camilerin şehir dışına taşınması gerekliliği

siker misin? sabaha mı? bırakırsın bunu şimdi.

cuma namazının kabul olması için tüm şehrin aynı yerde toplanması gerektiğini sanan koyu muhafazakarlar olduğunu bize gösteren gereklilik sanrısı. boşa gittiği bizim tüm cumalar desene.*

(bkz: her gün 5 vakit ezanla rahatsız edilmek)

her zaman çoğunluğun isteği önemlidir camiler cuma namazları özellikle dolup taşıyor,insanlar işlerini kısa süreliğine bırakıyor.istemiyorsan şehir dışına gidebilirsin tabiki.

mantık dışı bir önermedir. aksi istikametine camiler şehir dokusunu tamamlarlar.

(bkz: namaza gittim yarın dönücem)
(bkz: özel jetle camiye gitmek)

saçma gerekliliktir. 4dakika okunan bir ezan insana nasıl zarar verebilir ki ?

stadları, alışveriş merkezlerini, cafe, bar, disco gibi mekanları ve hatta okulları da şehir dışına taşıma ile aynı mantıkta kabul edilebilecek olayıdır.

sorarım size bunlarsız yaşanır mı?

camilerin amacını anlamamış yazarcık söylemidir.

"camilerin şehir dışına taşınması gerekliliği" diyenlerin şehir dışına taşınması gerekliliğinden önemsizdir.

şehirin şuanki dokusu oluşmadan önce o camiler vardı.asıl mevcut dokuya uygun şehirleşme olmadığını düşünmek daha yerinde bir tespittir.

saçma bir önermedir. bir insanın gerçekten böyle düşünebileciğini, yetmeyip böyle bir başlık açabileceğini bile kafam almıyor. burada amaç tamamen insanları tahrik etmek başka bişey değil.

"buyrun sizi taşıyalım ?" önermesini yapabileceğim zırvadır.

uygulanması halinde hacı amcalarımızı e-5'lerde mopedleri üzerinde şehit edecek uygulama.

olması gereken, geç kalınan ve bir an önce çözüme kavuşturulması beklenen dini yaradır. herkesin evi var arkadaş. neden cami yani? bir minare yeter gerçi. maksat ezan okumak değil midir?!

avrupa kentlerinde ki katedrallere bunların ne işi var burada bunlarıda şehir dışına taşıyalım diyen bir önermede olmalı.

(bkz: gençlik elden gitmiş)
aklıma ezana 'insan çığlığı' diyen yekta güngör özden şerefsizini getiren başlıktır.
o da ankara sokaklarında ezan sesinden yürüyemiyordu ya hani.
herkesin imanı kendine. isteyen gider cuma namazına, isteyen oturur dinler günde 5 defa okunan ezanı. ne iman edene, ne de iman etmeyene, ne dini bütün olana, ne de dinle dalga geçene kimsenin hiçbir şekilde yorum yapmaya hakkı yok evet. ama şu var cuma namazına giden milyonlarca insanın yaşadığı bir toplumdayız. onlar neden namaza gitmeyenlerden rahatsız olmuyor da; namaza gitmeyenler görüntü kirliliğinden, turistlerden, bilmem nelerden bahsetme hakkını buluyorlar kendilerinde anlamadım. türkiye'ye gelip de istanbul'da dinlediği ezan vesilesiyle müslümanlığa geçen turistleri görmedik mi medyada?
siz dinlemesini bilin veya bilmeyin, namaza gidin veya gitmeyin, bu tamamen sizin sorununuz.
ha çok mu rahatsız oluyorsunuz ezan sesinden, dedelerinizin bebeklerinizin uykuları mı bölünüyor bu yüzden? o zaman siz çıkın şehir dışına.
osmanlı torunuyuz, bu ülkede her zaman ezan sesi yankılandı ve yankılanacak da. her semtte olacak o rahatsız olduğunuz camiler.
ayrıca istanbul'a olan turist hayranlığının sebebi yüzde doksan o beğenmediğiniz, şehir dokusuyla uyumsuz dediğiniz camilerdir.

önce olaya megafonları kaldırarak başlanmalıdır her sokak başında bir tane olduğu için fazlasıyla gürültü kirliliği yaratmaktadır.zaten namazda niyeti olanın kulağı ezanda olur.

ülkemizin başta gürültü ve görüntü kirliliği olmak üzere bir çok sorununa çözüm olan gerekliliktir.

camiler değil de çirkin kızlar şehir dışına taşınsa hatta ölse çok güzel olur layn...

(bkz: şehirlerde şehir dışına taşınmalıdır)

ancak ateistlerin ileri sürebileceği gerekliliktir. şehir ortasındaki koca koca garnizonları, kışlaları görmeyip camilere göz diken ateistler. kışla garnizon elbette olmalı ama büyüyen şehirlerin dışında olmalı.

gerekli değil artık şart olmuştur. şehirlerden çok uzaklara taşınmalı ki dinci/yobazlar da gitmeli şehirlerimizden. evet buna ihtiyacımız var.

hatta olmasalar da olur diyeceğim ama demek istemiyorum.

camilerden rahatsız olanların şehir dışına taşınması gerekliliği.

cok sıçılası yorumlar...o rahatsız olanların kulaklarına...elin hristiyanın yahudinin rahatsız olmadığı ve istanbulla özdeşleşmiş durumda olan bazı camilerin türkler tarafından rahatsızlık duyulması neye alamet acaba..

yazarın fazla hayal perest olduğunu gösteren açıklamadır.