkmüş bu umurumda değil.. ne soru sorana saygıları var, ne cevaplayana, ne konuşulan konuya.. rezalet bi görüntüydü gerçekten. Ama bence sadece dicle üniversitesi ve öğrencileriyle de sınırlı değil bu konu.. başka bir üniversite söyleşi görüntüsü de gelmişti önüme onda da benzer şeyler vardı. Bulursam editlerim.. yeni neslin ana sorunu, sabırsız olmak ve kendinden başka geri kalan her şeyin önemsiz olması sanırım.
Söylenecek çok söz var ama karşılığında ırkçı diyecekler.
Yetmeyecek "anayasal suç" diyen olacak ve bu sefer dayanamayıp söyleyecek çok küfür olacak ki; bu da sözlük formatını bırakın, karşınızda ki sığırın seviyesine inmiş olmak başka dert olarak ortaya çıkacak.
Her yere a101 market veya bim market açar gibi üniversite açarsanız, bir de bu eğitimsizlik ve öğretimsizlik sistemsizliğinde bu görüntüler gayet normaldir.
Orada okuyan insanların iş, kariyer, meslek, eğitimini ve öğrenimini geliştirmek, gelecek kaygısı, eğitim kalitesi, nasıl bir gelecek, bilime insanlığa çevreye ülkeye bir katkı, KYK borçları faizleri, yurt, sosyal aktivite vb hiçbir dertleri olmadığını anlamış olduk.
Bırakın uluslararası şirketleri, yurdumuzda sıradan bir orta ölçekli işletme sahibi bunlara bakıp içinden bir tane öğrenciyi şirketinde stajyer olarak alır mı?
Burs verecek olsa bunların hangisine 1 kuruş burs verir?
Bunlardan hangisine eğitimini tamamla şirketimde sizi görmekten memnun kalacağım der?
Video girişinde konu öğretmenlik mesleği kutsallığı önemi falan diyecek ama Arkeoloji okuyan son sınıf bağyan bağıra çağıra mikrofonu alıp Zeki Müren de bizi görecek mi ehuehuehu yapıyor.
intihar eden atanamayan ve yaşanan öğretmen açığı, taşımalı sistem rezaleti, sözleşmeli öğretmenlik, sınıfların stadyum gibi olması, eğitimini tamamlayan ama kpss rezaleti ile yeniden sınava giren bunu da geçen ama mülâkatta elenen başarılı insanlar vb nice trajediler dramlar bunların umurunda değil.
Gelir seviyesi en yüksek ülke üniversitesinde bile bu kadar sorumsuz gamsız dertsiz insana rastlayamazsınız.
Şimdi ben bu arkeoloji son sınıf öğrencisini arkeolojik bir kazı araştırmada harfiyat taşıyan amale olarak bile işe almasam haksız mı olurum.
Saygısızlık, şımarıklık gençlerin hepsinde var da. Dilencilik sadece kürtlerde var, çoğunuzun yaşı kadar il gezdim doğuda batıda, %90ı böyle bak ister inan ister inanma. Bedava mezar bulsa yatacak.
Cöm abi tilivüzyon ver hele
Abey bızdolağbı ver bağa
Amk bedavacılığa öyle alışmışlar ki dilencilik gelenek olmus.
zor bir sabır testi olmuş cem yılmaz'açok saygı duydum fakat bu durum üniversite veya bölge ile alakalı değildir.
söz alma, topluluk içinde fikrini belirtme, soru sorma, başkasının konuşmasını dinleme, karşılıklı iletişim gibi konular ilk okulda hatta ana sınıfında öğretilir.
demek ki taaaa en başta bir sıkıntı var. ve bu sıkıntı süregelen eğitim-öğretim kademelerinde de giderilmemiş. eğitim-öğretimi sağlayan devletin memurları öğretmenlerdir.
muhtemelen o ortamda bu şekilde davranan geleceğin öğretmenleri de var.
türkiye'de öğretmenlerin maaşı, sosyal standartları ve bunu takip eden her türlü olanakları en üst düzeyde olmalıdır. eğitim fakülteleri sınırlı sayıda olmalıdır. sadece sınavla değil çeşitli mülakatlarla öğretmen adayları alınmalıdır bu fakültelere.
böylece en disiplinli, en kaliteli ve saygı değer insanlar öğretmen olacak ki bu gibi görüntüler çıkmasın ortaya.
edit: ne saçma kafa yapınız var sizin. özellikle dicle üniversitesi olmasını vurgulayanlar, ögrencilerin kürt olduğunu vurgulayanlar, kürt oldukları için aile ve çevre faktörünü vurgulayanlar, bu üniversiteye çok az netle işe yaramaz insanların girdiğini vurgulayanlar..
belli bir kesime düşman olacağınıza önce bir kendinizi geliştirin.
Urfa da Oxford vardı da biz mi okumadık diyen irbaam dadlıses sanatçımız tarafından söylenen söz akla geldi.
Oxford olsaydı, yanına Yale de promosyon olarak yapılsaydı bunlar orada temizlik işçisi Bahçıvan olarak bile kapıdan içeri giremezdi.
Tamam, üniversite lise ilköğretim eğitim öğretim sistemi nanay, saldım çayıra Mevla'm kayıra da bu soruları sohbet seviyesini belirleyen insanların sorunu bunların nedeni eğitim öğretim değil ki; insan bunlar ve hiçbir sistem metod sirklerde gösteri yapan at aslan maymun vb hayvan yetiştirir gibi insan eğitmesi düşünülemez ve bu imkânsızdır.
insan, hayvanlardan ayrı olmasına aklını kullanması ve ahlâk sorumluluk duygusunu taşıması neden olur.
Aklını inkar eden, sorumluluk duygusu içinde kendini geliştirmeyi seçmeyen, iş ahlâkı, kendine çevresine saygısı olmayan insanlara hangi sistem ne verebilir?
ilkoku çocukları olan bir kalburüstü kolej de bu sohbet yapılsa arada ki farkı daha iyi görür ve bu rezaleti daha iyi anlarsınız.
dicle üniversitesini açılışı yeni yapılmış börekçi, pideci gibi görmemize sebep olmuştur. şöyle ki ; hani yeni açılan yemek salonu ilk gün promosyon hesabı bedava dağıtır ya yemekleri vs. bu üniversitede şehirde yeni kurulmuş yoldan geçen herkesi "gel gardaş üniversite oku diploman neyin olsun" diye toplamışlar oraya sanki. bu nedir ya. aslında çok şaşırtmıyor her gün kah iş için kah gezme amaçlı sokakları aşındırırken bunlar gibi binlerce lise-üniversite öğrencisi görüyoruz. yani kusura bakmayın ama amk dular resmen tüm kuralların ve sistemin. şimdi bunlar okul bitirecek ve "tahsilli insan" sıfatı ile hayata / piyasaya girecekler öyle mi ?
allah olduğunuzu düşünün. kıyamet gününde karşınıza milyarlarca insan çıkıyor ve sizin onların performanslarını tek tek değelendirmeniz gerekiyor. ne yapardınız? işte aynı çaresizliği cem yılmaz'da gördüm...
YÖK MEB bu videoyu seyredip eserleriyle ne kadar gururlansa azdır.
Bunlar bizi 22 yy dünyasında yerimizi hazırladığı kalite şu an Afganistan durumu olur desek yalan olmaz.
Bahsi geçen videonun tamamını izledim. Cem yılmazı komedyen olarak çok begenir fakat kendisini biraz burnu havada bulurdum. Şu cücük kafalilarin sorularina rağmen salondan çıkıp gitmedi. Ağzını da bozmadı güzel güzel igneledi. olgunluguna, ağırlığına hayran kaldım. Yalnız onlara bu sabrı göstermeye değer miydi değmezdi bence.
Bunu ırka indirgeyen insanlara acıdım.
Olay burda cogunlugun malum ırk olması degil hayatında ilk kez mikrofon gormus genclerin sırf konusmus olmak icin konusmus olmalarıdır. Aklı basında hic kimse o sacma soruları sormaz boyle lakayt tavırlar sergilemez yani kisisel bi durum bu. Eminim batıda da aynı gevsekligi gosterecek cokca ogrenci vardır.
Ismi diyarbakır oldugu icin bu kadar dile getirildi bence.
Ha ben de utandım orda soru soran cogu kisi adına ama fırsatını bulmusken ırkcılık yapmanızın da geregi yok.
Diyarbakır'da entelektuellik ve medeniyetten izler aramak, karanlık bir odanın içinde siyah bir kedi aramak kadar zordur. Kaldı ki odada siyah bir kedi yoksa daha zordur.
Iq ortalamasinda o bölge ne alemde bakın, durum izaha gerek kalmadan anlaşılır zaten .