12-30 yılda ergin yaşa geliyorlar, yumurtlama alanları korunmadığı taktirde soyunun tükenmesi an meselesi, yumurtlama şansı olanlarının bıraktıkları 100 yumurtadan 2-3 tanesi yaşama şansı buluyor. doğadaki her canlının bir görevi bir yararı vardır, bunu her seferinde unutan biz insanlar, değişen ekosistem karşısında ilerleyen yıllarda daha çok sorunla karşı karşıya olcağız.
caretta caretta kaplumbağalarının birer canlı varlık olduğunu hatırlatmaya gerek yok. insanın da dünyadaki doğallığı bozan yegane canlı olduğunu da. şayet bunu nereden mi anlıyoruz? bir kaplumbağaya bile sahip çıkamamaktan. hayır bir canlıya sahip çıkamazsın onu anlarım da vahşi bir yaratık gibi onun ölüyor olmasını umursamamak da insanlıktan çıkma noktasına gelindiğini gösterir. tabi ki bir insanın yaşamını bir hayvanın yaşamından üstte tutmam ancak bir türün gözümün önünde yitip gitmesine de kayıtsız kalamam. göt yırtan denmiş. bu gün kaplumbağanın hayatına sahip çıkmayan insan yarın insan hayatına da sahip çıkmaz. ben bunu bilir bunu söylerim.
dünyaya sahip çıkmak, insanların yıkımlarına karşı kayıtsız kalmamak eleştireceğimiz son şey olsun. yapmıyoruz bari susalım, yapana engel olmayalım.
güzel bir amaç uğruna götlerini feda insanlar. ama niye hepsi kokoş oluyo, niye hepsi konkenci tipler? niye sikim kadar bi köpek alıp adını 'fifi' , 'şüşü' falan koyuyolar? amınıza koyayım çok afedersiniz.
''ee biz seni de umursamayalı o zaman, hep onar sayıca üstün ve ekosistemin bir parçası.fakat sen ne ayaksın çözemedim'' diye cevap verilmesi gerekn ilgi muhtacı yazarın yakarışı.
insanlık medeniyetinin sudan yeni çıkmış balık gibi gözleri dışarı fırlamış şekilde ağzını açıp kapatırken ** o zaman bu ekolojik dengeyi korumanın önemini anlayacağız. ekolojik dengenin her elemanı korunmalı ve nesillerin sürdürülebilrliği sağlanmalıdır. yapmazsak kazık bize girer.