Hasta garantisi verilerek açılan hastane olan ülkede gülünecek durum.
Kadın " Stanford Üniversitesi’nde yapılan çok önemli bir araştırma, bu yılın şubat ayında yayınlandı. Şeker hastası olmayan annelerin hamileliğinin ilk 3 ayında şekeri yüksekse bu bize gösterdi ki çocuklarının kalbi delik doğuyor. işte ben de bunu anlatmaya çalışıyorum. Siz bir hamileye şeker yükleyemezsiniz, lütfen zorlamayın. Bir de ülkemizde maalesef mısır şurubu şekeri yükleniyor. Bu şekerin ne kadar toksik olduğunu biliyoruz. Bunun sebebi ‘endotel’ dediğimiz her türlü hücreyi bozmasıdır. Çocuklar bu yüzden maalesef sakat, kalbi delik, beyni gelişmemiş, bağırsağı gelişmemiş doğuyor. Ben onu söylüyorum. Bütün dünya sağlık organizasyonunda gebelerin sağlığı için bu öneriliyor. Ben de bunu öneriyorum.” diyor.
Her halde bizimkiler Çernobil faciası sonrası radyasyon serpintisine karşı takındığı tavır ile "onlar gavur(!) Bize bir şey olmaz" diyor.
Sürekli kendini tekrar eden ve belirti aralıklarla hortlayan haber. Sonra da yalan olduğu ortaya çıkıyor. Biri de çıkıp demiyor derneğin men etme yetkisi bulunmuyor diye.
doğruysa yazık olmuştur. Gerçekten donanımlı eğitimli bi kadındı. profesör kelimesinin içini gerçek anlamda dolduruyordu. ülkemizin bu kadın gibi ilber ortaylı gibi aziz sancar gibi değerlere ihtiyacı var.
Canan karatay bu ülkede sözüm ona bazı doktorların ekmeğine çomak sokuyor da ondan. Fazla konuşuyor ve doğruları söylediği için de birilerine fena halde batıyor. Enteresan başlık 2015 te açılmış ve o tarihlerde de yine 15 gün meslekten men cezası yemiş. Yıldıramazlar. O gaspçıların hakkından gelmiş bir kadın. Bazı Doktarların hayli hayli canına okur.
salak bir güruhun yoldaki adamın dahi bileceği şeyleri söyleyen ve bu nedenle el üstünde tuttuğu doktor. ama sokaktaki adam yine yapacağını yaptı. baslıkla alakasız olarak nedenini gıdaya bağladı. oysa ogtt konusunda zırvalamasıyla ceza almıştır. sanki gebelere diyabeti olsa bile ogtt yapılıyor gibi konuşmuş ve insanları yanlış yönlendirmiştir.. bilmeyenler için ogtt; milletin gizli şeker dediği yani normalde şekeri tahlillerde normal olan insanlara yapılır. gidipte bir seker hastasına ogtt yapmazsınız.
diyet tavsiyeleri dünya literatürüne dayanan, hatta kendisi bir çalışma yapıyor mu yoksa direkt çeviri mi yapıp türkiye'de aktarıyor diye düşündüren hekimin meslekten uzaklaştırılması olayıdır.
bunu şu sebeple söylüyorum, tüm dünya canan karatay'ın verdiği diyet tavsiyelerini veriyor: şeker ve karbonhidrattan uzak dur, yağ, protein ve sebzelerden korkma. fakat başka bir ülkede bu kadar uğraşılan, meslekten uzaklaştırılan vs bir hekim gördünüz mü? ülkemizde gerçekten çağın bir adım dahi ilerisinde olmayacaksın, hemen önüne engeli koyuyorlar.
kadının yılmaz savunucusu değilim ama herhangi bir doktoru ele al, demode olması pek mümkün değildir. o insanlar sürekli bir eğitim içindeler, eskide kalmaları kendi şahsi kararları olur. ben bu fikirde sabit kalıcam diyen bir doktor da iyi bir doktor sayılmaz bence.
kadının şu an dedikleri 2000 sonrası Avrupa'sı -amerika'sında bas bas bağırarak söylenen şeyler. biz yapılan araştırmaları okuyacak kadar önemsemiyoruz kendimizi. bas margarini şekeri yağlan şekerden öl hayatımız bu şekilde. ben de dahilim hatta.
ülkelere ait beslenme farklılıkları vardır. canan Karatay Amerika-avrupa beslenme şekline aşık olmayın bunlar şu nedenlerle iyi değil mis gibi yemeklerimiz var onları yiyin diyor en azından ben bunu anlıyorum. işlenmiş gıda zehirdir diyor bunu önüne gelene sor zaten söyleyecek. ama o kadın kadar cesur davranıp televizyona çıkan, kitaplar yazan bir doktor göremedim. belki onun kadar ünlenmemişi vardır, bilemem.
ilaç ve gıda sektörleri birbirine paralel ilerler. birisi bozar birisi iyileştirdiğini iddia eder. çoğu şirket önce halkı bir yiyecekten soğutur/korkutur alternatifler üretilir, besin takviyeleri ortaya çıkar. insanlar noluyor diyince de ay öyle değilmiş pardon der. bunu bana dedirttiler diyen doktorlar var. sonuçta para her şey.
bir de şu var; Türkiye'ye ilkleri getirmiş, diğer ülkelerde saygıyla doktor kimliği yüceltilmiş birine, emek vermiş, hayatını vermiş birine meslekten men edilmek reva değildir. o kadının yerinde olsam geberin der çeker giderdim.