ödevini yapmadı diye evire çevire bizi döven öğretmenler vardı mesela! artık canı sıkılıyordu da ödevimizi yapmamamızı bahane mi ediyordu bilemem. yalnız bizi dövmekten büyük keyif aldığı bir gerçekti. bir kere benden kopya çeken arkadaşı saçından tuta tuta, evire çevire hepimizin önünde dövmüştü, hatta kızcağızı iki günde bir döverdi. kız fakirdi, anası babası da yoktu. yani ona sahip çıkanı, kollayanı ara ki bulasın. bana da neden kopya veriyorsun diye tokat atmışlığı vardır.
bir de o koca, tahta cetvelle ellerimize vururdu. ellerimiz şişince, ilaç sürer, 'ben siz demiyor muyum ellerinizi iyice gerin de vurunca şişmesin, diye' derdi. 93-94'lü yıllardan, istanbul'daki bir devlet okulundan bahsediyorum!
eskiden yani öğretmenden korkulup alta sıçılan zamanlarda çok itibar gören ama şimdilerde dövülen öğrencilerin aile fertleri tarafından okul çıkışında evire çevire dövülen ve arabasında çizik eksik olmayan öğretmendir.