Turistik yerdekiler ihaleyle veriliyor herhalde. Onlara teklif etmedim, esnaf olduklarından ama Küçük yerlerdekine param yok başka zaman getiriyim mi diyorum, tamam diyorlar, (götürüyorum).
mesela kadıköy çarşıda bir tuvalet var, giren çıkan sayısı belli değil. o adam Audi A8 kullanmasın mı yani? sizin derdiniz tuvalet değil, sizin derdiniz islam...
huşu içinde sıçarken araya maddiyatın girmesi sonucu o mistik anlamın bozulmasıdır. sonuçta cami tuvaletleri daha uhrevi yerler oluyor ve insan sıçarken adeta tanrıyla konuşmuş gibi oluyor.
vahim durumdur.
hele ki kelle basi bir lira ve daha fazla alan tuvaletler var ve bu tuvaletlerin buyuk cogunlugu bakimsizliktan neredeyse kirilacak vaziyette leş bir sekilde hizmet vermektedir.
ulan o kadar para sogusluyosun hadi onu gectim temizlik imandan ona niye gelmiyorsun.
tamam turkiyede 7 den 70 e tuvalette sicmayi bilmeyen comar dolu olabilir ama sende burayi temizleyeceksin.
ben belki benden once giren dingilin biraktigi gibi bulmak istemiyorum. bi kere tuvalet dedigin yapinin icinde su muntazam dortlu olacak.
(bkz: surahi)
(bkz: firca)
(bkz: mendil)
(bkz: sabun)
velhasilkelam o parayi aliyorsan bile hakkini vereceksin hakkini.
diyanet işleri bakanlığının bütçesine bakılınca soygundur. Görevliden falan bahseden olmuş camilerin zaten maaşlı temizlikçileri var bi zahmet tuvaletleri de temizlesin. Tuvalettin girişinde oturan adam temizlik için değil tahsilat için bekliyor.