Can diye seslendiklerini kendi elleriyle kaybeder insanlar : canları gidince ise; güllere dönen insanlarınsa, gülleri hem dikenli olur hemde hiçbir zaman kalıcı olamaz. Çünkü güller elbet günü geldiğinde ya sizin yüzünüzden yada zamanı gelmiş olmasından solmaya mahkum edilirler.Siz ne zamanı tutabilirsiniz ne de söylediğiniz yalanlarınizi ve tutarsızlıklarınızi... Hele ki yapılmış hiçbirşeyi unutamaz insan.Ve hiçbir şey tek taraflı da yapılmamıştır.Kelimesinde birine can diyenin arkasında durması; içindeki kendine ait ömrünün, güllerini soldurmaması gerekir. Bu yüzden yaşamımızdaki insanlara; dikkat, emek, sabır, çaba, sevgi ve verdiğimiz sözleri tutmayı bilmeli, bunların karşılığınıda sizde görmeyi istersiniz.Buna göre her zaman yürekli sevecen ve iyi niyetli olmanız sizin karakterinize kalmıştır.Kişiliğinizin özünde ki iyi insan vasıflarınızı kaybetmemeniz gerekir diye de denilebilir.
kaybeden kendileridir. eninde sonunda varacakları nokta da odur. bunu da defaatle "samimiyet ve iyi niyet, hakikat" aradıkları zaman kapınıza geldikleri zaman anlarsınız.. zira, şeffaf ve iyi niyetli, karakterli insan bulmak artık zor. siz kendinizi öyle sınıflandırıyorsanız ve buna uygun davranıyorsanız, karşınızdakine bunu söylerken ihtimalle içini de tam olarak dolduruyorsunuzdur, kısacık bir zamanda "canım, cicim" diyen birisini iyi gözlemlemek lazım. kişi kendinden bilir işi. samimi bir insansanız duygularınız da, davranışlarınız da o parallelde samimidir. dolayısıya kendiniz gibi bilmekte bir beis yok, normali o ama yine de karşınızdakini birkaç kez test etmeden güvenmeyin, kendinizi teslim etmeyin, hayal kırıklığı büyük oluyor öyle durumlarda..
ciddi sosyopatlar ve psikopatlarla dolu bir topluluğun içinde yaşıyoruz artık. bi de bu işbilir küçük sineklerin vızıltısı var tabii.. kapıdan kovarken hiç düşünmeyin, sonradan gerçekten iyi insanlar için kalplerinizde ve zihinlerinizde yer açmak için iştahınız kalmayabilir. değmez. defedin,, dehleyin gitsinler.