east of england bolgesinde, cambridgeshire sehri ve cambridge kasabasinda bulunan universite. universite egitim hayatina ilk olarak kendisine ait bina olmadigi icin great st mary's ve st benedict's kiliselerinde baslamistir. daha sonra st peter's ismi ile ilk yapi piskopos hugh balsahm tarafindan 1284 yilinda kurulmustur.
ilk okutulan dersler fransa ve ıtalya'daki gibi sanat, gramer, mantik ve retoriktir.
her fakültesini gezmek için ayrı ayrı ücret ödenilen üniversite. 800 yıl önce kurulmuş 400 yıllık binalarla ayakta kalıyor.
dünyanın en iyilerinden biri.
bahçesinde oturma şerefine nail olduğum aşmış, überötesi üniversite. zaten öğrencisi olmaya gerek yok, içine girince bile diyorsunuz, ulan bu üniversite ise bizim okul ne? diye.
ayrıca, bi de yayınları vardır ki tadından yenmez. pek çoğu ebook formatında
alınabilirdir. gerçekten pek çok eser ülkemizde kalburüstü bir tez tadındadır. islam, oryantalism, sexualism, feminism.. ne ararsanız vardır. belki dünyanın en iyi üniversitesi olmayabilirdir lakin cambridge press ile diğerlerinde olmayan bir şeye sahiptir.
yabancı dil öğrencisi olarak kapak atmak niyetinde olduğum cambridge incisi, dünyanın en iyi üniversitelerinden. şöyle yeşilliklerin arasından "eeh eytere bea" deyip çıkmak, cambridge united maçından sonra oxford united'a takılmak, ufak bir liverpool seyahatiyle you will never walk alone diye haykırmak ve fiş en çipsin ardından galler'e seğirtmek...
ingilizce yabancı dil kitapları ve kaynakları tüm dünyada kullanılan büyük üniversite.
ayrıca dünya üniversitelerin gerek başarı gerekse kalite sıralamasında ilk üçden düşmeyen, birçok gencin de hayalini süsleyen üniversite.
Cambridge Üniversitesi dünyanın en eski ve en meşhur üniversitelerinden biridir. ingiltere'deki bir diğer eski ve meşhur üniversite olan Oxford'la her alanda ezeli bir rekabet içindedir. Bu rekabet bazen güzel işbirlikleri de doğurur.
Her iki üniversitede de alanlarının dehaları çalışmıştır. Haksızlık yaptığımı bildiğim halde, ezeli rekabette Cambridge'in Oxford'dan biraz daha ileride olduğunu düşünüyorum. Özellikle 1930'ların Cambridge'i dünyanın gidişatını değiştiren dehaları barındıran bir bilgi üretim merkezi idi.