"senin amına koyarım" diyebilen ve bunu derken de koyamayacağından şüphe etmeyen yazardır. aslında bu özgüven çok güzel bir şey lan. biraz sohbetin ardından tanıyorsunuz neden koymak istediğini.*
yazılarının sürekli türk kızlarına bok atan türdeki birilerinde hazımsızlık yapmasından büyük keyif alan yazardır.
türk asıllı değilim ve koca göt sendromum da yok ama sürekli türk kızlarının aşağılanmasından nefret ediyorum. buna çıktığı kabuğu beğenmemek denir. anlamıyorum ki hollywood yıldızları mı doğurdu sizi?
amacım türk erkeklerine bok atmak değil sadece dev aynasından uzaklaştırmaya çalışmak.
en sevdiği rengin pembe değil siyah olması,
ugg den nefret edip babetleri botları giyebileceği ve 1 tane converse i olan,
murat boz değil de nickelback dinlemesi,
küçük göğüslü koca basenleri değil de orta halli göğüsleri ve orta hal basenleri olması
kuvvetle muhtemel yazar.
kötü bir yazar ve kötü bir insan olduğunu katiyetle düşünmediğim kişidir. kötü bir yazar olup da iyi kişilerde vardır, tam tersi olaraktan iyi bir yazar olup boktan bir insanlarda vardır.
bendeniz yazarlık kalitesi eleklerimi biraz sıkılaştırarak yazarlık yeteneğini kötü olarak kabul ediyorum şahsının yazarlık yeteneğini veyahut kalitesini başka bir entryde kaleme almayı tercih ediyorum. zaten uludağsözlük gibi taşın pirinçten daha fazla olduğu bir diyarda iyi yazı yazmak bir salaklıktır.
gelelim şahsına, aslında ben bunu kendisine tekil olarak söylemek isterdim. ama bu fikrimi kamuoyuna sunma gibi opsiyonu seçiyorum.
kendisinin dili son derece keskindir aklındaki gayet sert bir üslupla söylemekten çekinmemekte hatta karşı tarafın zemzem kuyularına abdest bozmaktan katiyetle kaçınmamaktadır. dürüst müdür? bendeniz dürüst olduğuna inancım tamdır. bu husus hakkında yazı tura atmış olabilirim eğer yanılıyorsam gönül ferahlığı tükürdüğümü yalarım ve hatta yanıldığımı kabul ederim. zati bendenizin hatalarını hıyarca savunan bir kişi olmadığımı beni yakinen tanıyanlar iyi bilmektedir.
dürüstlük güzel birşeydir ama bunun içine hareket edici kelamlar sığdırınca dürüstlük küstahlık olur. biraz daha yumuşak olsa aklına ilk gelen kelimeleri değil de ikinci gelen kelimeleri seçse, bir sopa olmaktansa bir kılıç olmayı seçse kuşkusuz kafası daha rahat olacak hatta haklı olduğu polemikleri ferahça kazanabilecektir.
çünkü eğer bir kişiye sen ineksin denildiği vakit o kişinin otomatikman aynı kelamı hatta daha fazlasını kullanma hakkı olmakta ve nihayetinde sinir bozucu olaylar yaşanmaktadır. hele ki nick altını işgal ettiğim kişi gibi biraz asabi kişiler söz konusu olursa bu bir felaket olmaktadır.
bendenizin hayat düsturu olan 'memleket dolmuş ibneyle biter mi dürtmeyle' düsturudur, bunu şahsına uygulamasını salık vermekle beraber olur da sinir bozucu mahlukatlarla çebelleşeceği vakit ona klasik ingiliz taktiğini uygulamasını salık veriyorum. şüphe yok ki bunu yaptığı vakit fevkalade rahat ve relax olacaktır.
entryimi özlü bir söz ile bitiryorum;
insanın konuşacak kadar zekâya, ya da susacak kadar akla sahip olmaması büyük bir talihsizliktir.*
nick altımda yazı yazıp da fikrini belirten herkese saygım var. şu güne kadar en iğrencinin sahibine bile yazını sil demişliğim yoktur. yazılanlara şöyle bir bakıyorum da neysen'in bir sözü geliyor aklıma :
"Türk milleti tuhaftır, her söze pek aldırmaz
ibne dersin kızar da, sikersin aldırmaz"
gerçekten de bazı şeyleri kıvırtmadan, kelimelerle oynamadan, düz bir şekilde ifade edilnce batma gücü binle filan çarpılıyor. batıyor, kanırtıyor...
yazılarımla ilgili şunu söyleyebilirim. ben burda yazı yazıp da nobel kazanmak peşinde değilim. harika bir yazarım herman hesse camları silsin irvin yalom tespit sıçmasın filan bir tip değilim. ben sadece burda fikirlerimi yazmaktan, insanların gerçek hayatta içlerinden geçirip de nezaketen ya da dışlanma/sevilmeme korkusuyla insanların suratına söyleyemediklerini söylemekten ve mesai saatlerimi renklendirmekten keyif alıyorum; hepsi bu. yorumları gördükçe de tam da istediğim noktada olduğumu görüyorum.
düşüncelerini erkekçe, olduğu gibi savunur çünkü calyx kadınların da erkekler kadar özgür haklara sahip olduğunu düşünen bir kişiliktir, erkekler ne kadar özgür yazabiliyorsa bayan yazarların da bu hakka sahip olduğunu sonuna kadar düşünen, savunan ve cümlelerini esirgemeyen cesur, açık yürekli bir yazardır...
en azından bölücü bir fikri savunmuyor be adam. çocukları otobüste yakmıyor. sadece okuyunca kendine itiraf edemediğin bir şey gözüne sokuluyor ya da daha önce duymaktan sıkıldığın bir şeyi yinew duymuş oluyorsun. ne kaybediyon be şuursuz tosbağa. otobüsleri yakmıyor. ya da çocuk kaçırıp dilendirmiyor. *
orhan pamuk demişken biz ne zaman bu adar tahammülsüz olduk. **
artık fenomen haline gelmiş, getirilmiş yazar. Sözlükler tarhinin en erkek kadın kadını olarak yerini gittikçe sağlamlaştırıyor. Kaldı ki tam da bu yüzdendir bu kadar ilgi çekmesi, aynı başlık ve entry sahibi yüzlerce erkek yazar varken.. keskin bir kalemi varmış, yazdım mı damara basarmış, bilinç altımıza, ruhumuzun, zihnimizin dehlizlerinde zir-u zeber hale soktuğumuz ve başkalarına dillendirmeye çekindiğimiz şeyleri söylüyormuş.. muş muş muş... hepsi palavra şekerim. kadın eğleniyor hepimizle yahu, ego şişiriyor. olsa olsa elinde klavye varken bile onun kadar cesur olamayan, kendisini gerçeklediğini düşünen yurdum kadınının sesi olur.