dünyanın en büyük çelişkilerinden biridir. tam evden çıkıldığı sırada anahtarı evde unuttuğunu farkeder kişi. evdekilerden birini çaldırır yahut bağırır. anahtar istenir. arkadaş ya da anne biraz düşünceliyse peçeteye ya da poşete sararak atar anahtarı. fakat her koşulda o anahtarın camdan aşağıya düşmesi arasında geçen 2 saniye zindan olur insana. eller, anahtar ellerin 10 cm yakınına gelene kadar açıktır. kişi tutma niyetindedir anahtarı. fakat 10 cm yakınlıktan sonra eller birden kaçırılır. anahtar yere sertçe çarpar. kişi "oh lan iyiki tutmamışım, baksana nasıl ses çıktı" der içinden. ama o 2 saniyelik çelişki süresi ömründen ömür götürür. kimi zaman tutulurda o anahtar. eller pek acımaz. ama kişi o anahtarı tuttuysa eğer, çok sinirli yahut moralinin bozuk olduğu bir günündedir. çelişkiyi tam anlamıyla yaşayamaz. ya da anahtarı atan kişi , tutacak olan kişinin o çelişkiyi yaşamasına fırsat vermeden atar camdan anahtarı hızlıca. anahtarı tutan bünye, bir kaç saniye ne yapıtğının farkına varmaya çalışır, özgüveni yerine gelir birden. zordur camdan atılan anahtarı tutmaya karar vermek. yapılan araştırmalara göre camdan atılan anahtarı tutmaya çalışan kişiler, camdan atılan anahtarı tutmaya çalışmayan kişilerden 2 gün az yaşıyormuş, cinsel birleşmelerde sorunlar yaşıyormuş. bok mu var unuttun o anahtarı evde? alsana cıkarken, bak neler geliyor başına. tabi bu bazen bir kol saati de olabilir. madde değişir fakat çelişki kalır...
camdan atılan anahtarı tutupta elimi s.keceğime, anahtarın yere düşüp beton zeminde kırılmasını tercih ederim. lan şimdi farkettim ne kıymetli canım varmış.
Bunun değişik bir örneğini o zamanlar daha yeni yeni meşhur olan Sabri Sarıoğlu yapmıştır.Zamanında annesinin camdan attığı anahtarı ayagıyla kontrol etmeyi başarmıştı kendisi.
halbuki o anahtar bize güvenerek atmıştır aşağıya kendini. o atlarken biz insan oğluna olan güveninde bir çelişki yoktur. halbu ki ne kapalı kapıları açmıştır önümüze. biz ne yaptık peki. yazık.
çözümü buldum.elimin acımaması için elimle tutmuyorum.yerede düşürmüyorum belki kırılır diye.ayağımı uzatıyorum ayağımdan sekip yere düşüyor. böylelikle hızı azalıyor ve kırılma riski ortadan kalıyor,elimde acımıyor,ayağımdada zaten ayakkabı var.lanet olsun çok zekiyim niye diyeceksiniz e çünkü beyin bedava.
farklı çözümler getirilebilir. elle tutmak yerine sanki futbol topunu kontrol ediyormuş gibi ayağınızı kullanırsanız hem anahtarlığın hem elinizin muhtemel parçalanmasını önlemiş olursunuz.
anahtar farkedilmeden cama doğru atıldığında kırılan camın kırıklarını tutup tutmama çelişkisidir. anahtar, açık pencereden veya balkondan atılmalıdır. tabii bir deyim olarak "camdan atılan" bir anahtardan söz ediliyorsa, sadece anahtarı tutup tutmama çelişkisi doğar. hele ki, anahtar 5 ci kattan aşağı atılıyorsa.
