tv de bir tartışma programında duygu asenanın "nazım hikmet bir kartpostal şairidir" şeklinde sıçtığı tespiti "kart sensin postal da sana girsin" diyerek cevaplamış ve beni ekran karşısında dumura uğratmış şiirin babası denilmesinde hiçbir sakınca olmayan kişi.
hayatına girerken farklı sandığın kişinin
aslında diğerleri gibi olduğunu terkedilince anlarsın.
anlarsın ki aslında kimsenin, farkı yok kimseden.
sadece biri daha iyi yalan söyler,
biri daha iyi oynar oyununu.
hepsi bu !
yemek de boş içmek de,
Hatta yeri gelmeden sevişmek de.
Tam zamanında öpmelisin mesela güzel gözlünü,
Tam zamanında söylemelisin sevdiğini
Gözlerinin içine baka baka.
Bisikletinin gidonunu
Tam zamanında çevirmelisin
Düşmemek için;
Tam zamanında frene basmalı,
Tam zamanında yola koyulmalısın.
Tam zamanında okşamalısın basını
O üzüm gözlü çocuğun
Hıçkırıklar tam dizilmişken boğazına,
Tam ağlamak üzereyken.
Tam zamanında koymalısın elini omzuna
En sevdiğin dostunun babası öldüğünde.
Tam zamanında tutmalısın düşerken
Üç yaşındaki sehpaya tutunan çocuğu.
Tam zamanında acımalı yüreğin
Afyon'da Hasan Ağabey' in evi yıkılınca başına
Evsiz kalınca çoluk çocuk
Ki uzatasın elini bir parça.
Tam zamanında açmalısın kapını
Hayatına girmek isteyenlere.
Tam zamanında çıkarmalısın
Sevginden şımarmaya başlayanları.
Tam zamanında affetmelisin kardeşini
Biliyorsan yüreğinde kötülük olmadığını
Seni gecenin üçünde arayıp da
Kafasının iyi olduğunu söylediğinde.
Tam zamanında öğretmelisin oğluna
Gerekiyorsa yumruk atmayı
Tam burnunun üstüne
Tiksinmeden pisliğinden,
Yukarı mahallenin sümüklü bebesi
Misketlerini zorla almaya çalışırsa.
Tam zamanında bağırmalısın
Acıyınca bir yerin.
Tam zamanında gülmelisin
Kemal Sunal küfür edince filmin bir yerinde.
Tam zamanında yatmalısın
Yola çıkacaksan ertesi gün
Ve arabayı kullanan sensen
Sana emanetse çoluk çocuk
Ve kendin.
Tam zamanında bırakmalısın içmeyi
Son kadeh bozacaksa seni
Ve üzeceksen birilerini
Ertesi gün hatırlamayacaksan.
Tam zamanında ayrılmalısın misafirliklerden.
Tam zamanında konuşmalı
Tam zamanında şarkı söylemeli
Tam zamanında susmalısın.
Tam zamanında terk etmelisin gerekiyorsa
Annenin babanın evini,
Tam zamanında başka bir şehre gidip
Ayaklarının üzerinde durmaya çalışmalısın.
Tam zamanında dönmelisin memleketine.
Tam zamanında için titremeli,
Tam zamanında âşık olmalı
Deli gibi sevmelisin güzel gözlünü.
Tam zamanında toplamalısın oltanı
Belki de seni şampiyon yapacak
En büyük balığı kaçırmadan.
Tam zamanında yaşlandığını hissetmeli
Tam zamanında ölmelisin
Iskalamak istemiyorsan hayatı.
Haydi, şimdi kalk bakalım
Silkin şöyle bir
At üzerinden hayatın yorgunluğunu,
Vakit zannettiğinden daha az
Haydi, kalk bakalım,
Şimdi YAŞAMAK ZAMANI.
Üstad bir gün arkadaşlarıyla bütün gece bir meyhanede eğlenir rakının dibine vurur
Sabaha karşı dışarı çıkarlar bir yeşil alana gelince üstad çimlere uzanır. Arkadaşlarıda yanına uzanır. Arkadaşları ''Üstad ne görüyorsun bizede söyle'' derler ki bu söyleyişte edebi bir söz beklenir. arkasından Can Yücel : '' Çok sarhoşum amına koyum ''
Senin için Yasak Dediler
-YasakLar Çiğnenmek içindir Dedim...
Senin için imkansız ...Dediler
Önemli Olan imkansızı Başarmak Dedim...
Senin için Olmaz Dediler
- Dünya da Olmayacak Şey Yok Dedim...
Senin için Zor Dediler.
- Kolay Olsaydı Değeri Olmazdı Dedim...
Onda Bulduğun Nedir ki Dediler.
Herkeste Arayıp Bulamadığım Dedim...
Senin için O Ne Dediler.
- Hayattaki Gülen Yüzüm Dedim...
Ona Öyle NasıL Bağlandın Dediler.
- Ben Değil O ''Bağladı'' Dedim...
Oda Senin Gibi Sevdimi Dediler.
- işte Cevap Veremediğim Tek Şey Buydu...
Eğer Bunu Bilmiyorsan Vazgeç Dediler.
- ''Vazgececek oLsaydım Sevmezdim'' Dedim...
rahmetli bugünlerde çok populer oldu. hayatında hiç tüm dizeleriyle şiirlerini okumayanlar, hiç yazdığı onca kitaptan bitanesi bile okumamış ve görmemiş olanlar bugünlerde facebooktan şiirleri veya sözlerini dize dize yazarak ve can yücel diye ilave ederek paylaşıyor.
sebepsiz sevmektir aşk,
nedeni olmadan bağlanmak birine.
ellerini tuttuğunda titremektir tüm benliğinle.
hatta sarılamamaktır utançtan,
çünkü utanmaktır sevmek aslında,
sevmek nedir aslen?
ölmek mi uğruna?
yaşamak mı onunla?
sevmek mi ömür boyunca?
yoksa ayrılmak mı gerekince?
nedir insanı başkasına bağlayan?
güzelliği mi? bilmez kimse bu soruların cevabını.
kimi sever güzelini, kimi sever özelini.
'' Bazıları, o havaya kalkmış yüzbinlerce yumruğun ne demeye geldiğini hala anlamamışlarsa biz söyleyelim: Pasyonariya'nın faşizme karşı haykırdığı o ünlü ' NON PASARAN ' buyruğunun türkçesini gösteriyorduk onlara. ' Naaah geçersiniz, naaaah! ' ''
kibrit çakıyorsun karanlıkta
badem çiçeklerini görmek için
ve mart denizlerinde tedirgin bir çift
sarnıç gemisi gözlerin
bir iş açacaksın sen başımıza
yangın mı olur artık, bahar mı?
ne yormak istedim seni,
ne de yormak kendimi.
çok çalıştım,
gitmeye de kalmaya da.
ikisi de aynı acı, ikisi de rezil.
daha öncede gitmiştim,
ama böyle kalarak değil.