bugün melih aşık'ın köşesindeki haldun ertem'in cümleleri altında $u sözleri çıkmış kişi; " Taksim Meydanı'nda kapkacı önleyemeyen siyasi iradeden Şırnak kırsalında terörü önlemesini beklemek ne kadar gerçekçi ? "
Kendisini o kadar yakın olarak takip etmedim veya çok fazla bilgi sahibi değilim. Ama bir keresinde kendisinin konuşmacı olduğu bir yerdeydim Ve o gün konuştukları çok hoşuma gitmişti . ayrıca davranışları hali tavrı da samimi ve olması gerektiği gibiydi.
az evvel kanaltürk'te fatih karaca'nın sunduğu "gündem siyaset" programında "partilere yapılan hazine yardımlarının adil olmadığını ve bu konuda alt mahkeme olan idari mahkemeye açılan davada haklı bulunarak konunun anayasa mahkemesi'ne gittiğini" anlattığı (bkz: liberal demokrat parti) genel başkanı.
cem toker çok ilginç bir şey daha söyledi: "biz burada tek başına hareket etmek istemedik, 22 temmuz seçimleri öncesi barajı geçemeyeceği hemen hemen kesin olan 4-5 partinin genel başkanlarıyla ortak hareket edip, bu davayı beraber açmayı önerdim, fakat bu partilerin başkanları maalesef 'burası türkiye, yapacağımız hamleler boşa gider, boşverin siz de uğraşmayın' dediler, bir görüşü temsil eden bir siyasi parti genel başkanı şu anda kendi çıkarları için hareket edemiyorsa, yarın birgün yönetime bir şekilde geldiklerinde halkın çıkarları için nasıl hareket edecekler?" şeklinde konuştu...
kim ne derse desin bu partiyi ve genel başkanını seviyorum ben, keşke mecliste olsalar, sırf mecliste olmaları bile ülke de çok şeyleri değiştirir...
"Dinimizi yaşamamız için AK Partiye,vatanımızı sevmek için Mhp'ye Atatürk'e saygı duymak için CHP'ye ihtiyacımız yok" diyen liberal demokrat parti genel başkanı.
bir parti lideri nasıl olması gerektiğini digiturk turkmax tv de hülya avşar ın programında göstermiş siyasetçi,
geçtiğimiz günlerde digiturk turkmax kanalında yayınlanan hülya avşar ın programında, liberalizmi, liberal demokrat parti'yi, bir yöneticinin nasıl olması gerektiğini, bir insanın toplumda nasıl olması gerektiğini, bireyciliğin önemini, ekonominin nasıl yönetilmesi gerektiğini ve daha birsürü şeyi anlatmıştır, hülya avşar hayranlıkla dinlemiştir, işte linkler:
(linkler açılmıyorsa dailymotion a girin, arama motoruna "cem toker" yazın...)
cem beyin bir sözü vardı o porgramda: "akp neden eleştiriye kapalı, sen başbakansan sen yönetici isen eleştiriye açık olacaksın, herkesi memnun etmen mümkün değil, neden futbolda küfürü yasaklıyorlar, sen futbolcuysan, sen hakemsen hata yaptığında küfürü yiyeceksin kardeşim, küfür her toplumda olan birşey, buna bağlı olarak başbakan da eleştirirlecek, yeri geldiğinde hakarete uğrayacak, bunları kaldıracak bünyeye sahip olması lazım, ben parti toplantılarında birçok arkadaşım beni eleştirir, hatta bazıları küfür bile eder, gıkımı bile çıkarmam, sadece iftiradan korkarım, yoksa adam bana küfür etsin ne olacak..." şeklinde devam ediyordu.
gıdalarda yaşanan zamların durması için yine akılcı bir çözüm önerisi olan liberal demokrat parti lideri. "hal yasası"nın kaldırılmasını istemektedir, ayrıntılı haber şöyledir:
HÜKÜMETi HALLER YASASINI YÜRÜLÜKTEN KALDIRMAYA ÇAĞIRDI
Liberal Demokrat Parti Genel Başkanı Cem Toker kısmen kuraklık, fırsatçılık ve dünyanın en pahalı mazot fiyatlarından dolayı hergün artan gıda fiyatlarının dizginlenebilmesi için hükümete haller yasasını yürülükten kaldırmasını önerdi.
Cem Toker sözlerine şunları ekledi:
“Haller yasası 15 milyon insanın açlık ve yoksulluk sınırında yaşadığı bu ülkede adeta bir “vicdansızlık” yasasıdır.
Tarladaki sebze ve meyveyi üreticiden direk olarak tüketiciye iletmek varken, hallerden geçirmeyi mecbur kılan yasa, Türk halkına sebze meyveyi iki misli pahalıya yedirtmektedir.
Dereotu maydanozu kayıt içine alarak ülke ekonomisini düzlüğe çıkaracağını zanneden kafa, seçmene gıda malzemesi dağıtacağına, tarladaki mahsulün hallere gönderilmesini, orada kayda geçtikten sonra perakendeciye satılmasını şart koşan bu yasayı bir an önce yürürlükten kaldırmalıdır.
Bu yasa “sözleşme hürriyeti” olarak bilinen en temel evrensel hürriyeti de ihlal etmektedir.
Dünyanın en pahalı mazotunun satıldığı bu ülkede, ürünlerin hallerden geçirilmesi başta nakliye olmak üzere, hamaliye, depolama, harçlar, komisyonlar gibi ek masraflarla sebze meyve fiyatlarını adeta ikiye katlamaktadır.