Futbol dünya kupasında ev sahipliği yapmış bir şehir. Shakira Waka waka ile bağdalaştırıyorum. Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Atlas okyanusuna bakan kısımdadır. Halk dilinde anne şehir anlamına gelir. Masa dağı ve ümit burnu gibi turistik yerleri vardır. Nüfusu 4 milyon civarındadır.
Bildiğimiz gerçek bir silahla, polonyalı olduğu tahmin edilen bir grup tarafından gaspa uğradığım, az bi miktar para ve telefonumu kaptırdığım şehir. kuş bakışı çok güzel ama yere inince insan korkuyor. bölge polisinin olaylara alışkanlığı ve pişkinliği de cabası.
Cape Town, Johannesburg’dan sonra Güney Afrika’nın en büyük ikinci şehridir. Cape Town ayrıca, Güney Afrika’nın bir eyaleti olan Batı Burnu’nun da başkenti konumundadır. Şehirde yaklaşık olarak 3.8 milyon insan ikamet etmektedir.
Bunların çoğu, beyaz Afrikalılar ve beyaz yabancıladır. Şehirde en çok ingilizce konuşulmaktadır. Bunun yanı sıra Güney Afrika’nın resmi dillerinden biri olan Afrikacada konuşulmaktadır.
THY'nin direkt uçuşlarının başlaması ve Güney Afrika'nın bizlerden vize istememesi sebebiyle ciddi bir türk turist istilasına uğramış şehir. Olağanüstü güzel bir coğrafyada kurulu, etkileyici bir tarihe sahip. Güvenlik sorunları var ama belli önlemler alındığında çok büyük bir mesele değil. Şehri eksiksiz gezmek ve her yeri görebilmek için City Sightseeing sistemi en ideal, ekonomik ve güvenli alternatif. iki günlük bilet alırsanız kentteki hemen hemen tüm turistik destinasyonları (Table Mountain teleferik durağından dünyaca ünlü şarap bağlarına) rahatça gezebilirsiniz. Kulaklıktan türkçe seçeneğiyle o an gezdiğiniz yerlerle ilgili canli bilgi de alabiliyorsunuz. Zaten düzgün bir toplu taşıma alternatifi de yok. Gece hayatı Waterfront denilen liman bölgesinde. Kafeler, restoranlar, barlar, canlı müzik hep bu bölgede. Burada geçirdiğiniz zaman bitince markalı taksi şirketlerinin araçlarıyla veya büyük otellerin shuttle servisleriyle otelinize dönüyorsunuz. Karanlıkta şehir sokaklarında yürümek, güvenlik açısından önerilmiyor.
6 ay kalmak niyetiyle gidip 1 ay kalıp geri döndüğüm şehir. gitmek isteyenler olabilir belki naçizane tavsiyelerde bulunmak isterim. şehir turistik anlamda güzel bi yanı hint bi yanı atlas okyanusu . ülkemizle mevsimleri ters şu an 30 ları zorluyo sıcaklık ama yinede bizdeki gibi iklim yok bir gün içinde 4 mevsim görmek mümkün. ben dil eğitimi almak için gittim ve memnun kalmadım özellikle eurocenters ı önermiyorum 8 kişilik sınıfın 4 ü türk gerisini siz düşünün . onun dışında şehirde en büyük sorun güvenlik beyazlar geceleri town denen şehir merkezinde dolaşamıyo ne yazık ki.bir tek long street diye bir caddede dolaşabiliyoruz bunun dışında taksi kullanmak zorundasınız. ama şehir dışında böyle bişey yok zaten şehir dışında siyah yok lüks bir yaşam hakim . uzun lafın kısası turistik anlamda öneririm ama min 13 saatlik uçuşu (thy ile direk yoksa emirates ile falan 23 saatlere çıkıyo aktarmalarla) göze aldıktan sonra cape town değil de başka bir lokasyona uçarmıyım bilemiyorum düşünmek gerek.
Dünyanın gördüğüm en güzel şehri. Harika bir iklim, harika bir doğa, ucuz hayat. Bir tek problemi güvenlik. Size söylenen uyarıları dikkate alın sakın maceraya girmeyin.
Mutlaka yapılması gerekenler,
1 . Stellenboschtaki şarap bağlarını gezin. Kasabada dolaşın. Cennet.
2 . Chapman's Peak yoluna çıkıp Haut Bay'i ve denizi seyredin. Gördüğüm en güzel doğa manzarası.
3 . Kirstenbosch Botanik bahçesini gezin.
4 . V&A Waterfront şehrin çekim merkezi olan limanı ve alış veriş merkezi. Çok güzel bir ortam
huzur dolu bir şehir. beni diğer insanlar gibi coşturamadı; ama beni benden alıp mis gibi manzaralara bıraktı. ünlü; leziz kalamar ve karidesleri, fok adası, penguenleri ayrı bir gezegendeymişsiniz hissi yaratıyor. en güzel yeri kesinlikle ümit burnu. biliyorsunuz işte o zaman; uçtasınız hem de en uçta. arınmış, sadeleşmiş bir manzara. gerçekten çok güzel, huzur oralarda bir yerde..
türklerin gitmemesi gereken yer. gitmeyin abicim kontrolu kaybedip çoşuyosunuz, kendimden biliyorum. harika bir yer çünkü neredeyse internet ve su dışında herşey ucuz. dünyanın neresinde vardır başka bilemem sokaktan peşpeşe 10 tane belki 15 tane tek kapılı spor araba geçmesi? eğer benden gaza gelip gidecekseniz de table mountain'e çıkıp bulutlara dokunun, ümit burnuna gidin, şarap bahçelerini gezin, bir gün hint okyanusunda yüzün diğer gün atlas okyanusunda, bloukrans bridge'de bungee jumping yapıp ortama sizde adrenalin fışkırtın, akvaryuma gidin, waterfront'ta balık yiyin bira için canlı müzik dinleyin, plajda güneşlenen penguenlerle okyanus da yüzün, safariye gidin, köpekbalıklarıyla yüzüp onlara et atın, mandela'nın hapis yattığı adaya çıkarma yapın, gitmişken de 1 aylığına gidin anca doyarsınız bu cennet gibi yere.