fake hesabın mutlaka vardır yoksa da arada gelip baktığına eminim. bazı sorularını cevapsız bırakıp seni biraz hırpaladığım için üzgünüm, yıllar sonra bile. iyi ki kesişti ve ayrıldı yollar, yoksa ben senin o pamuk kalbini gerçekten çok yorardım.
ey ahali adam nişanlanmış. sevgili cavit, duyduğuma sevindim. fotoğraflarda gördüğüm kadarıyla aynısın, azıcık yaşlan*. umarım çok mutlu olursun ve her şey istediğin gibi gerçekleşir. güzel şeyler hak ediyorsun çünkü. tüm iyi dileklerim seninle...
üst üste üç gün boyunca rüyada gördükten sonra her sabah uykudan kalkınca kendimi tokatlama sebebim olan adam. özlemiyorum desem yalan olur. sevgiliden ziyade insan olarak hayatımda varlığını özlüyorum en çok. arkadaşken bile eğlenebilmeyi, eften püften şeylere ve tüm zorluklara rağmen gülebilmeyi özledim. bunları yazıyorum diye kızma, çünkü hayatıma güzel anılar, anlamlar katmış olman bile yeterli özlemek için. bursa' dan taşındığımdan beri açmadığım bir koli vardı. üzerinde nazlı+deniz yazıyordu. açtım: kurumuş güller, şarap mantarları, fotoğraflar, kinder sürpriz oyuncakları, satranç takımı; yanında eşantiyon yarım, buruk bir gülümseme. insan bazen eskiden ne aptalmışım dedirten pişmanlıklar duyuyor; büyüyoruz sanırım. neyse...
yıllar sonra benden gelsin.
dün gece rüyamda gördüm kendisini. genç halini gördüm sanki. normal alışık olduğumuz kirli sakallı hali değilde bembeyaz jilet gibi traşlıydı yüzü. esmer adam nasıl bembeyaz görülür o da muamma ya... neyse umarım iyidir.
doğum günüsü kutlu, mutlu, umutlu olsun dediğim yazar.
benim doğum günümü bilmediği için kutlayamadığından ötürü kırgın değilim; ama insan bi nick altına bakmaz mı hacı? *