gülen yüzünün altındaki çirkinliği farkettiren yazar.
Bölgede Evlerin yüzde 90 ına kitap girmiyormuş, gülecek yer bulamadım, pornografik bir gazetede çalışıp pornocu ilan etmende ayrıca komik olmuş.
yani senin mantığına göre kavak yellerini izleyen arkadaş grupları birbirinimi s..kiyor, ya da yaprak dökümünü izleyen enişte bütün sülaleyimi s.kiyor.
şimdi diyecem o çanak antenler senin bir yerine girsin, moderatör uyaracak.
protest sanayici'nin de üstteki linte verdiği olayın özü şu :
ekşi sözlükteki yazar arkadaşlarımızdan hatcherman, nelson mandela başlığına bir entry girmiş. ""detlef schrempf'in de dediği gibi "herkes mandela kadar sevilmek ister ama pek azı onun kadar nefret edilmeyi göze alır" demiş. " şeklinde bir entry girmiş.
ertesi gün de bu gazeteciyim diyen zat köşe yazısında mandelayı konu etmiş ve "detlef schrempf mandela'Yı "herkes mandela kadar sevilmek ister ama pek azı onun kadar nefret edilmeyi göze alır" demiş diye araştırmacı ve entelektüel(!) bilgisini ortaya koymaya çalışmış.
ula vallahi hem başkası adına utanıyorum şu an hem gülüyorum. detlef schremp eski bir nba oyuncusu ve konuyla zerre alakası yok lan! asadasahfjfj! ekşideki yazar kendisi bi söz uydurup hiç konuyla alakası olmayan detlef schrempf'e mal ediyor, bu gazeteci(!) de çalıntı yapıyor ve posta gazetesindeki köşe yazısına aynen koyuyor.
arkadaş bu nasıl bir ülke lan! ula 1 dakika gir google'a da bak bu detlef schrempf kim diye!
alenen pkk ve terörist şov yapmaktan çekinmeyen kişilik.
yazılarında çekinmeden 2010 lara döndük meali saçmalar ne olmuşsa 2010 larda altına da
"14 yaşında bakkala giderken polis tarafından kafasından vurularak öldürülen çocuk" meali yazı kasar. çocuk dediği berkin elvan, ekmek dediği de şu, https://www.google.com.tr...p;imgrc=K69PCUMfSnRszM%3A
ha ayrıca barışı da ak parti bozmuş efendim,
yoksa 22 mayısta "ateşkes bitmiştir..." diyen sonra barajı geçince "tüm barajlar ve çalışanları hedefimizdir....tutuklamalar duracaktır " diye açıklama yapan akabindede uykusunda 2 polisi öldürüp bunu da kabul eden pkk itleri değil yani barışı bozan değil mi?
en azından henüz terörist eniklerine hala terörist diyebilmekte.
yakında onlara da "eylemci" sonrada sivil vatandaş diyecektir.
tıpkı rpg ile inşaata giden köpekleri yakalyıp türkün gücünü göreceksiniz diyen aslana sinir olduğu gibi yolunu çizmiştir. bakın can dündar artık pkk şov yaptırıyor gazetesinde,
kesinlikle ama kesinlikle her yazısı okunması gereken gazeteci. anlam veremiyorum, milliyet,hüriyet ve cumhuriyet artık aynı şeyleri tekrarlayan yazarlarından neden vazgeçip böyle dinamik birine bir köşe vermiyorlar.
şimdiye kadar "öteki" denildi, "beriki" denildi, "terörist" denildi ve sonunda "pornocu" da oldular çok muhhterem kürt kardeşleriniz, öyle mi? beyaz türklere bir yenisi daha, hayırlı olsun efendim.
bir de oturmuş alanında uzman bir sosyolog gibi toplum analizi yapmış.
batının asortik çocuğu hiç düşünmeden bu kadar millete "pornocu" derken, "pornomsu gazetede" yazdığını da unutmuş ne hikmetse! tamam hadi diyelim ki bu adam doğuya geldi ve aylarca süren bir araştırma yaptı. çıkardığı sonuçları sıraladı:
Evlerin yüzde 90 ında en az 8 kişi bir arada yaşıyor.
Evlerin yüzde 90 ına doğru dürüst yiyecek girmiyor.
Evlerin yüzde 90 ına kitap girmiyor.
Evlerin yüzde 90 ına gazete girmiyor.
boşuna yazının en başında ifade etmedim, yeni yetme yazar olduğunu. düşünmeyen bir kafan olduğu bildiğim için sana bir kaç nasihatte bulunayım. bu yaptığın araştırma sonuçlarının sebebini hiç sordun mu kendine?
niye Evlerin yüzde 90 ında en az 8 kişi bir arada yaşıyor?
niye Evlerin yüzde 90 ına doğru dürüst yiyecek girmiyor?
niye Evlerin yüzde 90 ına kitap girmiyor?
niye Evlerin yüzde 90 ına gazete girmiyor?
sormadıysan ayıp etmişsindir. çünkü gazeteci olmanın ilk şartı "sorgulamak"tır.
yapmadıysan şayet bil ki gazeteci değilsin ve siktir git.
--spoiler--
siz hiç teşvikiye camiinden
kalkan şehit cenazesi gördünüz mü?
güneş gözlükleri ile sağa sola şekil yapan
sanat, sosyete ve cemiyet hayatının
ünlülerinin katıldığı bir şehit cenazesi..?
ben görmedim.
gazetede, televizyonda, vesaire...
vatan sana canim feda deyip soluğu
güneydoğuda alan bir zengin cocuğunun
hayat hikayesine denk geldiniz mi?
ben gelmedim.
hep merak etmişimdir: neden
binlerce kişilik komando taburlarında
gece hayatının o tanıdık zıpkın
gibi delikanlılarına rastlanmaz?
bodrumda, ceşmede fink atan
kazanovaların hiç mi askerlik yaşı gelmez?
yoksa biz mi duymayız onların
göz açıp kapayıncaya kadar
bitiveren askerlik maceralarını?
göğsümüz cumhuriyetin tunç
siperi diye marşlar söyleyip askerden
kacmak icin amerikadaki okullara
binlerce dolar para harcayan popçular...
attığı golleri mehmetçiğe adayıp
askere gitme sırası gelince soluğu
yunanistanda alan topçular...
bu ülkede yaşamıyor mu?
her sene vergi rekortmeni zenginlerin
listesi yayınlanır, mesela?
oğlu doğuda askerlik yapan
zenginlerin listesi de yayınlansa ya bir sene!
yayınlanamaz; çünkü yoktur!
i̇kisi de vatandaşlık borcudur oysa...
belliki bu kapitalist düzen
hem paranı hem canını almıyor.
paran varsa paranı,
yoksa canını alıyor.
sakın yanlış anlaşılmasın...
biraz da zengin çocukları ölsün gibi
sakat bir düşünce değil savunduğum.
allah hiçbir ana-babaya
tattırmasın o acıyı...
yıllardır ateş düşen ocaklara baktıkça
aynı resmi görüyor ve bir soru soruyorum:
niye hep gariban çocukları ölüyor?
elbette şehitlik yüce bir mertebe...
ama biri bana anlatabilir mi lütfen:
neden hep fakir-fukaranın evladına
nasip oluyor bu mertebe?
askere alımı-dağıtımı yapan
arkadaşlar çıkıp açıklasınlar...
kimin nerede, nasıl askerlik
yapacağına neye göre karar veriyorlar
--spoiler--