c.u.: senin sol kulağının memesinin ucunu s...tiririm!
y.s: sen çok terbiyesiz bir insansın.
c.u.: sen bu küfrü hiç duydun mu?
y.s: hiç duymadım.
c.u.: ehe ehe, peki şunu duydun mu: sol ayağının parmak arasını...
c.u.: senin ananın a.... beton dökerim. baban bile s..... *
y.s.: sen çok terbiyesiz bir insansın.
c.u.: sen bu küfrü hiç duydun mu?
y.s.: hiç duymadım.
c.u.: piyasada olan birinin duyması lazım.
kısmı ile yardıran, cem uzan ın aynı sokakta 4 yaşındaki zıpır çocuklar gibi küfür ettikten sonra "ehehehe nasıldım iyi ettim di mi??" der gibi "bu küfrü hiç duydun mu" demesi ile güldüren, ama güldürürken bir türlü düşündüremeyen diyalog.
c.u: yenge şu şekeri uzatır mısın
y.s: bi dakka cemcim, biraz demli yaptım inşallah seversin
c.u: ben demli içerim zaten yenge, börek de çok güzel olmuş. nereden aldın?
y.s: aaa aşkolsun cem. kendi ellerimle açtım.
c.u: ay inanmıyorum.
y.s.: cem beni dinlesene tamam konuşuyoruz şurada. mahkemeye çıkan insana bile savunma hakkı verirler.
c.u.: burası mahkeme değil, kusura bakma. burası yargısız infaz.
y.s.: ha sen yargısız infaz yapıyorsun şu anda. peki bu adalet mi?
c.u.: adalet yok. sen üç kuruşluk bir o......sun, başka bir şey yok.
diyaloğuyla yaran ve cem uzan'ın ne demokrat biri olduğunu gösteren olay.