hinnom vadisi denilen yerdir. hölle, hell sözcükleri adını bu vadiden almıştır.
eski israil'de kenan dininden olanların cocuklarını ateşe atıp yakarak tanrılara kurban etme geleneği vardır. tevrat'taki kurban öyküsünde de ishak babası ibrahim tarafından yakılmaya götürülür.
israillilerin yeni dini çocukları yakarak kurban etme geleneğini kaldırır. hinnom vadisi de çöplük olarak kullanılır. ayrıca ağır suç işlemiş kişilerin cesetleri ve hayvan ölüleri bu vadiye atılır. dönem dönem de çöplük yakılır.
incil'de, başlangıçta hinnom'a atma, yani cehenneme atma simgesel olarak geçer. zamanla ölümden sonra insanların gideceği bir yere dönüşür... ve cehennem olayı incil'den kuran'a aktarılır.
24 saat kesintisiz canlı ilahi yayınından kurtulmak için nefes almalık güzel yer. sanırım dünyada ki barların yerini cehennem tutacaktır :D barda yanınıza gelen liv tyler ı görürseniz şaşırmayın
aslına bakılırsa o kadar da kötü bir yer değildir anlatanların anlattıklarına göre.. şöyle ki; madem içki içenler, namaz kılmayanlar, oruç tutmayanlar, yani genel olarak islamın şartlarını yerine getirmeyenler buraya gidecekler.. o halde kesin olan bir şeyler var; liv tyler ki poğaça gibi kızdır kendisi, ben onu gördüm içki içerken mesela, e islamdan haberi olsa da uygulamayacağını biliyoruz mantıklı bir biçimde, o halde cehennem ne kadar kötü olabilir ki?..
ya da shirley manson, estella warren, brian molko, chris cornell, aklıma gelip yazmadıklarım ve aklıma gelmeyen nice taş erkek/kadın yaratık.. e bunlar da cehenneme gidecekse "neden olmasın" diyorum..
bu cehennem denilen yer çok sıcaktır ama bazı bölgeleri diğerlerine göre serindir. gitmeden önce cehennem çukuruna en uzak yerden 5 yıldızlı bir otelde çift klima ve ısı yalıtımlı bir süit oda rezerve ettirmenizi tavsiye ederim. ayrıca zebanilere de dünyadan güzel güzel hediyeler alın eliniz boş gitmeyin yoksa 2. sınıf hayvan muamelesi yapıyorlar hediye falan alırsanız 1. sınıf hayvan muamelesi görebilirsiniz ama yine de zebaninin insiyatifine kalmış tabi.
herkesin kendi odununu beraberinde götüreceği yermiş efenim! demek ki neymiş, kucağında bol miktarda odun taşıyan adamın köprüden geçerken bir taraftan diğer odun taşıyıcılara bakması, bir yandan da odunların denge merkezini sağlayamaması sebebiyle, hani o klişe 'köprüyü geçemeyenlerin cehenneme düşmesi' mevzuu şehir efsanesi değilmiş! Gayet mantıklı görüldüğü üzere! Buradan hareketle, düşmek fiili kullanıldığına göre cehennemin aşağıda bir yerlerde olduğunu da müşahede edebiliriz. (bkz: anti-gravitasyon) varsa şayet durum değişir tabii) Yani bir nev'i (bkz: akıllı fırın) uygulaması! ateş seni çağırıyor veya arzoom sen herşeyi düşünürsün tadında bir reklam dahi yapılabilir bununla ilgili!
velhasıl kelam 76. numaralı entry'mize kaynak olan görüş ise (bkz: ibn-i arabi) kaynaklı olup, türkçeleştirilmiş halini (bkz: ahmed hulusi)nin (bkz: insan ve sırları) kitabından görebiliriz.
soyut kavrama yeteneği bulunmayan insanlar vardır. bu insanlar doğruları düşünerek bulamazlar ve kendilerine ait doğruları olmaz bu sebepten. bu insanların yoğun olduğu toplumların sahip olduğu korkuyu kullanarak caydırıcı özellik taşıyan somutlaştırarak anlatılmış , sonrasında yine düşünülemediği için kendilerine bir liste yapılması için şeyhlere imamlara biat edilmesine sebep olmuş kavram.
bir savunma mekanizması. haksızlığa maruz kaldığını düşünen ve bunun kendi imkanlarıyla çözülemeyeceğini düşünen insanların havale ettikleri ve kendi adlarına ceza verileceğini düşündükleri yer. bu kavram ortaya çıktığında elektrik, falaka, klitoristen cop sokma olmadığı için cehennem muameleri yanma ve donmayla sınırlı kalmıştır. bu da başlı başına bir handikaptır.