cahit sıtkı tarancı

entry273 galeri15
    197.
  1. Şiirleri çalıntı muhabbeti olan şair.
    0 ...
  2. 196.
  3. ölümden korkan ama herkes gibi eceline giden rahmetli şair.
    9 ...
  4. 195.
  5. Yunus emre, mevlana, fuzuli gibi ölümü iple çeken, azrail gelse de ölsek diye bekleyen şairlere nazaran Şiirlerinde hep ölüm korkusundan bahseden şairimizdir. O ölmek istemiyordu, bence olması gereken de buydu.

    Ölmek istemeyen Adam(1940) şiirini yazdıktan bir kaç yıl sonra da ölmüştür. (bkz: ironi)

    "Ölmek istemeyen adamdı
    Ellerini koparamadılar
    Güneşte kızarmış elma dalından
    Yoldan çeviremediler
    Gölgeli asfaltta uçan ayaklarını
    Avcı çıkmadı nişan alacak
    Mavi göklerle dolup taşan gözlerine
    Ve altın yapraktı rüzgarda başı
    Seyyareden seyyareye savrulan
    Lakin durmuştu nabzı
    Rapor verdi belediye doktoru
    Öldüğüne dair."

    Günler ya da aylar sonra birkaç şey daha yazmak istiyorum. Deminden yazdığım yazıyı okurken "o ölmek istemiyordu bence olması gereken buydu" gibisinden düşüncesizce yazmış olduğum şeyi düzeltmeyi zamanın acımasızca verdiği deneyimler farz kıldı. Yanılmışım... Olması gereken şeyler çok farklıymış. Mutlu insan yaşamak istermiş, mutsuzlar için değilmiş bu mekan.

    "Bir kere misafire çıkmış insan, istesen de istemesen de gideceksin." demiş yine yaşadığı her saniyenin değerini bilen zat. Tanrının sopası bu sanırım; yaşamak isteyene az ömür, istemeyene çok acı...
    4 ...
  6. 194.
  7. isminde çok t harfi olmasından dolayı söylerken marka gibi hissettiren ad soyada sahip kişidir.
    1 ...
  8. 193.
  9. yalnızlık temalı şiirlerin üstadı. abbas şiirinin hikayesi bile yeter.
    0 ...
  10. 192.
  11. 191.
  12. Otuz Beş Yaş

    Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder.
    Dante gibi ortasındayız ömrün.
    Delikanlı çağımızdaki cevher
    Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
    Gözünün yaşına bakmadan gider.

    Şakaklarıma kar mı yağdı ne?
    Benim mi Allahım bu çizgili yüz?
    Ya gözler altındaki mor halkalar?
    Neden böyle düşman görünürsünüz;
    Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?

    Zamanla nasıl değişiyor insan!
    Hangi resmime baksam ben değilim:
    Nerde o günler, o şevk, o heyecan?
    Bu güler yüzlü adam ben değilim.

    46 yaşında vefat eden usta şair.
    Ruhu şad olsun.
    4 ...
  13. 190.
  14. Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır
    Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor
    Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini
    Ormanların en kuytusunu sende görmekteyim
    Senden kopardım çiçeklerin en solmazını
    Toprakların en bereketlisini sende sürdüm
    Sende tattım yemişlerin cümlesini
    Desem ki sen benim için,
    Hava kadar lazım,
    Ekmek kadar mübarek,
    Su gibi aziz bir şeysin;
    Nimettensin, nimettensin.
    Desem ki...
    inan bana sevgilim inan
    Evimde şenliksin, bahçemde bahar;
    Ve soframda en eski şarap.
    Ben sende yaşıyorum,
    Sen bende hüküm sürmektesin.
    Bırak ben söyleyeyim güzelliğini,
    Rüzgarla nehirlerle, kuşlarla beraber.
    Günlerden sonra bir gün,
    Şayet sesimi fark edemezsen
    Rüzgarların nehirlerin kuşların sesinden,
    Bil ki ölmüşüm.
    Fakat yine üzülme müsterih ol
    Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini
    Ve neden sonra
    Tekrar duyduğun gün sesimi gök kubbede
    Hatırla ki mahşer günüdür
    Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum.
    4 ...
  15. 189.
  16. 188.
  17. Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır,
    Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor,
    Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,
    Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
    Senden kopardım çiçeklerin en solmazını,
    Toprakların en bereketlisini sende sürdüm,
    Sende tattım yemişlerin cümlesini.

    Desem ki sen benim için,
    Hava kadar lazım,
    Ekmek kadar mübarek,
    Su gibi aziz bir şeysin;
    Nimettensin, nimettensin!
    Desem ki...
    inan bana sevgilim inan,
    Evimde şenliksin, bahçemde bahar;
    Ve soframda en eski şarap.
    Ben sende yaşıyorum,
    Sen bende hüküm sürmektesin.
    Bırak ben söyleyeyim güzelliğini,
    Rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber.
    Günlerden sonra bir gün,
    Şayet sesimi farkedemezsen,
    Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,
    Bil ki ölmüşüm.
    Fakat yine üzülme, müsterih ol;
    Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,
    Ve neden sonra
    Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede,
    Hatırla ki mahşer günüdür
    Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum.
    0 ...
  18. 187.
  19. "Yalnızlık nedir göreceksin
    öldüğün zaman."
    2 ...
  20. 186.
  21. memleket isterim şiirinde arzu ettiğin memleketi hala gerçekleştiremediğimiz için affet bizi büyük usta.
    1 ...
  22. 185.
  23. "neden sonra farkına varıyorsun, etrafındaki korkunç ıssızlığın; yar olsun dost olsun ne arıyorsun, adresi belli mi vefasızlığın" Cahit Sıtkı Tarancı

    Nur içinde yat güzel insan...
    3 ...
  24. 184.
  25. ''Desem ki'' şiiri aşık olmak için bir nedendir.
    6 ...
  26. 183.
  27. yaş otuz beş diyip 11 yıl sonra 46 yaşında ölen uber insan.
    1 ...
  28. 182.
  29. Affan dedeye para saydım,
    Sattı bana çocukluğumu.
    Artık ne yaşım var ne de adım;
    Bilmiyorum kim olduğumu.
    Hiç bir şey sorulmasın benden;
    Haberim yok olan bitenden.
    Bu bahar havası, bu bahçe;
    Havuzda su şırıl şırıldır.
    Uçurtmam bulutlardan yüce,
    Zıpzıplarım pırıl pırıldır.
    Ne güzel dönüyor çemberim;
    Hiç bitmese horoz şekerim!
    1 ...
  30. 181.
  31. diyarbakır'da yaşadığı evi müze haline getirilmiş şairdir. evin avlusu, odaları, oradaki ürkütücü sükunet, şairin hayatı boyunca yaşadığı hüznü, bunalımı, ölüm korkusunu, gel gitleri gözle görülür kılar.
    4 ...
  32. 180.
  33. yaşaran gözlerime bak,

    ben yalan söylemek bilmem.

    her şeyim güneşte çıplak;

    nedamet bende cehennem.
    2 ...
  34. 179.
  35. Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır,
    Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor,
    Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,
    Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
    Senden kopardım çiçeklerin en solmazını,
    Toprakların en bereketlisini sende sürdüm,
    Sende tattım yemişlerin cümlesini.
    Desem ki sen benim için,
    Hava kadar lazım,
    Ekmek kadar mübarek,
    Su gibi aziz bir şeysin;
    Nimettensin, nimettensin!

    Desem ki…
    inan bana sevgilim inan,
    Evimde şenliksin, bahçemde bahar;
    Ve soframda en eski şarap.
    Ben sende yaşıyorum,
    Sen bende hüküm sürmektesin.
    Bırak ben söyleyeyim güzelliğini,
    Rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber.
    Günlerden sonra bir gün,
    Şayet sesimi fark edemezsen,
    Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,
    Bil ki ölmüşüm.
    Fakat yine üzülme, müsterih ol;
    Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,
    Ve neden sonra
    Tekrar duyduğun gün sesimi gök kubbede,
    Hatırla ki mahşer günüdür
    Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum..
    3 ...
  36. 178.
  37. ' paydos bundan böyle çılgınlıklara
    Sert konuşmaya başladı aynalar '
    0 ...
  38. 177.
  39. "Sesin öyle güzel ki,
    duymak isterdim öldükten sonra bile.."
    2 ...
  40. 176.
  41. adı cahit sıtkı turancı olsaydı bir hayli saygı duyacağım kişilik olacaktı kendisi. ama olsun edebiyatçıdır türk edebiyatına katkıda bulunmuştur yine saygı duyarız.
    0 ...
  42. 175.
  43. ilk okul kitaplarından tipini bilmesekte gözümüzde kendimizce bir portresi olan, ünlü bir isim, ünlü bir sihir, ünlü bir şiir.
    0 ...
  44. 174.
  45. sunay akın , kendisi hakkında inanılmaz güzel bir olay anlatır ki mutlaka ondan dinlemeniz gerekir.
    0 ...
  46. 173.
  47. kitapları sıklıkla satılan kıymetli yazar.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük