ahmet hakan cem karaca'ya bir programında karabağ türküsünün hikayesini anlattırmıştı.
bilmeyenler için;
"....
karabağ'da talan var
ak gerdana saldıran var
demirsen durun geldim
gözü yolda kalan var şeyh ahmet yesevi'nin yaktığı ateş
ateş değil sanki şerbet iç dolu dolu
bir nakış söyler yerde kilimler
ata yurttan balkana ille anadolu
bu asla turan değil,muhteşem bir tufandır
kavuşan elalem değil,can ile canan'dır
şimdi "türkü" söylemenin tam zamanıdır
iki gözüm bu işin yok sağı solu
..."
-çok coşkulu bir şekilde dile getirmişsiniz o dönemin başlamasını, siyasi görüşlerinizle ters değil mi? diye sordugunda; "bakın diğer türklere ah canım vah canım etmemek, yurt milliyetçiliğinin, ırk milliyetçiliğinin önünde olmasındandır ancak ben bu duyguları hissetmicem diye bir şey yok ama şuan amerikanın karşısında güçlü bir rusya yoksa bunun sebebi de bu dagılmadır." diyerek sağ-sol polemiğine girmeden görüşlerini gayet net belirtmiştir.
kalbimi kırmış insandır.
tanışmadım, ki kendi hatamdır. git bir konsere tanış değil mi? tanışmadık zamamnında.
cem karaca, belki de bu ülkenin gördüğü en coşkun sanatçıdır. her bir şarkısı, her bir türküsü ayrı bir güzelliktir. emmoğlu'su ayrı bir güzellik, çok yorgunum'u ayrı bir güzelliktir. sesi insanın içine işler. kerkük zindanı, dinlenebilecek en yürek yakıcı türkçe şarkıdır, ağıttır. o leyli insanı ayrı bir dünyaya sokar.
bence artık sen de herkes gibisin, bir ayrılık üzerine dinlenebilecek en güzel şarkıdır. bir insana "herkes gibisin" denir mi? aşkı yaşamış ve avcundan kayıp gidişini izlemiş herkes bu lafı söyler. herkes gibisin. cem karaca, duygulu sestir. güçlüdür sesi, fena bağırır filan ama duygudur onu asıl var eden. yoksa öküz gibi bağır, ne işe yarar. ferhat göçerler, ibrahim tatlısesler ne işe yarıyor? cem karaca, adam ağlatabilecek bir adamdır.
belki özür dilemiştir 12 eylül'den, belki ezan okumuştur, kalbimizi kırmıştır ama duyguludur cem karaca...
kendi edip kendi bulan herkes için bir tanedir cem karaca.
...
edit:
"kocan gitti silaya
sen kimden kaldın yükli"
diyor adam kardeşim, bu adam nasıl sevilmez. namus bizim ulan, bin kere şarap içer gene tövbe ederiz. öğüt vermeyin, zaten burdan köye yol var. yeni yol yapmayalım.
yıllarca almanya da sürgün hayatı yaşamış ,yaşadıkça üretmiş ,türkiyeye döndügünde belirli kesimlerce bok atilmiş , atilan boklara yarim porsiyon aydinlik diyerek göz dagi vermiş , öldükten sonra mezarları kazılmış , sanatçı , politika adamı , vatanperver , ender rastlanır bir insan!
ölüm adlı şarkısıyla bizi daha da efkarlandıran efsane şarkıcı, sanatçı sıfatını gerçekten hakeden nadir insanlardan birisi.
car atıp şeş oynasam
gene yenersin beni
ölüm bana gülerek gel ne olur
sırtımdan vurdurma beni alnıma sık kurşunu
karşıma geç yüzüme bak ve öttür baykuşunu
seni unutmayacağız cem bana. ölüm e olan bu cesur tavrını da.
Parkalılar ve Tamirci Çıraklarının Safından Düzenin Safına: Anadolu Rock müziğinin ilklerinden Cem Karaca, 1970'li yıllarda etkilendiği devrimci mücadele ile tanışması ile birlikte, türküleri de halkı, ezilenleri, devrimcileri anlatmaya başlamıştır. Bu yıllar halkın safında yer aldığı, sanatçının olması gereken yerinde olduğu dönemdir. 12 Eylül cuntası sonrası yurtdışında yaşadı. Özal iktidarı döneminde, ANAP'ın sahte demokratikleşme manevralarının vitrini olarak ülkeye dönmesine izin verildi. Bu dönüşün yaşandığı, Karaca'nın düşmanına yalvararak ülkeye döndüğü yıllar, aynı zamanda sokak ortalarında, dağ başlarında, hapishanelerde devrimcilerin katledildiği yıllardır. Özal'ın liberal politikalarının tüm halkı, gençliğimizi yozlaştırdığı yıllardır. tavır
(bkz: cem karaca/@lock)
bu dunyadan erken gocup gitmislerdendir karaca. ruhumun kus gittiklerindendir ayrica da.
biz onu, iktidarlarin karsisindaki alternatif durusuyla, devrimci soylemiyle, isyan kokan sarkilariyla sevmistik.
sonra bir esikten dogru gecti ve biz onu kaybettik. o cabuk uydu yeni alemin havasina ama ben uyamadim bir turlu onun bu hallerine. kendimi korebe oynarken, en guvendigi arkadasi tarafindan, yeri soylenmis cocuk gibi hissettim nedense? guvendigi arkadasi tarafindan okul bahcesinde yalniz birakilmis, satilmis bir cocuk gibi. hala resimdeki gozyaslarini dinlerken sonuna kadar acarim sesi. fakat tamirci ciragi, arkasi kuslu aynasinda taradiktan sonra saclarini, nedense arabayla kiz yerine babasi gelir artik.
herseyi kolay affeden ruhumun, cok az affedemediklerindensin cem karaca. askolsun sana.
