When evening falls
Shell run to me
Like whispered dreams
Your eyes cant see
Soft and warm
Shell touch my face
A bed of straw
Against the lace
We believed wed catch the rainbow
Ride the wind to the sun
Sail away on ships of wonder
But lifes not a wheel
With chains made of steel
So bless me come the dawn
Come the dawn
dio abimiz öyle bir coooome the dawn der ki yüreğiniz göçer.
her dinlendiğinde sigara yaktıran şarkıdır. Sigarayı bıraktıktan sonra bile bu hali ve şekliyle algıladığım şarkıdır.
Blackmore ve Dio harikası olarak nitelendirilebilecek şarkıdaki sakin ve atraktif bateri de iz bırakır niteliktedir. Kolay çalınıp söylenebilir olması ile dile dolanıverir.
tam bir klasik olmus rainbow baladi.
orjinal hali de cok guzeldir ama konserlerde bu bes dakikalik sarki olur 18 dakika. blackmore gitari konusturur tum sarki boyunca. giriste dogaclamalar ve barok bir seyler tingirtadir. vokal aralarinda da surekli dokturur. ama is ortada biter. ortada oyle bir solo atar ki diyecek bir sey birakmaz insanda. sonda attigi soloya da deginmiyorum. konserlerde atilmis efsane gitar sololarin en iyisidir kesinlikle.
sadece çok özel anlarımda dinlerim. çok anlamlıdır benim için. adamın içine öküz oturtur. kendi elimle depresyona sokmak gibi bişey olur bunu dinlemek. youtubeden albüm kaydını kaldırmışlar live'ler mevcut. zapkolikten dinlenebilir. live kayıtları da sağlam münich kaydı mesela.
bide yine aynı grubun temple of the king şarkısı vardır. bunu da o bunalım halinden çıkmak için dinlerim. tabe lan manyak mısınız normale dönmek lazım.*