yıllar önce camide kuran öğrenmeye gidiyoruz. Okuldan da arkadaşım olan Oğuzhan öğlenci olduğu halde okula geç kalmayı beceren birisiydi. Cami saat 9da başlardı bizimkisi 10 da geldi hocayı dinliyo hiçbirşey yok gibi hoca arkayı döndüğünde arkada birşeyler yıkıldı sandı. Gök gürültüsüne benzer çıkan ses tüm veletleri yere sermişti. Oğuzhan da hala sap gibi sırıtıyordu..
geçen cuma namazında hocanın mimberden yuvarlanarak aşağı inmesi. işin garibi kimsenin kalkıp adama müdahale etmemesi. arkamda oturan iki gencin "hoca sakatlandı cuma iptal" diyerek camiyi terk etmesi.
96 yılında o zamanlar tgrt de şahin gözü diye bir dizi vardı kendimi ona kaptırmış izlerken ezanın sesini duymadım sonra teravih namazı için evden çıktığımda tüm camilerde yer olmadığını gördüm en sonunda ufak bir mescitte WC nin tam önüne halı sermişler orada benim gibi geç kalan bir kaç kişi iler yer buldum.
artık namazın sonlarına geliyorduk adamın biri içeri girdi vitir vacipte sonra içeriden öyle bir ses geldiki, sanki hiroşima'ya ikinci atom bombası atıldı. Ne kadar kendimi tutmaya çalışsamda kahkalarla güldüm .
sonra adamın çıkıp bana "gülmek yok gülmek yok " demesi ile biten anımdır.