yaklaşık 1 ay önce yazmıştım (bkz: #7384243) galatasaray a yakışmadığını ve gerekli bir futbolcu olmadığını ve bu gün haklılığımın üzüntüsünü yaşıyorum, bu üzüntüyü yaşatan caner erkin e saygılarımla..
son 2 atletico madrid maçında yaptığı amatörce hatalardan dolayı galatasaray'ı mağlubiyete götüren futbolcu. iyi hırslı bir futbolcu ancak böyle büyük maçlarda oynaması içinbiraz amatörlüğünü üzerinden atması gerek.
Nazar değmiş futbolcu. Tam da içimden ulan Caner de olmasa adamlar atak yapamayacak derken iki basit hareketle atıldı maçtan.
Bu durum da futbolcuya da fatura edilebilir, hakeme de. Yalnız takım olarak kötü oynayan galatasaray ın kupaya veda etmesinin açıklaması "Caner atıldı" olamaz.
mental açıdan, en azından şu an için, galatasaray düzeyinde bir takımda oynayabilecek seviyede olmadığını iki madrid maçında gösteren oyuncu. hata üstüne hata yapıp bir de gol yedirdiği maçta kendisini oyundan alan rijkaard'a yapmadığı saygısızlık kalmayan caner, istanbul'daki maçta da iki sarkı kartı peşpeşe görüp takımı on kişi bıraktı. hele ikinci sarı kartı görmesine sebep olan faulü kalesine en az 90 metre varken rakibine arkadan tekme atarak görmesi tam bir komedi. ama yaşı henüz çok genç; arda'dan bile 21 ay küçük bir topçu bu. mental olarak da işlenirse iş yapacağı belli. galatasaray'ın bariz penaltısının verilmediği pozisyondaki ısrarı ve mücadelesi bunun bir ışığıydı.
sözleşmesinin uzatılması gereken adam. arda turan'ı bordeaux maçında rakibe kafa attığında sildik mi? silmedik. emre belözoğlu'nu leeds maçında kırmızı kart gördüğünde sildik mi? silmedik. hepsini geçtim bu takım defalarca hata yapan bülent korkmaz'a sabrederek bir efsane yarattı. caner de bir kalemde silinecek bir oyuncu değil, daha gençtir, tecrübe kazanır.
25 şubat 2010 galatasaray atletico madrid maçında en çok mücadele eden oyuncudur. arda nın yaptığı hataları toparlamaya çalıştı, yeri geldi keita ya yardım etti. galatasaray taraftarları beğenmiyor olabilir lâkin ben bir beşiktaşlı olarak severek izlemekteyim kendisini.
gereksiz yere eleştirilen adam. tek suçu ikinci sarıyı taa rakip ceza alanı cıvarında görmüş olması. bana göre dün takımınızın en iyi adamıydı. adama yüklenmeyin boşuna.
sinirlenince fauller yapıp kırmızı kart alması hagiye benzetiliyor.
sen ilk önce hagi kadar takıma katkı yap da, ondan sonra sinirlen al kırmızı çık. hagi kırmızı kart atıp atılmadan önce takıma zaten yeterince katkıda bulunmuş oluyor.
çok garip bir "eleştiri eşiğinde" duran adam. şöyle ki, evet yaptığı amatörceydi, arka arkaya iki sarı kart görmek hiçbir oyuncunun yapmaması gereken bir şey. ancak ondan daha fena ve zararlı oynayan oyuncular vardı (mesela, ayhan akman). ancak bu amatörce davranışını tetikleyen bariz ve net (yani düşünün ahmet çakar bile yazıklar olsun diyor, bugünkü yazısında hakemler için) bir penaltı pozisyonu var...
uzun lafın kısası, neler oldu, neler... caner belki atılmasaydı, işler farklı olurdu amma halamın taşakları olsa zaten amcam olurdu. caner'i günah keçisi yerine koymak sadece "suçu birine atmaya yönelik" bir davranış.
kesinlikle profesyonel olmayan topçudur. Hırs mücadele getirir eywallah ama aşırıya kaçınca bu hırs mevzusunda, 2 dakika arayla 2 sarı kart yersen bsgçk derler adama.
yavaş yavaş galatasarayıma yakışmadığını düşünmeye başladım, gol kaçırma ve hatta kötü futbol oynama hakkın var fakat galatasaray forması ile 6 dk içinde iki sarı kart görme ve takımını sahada eksik bırakma sorumsuzluğuna hakkın yok! frank rijkaard a ilk atletico madrid maçında yaptığın terbiyesizlik ve son olarak dün akşam* yaptığın sorumsuzluk, işte tam bu noktada sana florya metin oktay tesislerinden bir söz;
"seni buraya getiren yeteneğindir, burada kalmanı sağlayacak olansa karakterin"..