gözlerindeki ilk ışık,
ağzındaki ilk tat.
dilindeki ilk sözcük,
kaçını hatırlıyorsun?
başlangıcı hatırlamadığın bir hayatın sonunu bilebilecek misin?
peki senin için başlangıç mı önemli, son mu?
yapmak istersin;
Hatta olsun diye yapılması gerekenden daha da fazla üstelersin.
değer verirsin, ödün verirsin, sevgiden de öte saygı gösterirsin, olmayacak kaç şey varsa bir araya bile getirirsin;
Bakarsın, ne anlattığını anlayabilmiş (?) ne de çözüm için bi şeyler yapma gayretinde.
iştir; sabahlarsın, olsun diye ailenden çaldığın zamanı oraya verirsin.
beklersin ; hayatta kimseyi istemediğin kadar ister, kendine ayırmadığın onca şeyi ona ayırmaya çalışırsın.
Sonra olayın içinden kendini çıkartır şöyle karşıdan yaptıklarına bir bakarsın, Bakarsın ki her şey başladığın gibi!pek de bir şey yapamamışsın.
Olmuyorsa, olmuyordur!
Gönlün rahat mı?
Elinden geleni yaptın mı?
Cidden olmuyorsa zorlamayacaksın.
sıçamıyorsan zorlamanın anlamı yok
yoksa basur olursun...
bir şiir okurken başarılı bir şairden ben de yazarım ulen böyle şiir hatta daha iyi yazarım deyip o cahilliğimle kendi kendime yazdığım edebiyat fukarası şiirlerimi yüksek sesle okur kendimi can yücelden nazım hikmetten orhan veliden daha başarılı sayardım ama o zaman lise 2 deydim yani bilmezdim şarkıların bu kadar güzel kelimelerin ise kifayetsiz olduğunu edebiyatın nasıl olduğunu öğrenince,bırakınız gençler yazsın ve utansın.
attırmayacaksın peçeteye, öyle kuru kuruya
sabah ereksiyonlarını es geçeceksin
es geçeceksin işte.
ertesi sabah daha süper olur çünkü
öyle film izlemeye falan gerek yok
çok da izlemeyeceksin mesela,
sağ kolun daha kaslı gözükürse kırılırsın
mesela küçük ayı, senin yıldızın olacak
gördüğün tüm dişi ayılara
ben yıldızım ve ilk sana kayarım
diyeceksin
mutlaka sana ait olmasını istiyorsan memelerin
mesela kendi memeni sıvazlayacaksın...
şiirseven herkesin kesinlikle katılması gereken bir kaldırı, yani baş kaldırısı.
facebook'taki can yücel ve küçük iskender çılgınlığına, güzel düşünülmüş, ironik bir cevaptır.
sanal ortamların, sanal romantikleri, riyakarlıklarından utanmalıdır diyor ve ben de katılıyorum hımını...
ben hayatta en çok kakamı sevdim
kara böcükler gibi yerden bitme bir bok
nasıl kokarsa tuvaletinde bir evin
o iğrenç kakamı ben öyle sevdim... *
