bugün tunalıda rastladığım güzel insan. selam verdim ve beni tanımamasına rağmen eski arkadaşıymışım gibi öyle bi gülümsedi ki merhaba derken. onun gibi ego sahibi olmayan adamlar biraz daha çok olsa keşke memlekette.
bi arkadaşım vardı, kız. ondan hoşlanıyodum. o bu şarkıyı dinleyerek uyuyomuş. bana öyle anlatmıştı. ondan sonra her cem adrian dinlediğimde aklıma gelir oldu o kız. ve ben o kıza hiç bi zaman sevdiğimi söyleyemedim.
edit: söyledim. bi boka da yaramadı. (bilgi)
sıfır müzikalite ve 5 oktavın birleşimini ifade eden adam. ortaokuldan kalma müzik bilgisi yahu, daha fazlasına gerek yok bu adamın müzikten anlamadığını görmek için. ses eğitimi almanın kendisi için gereksiz olduğunu düşünüyormuş, halbuki ihtiyacı olan tek şey bu. yoksa 'kıroyum ama para bende' diyen birinden farklı tek bir yönü yok bu adamın benim nazarımda. farklı çevrelerde iş görmez, sadece tanıdığı piyasaya arz eder.
Cem adrian'ı eşcinsel olduğu için dışlayan ama Bülent ersoy'u diva yapan bir ülkede yaşıyoruz sözü geldi aklıma. Söyleyen ne anlamlı söylemiş mübarek..
ilk çıktığından beri severek takip edip, albümlerini aldığım sanatçı.
lakin twitter üzerinden mabel matiz'e yazdıkları hoş olmamıştır. mabel matiz ise, son derece yüce gönüllülükle yeni şarkısı için kendisini tebrik etmiştir. keşke yapmasaydı.
sesi olağanüstü olan ve buna rağmen kendi isteğiyle dünya starı olmayan son derece duygusal içine kapanık kolay kolay televizyon programına çıkmayan dünyalar güzeli bir insan ve harbi bir sanatçıdır. ne kadar mutlu anınızda olursanız olun. cem adrian adamda moral bırakmaz. tüyler saygı duruşuna geçer.