seveceğim hatun kişi
saçı siyah gözü siyah
illaki esmer olacak
dişi öylesine dişi
aşık kolum akşam sabah
belinde
kemer olacak
bir ömür boyunca yaz kış
doymıyacağım tek yemiş
sağ yanakta
ben olacak.
hüzün kokan duygu yüklü dizelerin ustasıdır. onun ıstırabı yalnızlıktır. şiirlerinde acı çeken bir ruhun sahte neşesini hissederiz. şüphesiz ki hayattan memnun olduğu anlar da vardı. bazı şiirlerinde bunu açıkca görürüz. ama içindeki acının gölgesi, nasıl da karartırdı o sevinci...bazen akşamlar gibi alacakaranlık bazen sabahlar kadar berrak şiirler yazmıştır. ama şiir okuyuşu hiç de güzel değildir. elbetteki güzel şiir yazmak başka, güzel okumak da başka şeylerdir.
Bir şairin adı söylenince ilk akla gelen şiirini düşün. ama bu şiir full olumsuz duygular aşılayan şiir olsun. O şiiri yazarken kullandığı kurşun kalemin kağıda sürtünce iz bırakan grafit-kil karışımını ayarlayan ustayı sigortalı olarak kuruma bildiren muhasebeciyi büyüten ebeveynden, o şiiri ilkokuldan liseye müfredata koyanlara, müfredatçılardan onları es geçmeyen hocalara sözüm size adam kırgın kızgın hayalkırıklığına uğramış karamsar bir şiir yazmış ne demeye gözümüze gözümüze sokuyosun ki.. biliyoruz ki sende ölcen bende ölcem ama 35 yaşı yolu yarılamak diye mısra mısra anlatılan bir şiiri meşhur etmek de neyin nesi.. hele o edebi akım da garipçilarden orhan veli sen sere serpeyi yaz gelelim oktay Rıfata sen rahatı kaçan ağaç şiirini yazıp cahit sıtkıyı aranıza almanıza ne demeli negatif enerji yayan ve bunu 1956 da rahmetli olmasına ve seneler önce okumama rağmen 2013 de beni etkileyen bu şiirin gelecek kuşaklara okutulmaması meşhurluğunun azaltılması amaçlayan bir bildirgeye imzamı atarım yok yolun yarısıymış yok şakaklarına kar mı yağmış yok geç farketmiş taşın sert olduğunu o zamana kadar taşı sünger sanıyomuş sanki insanın pardon filminde ferhan Şensoy vari bir şekilde sie sie sie diyesi geliyor
"Günlerden sonra bir gün,
Şayet sesimi farkedemezsen,
Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,
Bil ki ölmüşüm.
Fakat yine üzülme, müsterih ol;
Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,
Ve neden sonra
Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede,
Hatırla ki mahşer günüdür
Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum."
korkarım felekte bir gün
bir bayram yemeğinde
anam, babam gibi kardeşlerim de
en güzel dalgınlığında ömrün
beni gurbette sanıp
keşke gelseydi bu bayram diyecekler
ve birdenbire yürekler
aynı acıyla yanıp
hepsinin gözleri yaşaracak
öldüğümü hatırlayarak.
Öldük, ölümden bir şeyler umarak.
Bir büyük boşlukta bozuldu büyü.
Nasıl hatırlamazsın o türküyü,
Gök parçası, dal demeti, kuş tüyü,
Alıştığımız bir şeydi yaşamak..
Şimdi o dünyadan hiçbir haber yok;
Yok bize arayan, soran kimsemiz.
Öylesine karanlık ki gecemiz,
Ha olmuş ha olmamış penceremiz;
Akarsuda aksimizden eser yok.
en iyi 10 şairimizden birisi değildir. 10 - 15 tane güzel, 100 tane vasat şiiri vardır. tüm şiirlerini iki defa okumuşluğum var . en iyi şiiri (bkz: şaşırdım kaldım) ' dır .
....
öldük, ölümden birşeyler umarak,
bir büyük boşlukta bozuldu büyü
gök parçası, dal demeti,kuş tüyü
alıştığımız şeydi yaşamak.
....
selam olsun ölümü ve yaşamanın güzelliğini şiirleştiren şaire...
90'lı yılların sonunda, ilk ezberlediğim şiiri yazan şair olarak içimde yer etmiş adam.
buyurun;
desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır,
rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor,
sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,
ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
senden kopardım çiçeklerin en solmazını,
toprakların en bereketlisini sende sürdüm,
sende tattım yemişlerin cümlesini.
desem ki sen benim için,
hava kadar lazım,
ekmek kadar mübarek,
su gibi aziz bir şeysin;
nimettensin, nimettensin!
desem ki...
inan bana sevgilim inan,
evimde şenliksin, bahçemde bahar;
ve soframda en eski şarap.
ben sende yaşıyorum,
sen bende hüküm sürmektesin.
bırak ben söyleyeyim güzelliğini;
rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber.
günlerden sonra bir gün,
şayet sesimi farkedemezsen;
rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,
bil ki ölmüşüm.
fakat yine üzülme, müsterih ol;
kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,
ve neden sonra
tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede,
hatırla ki mahşer günüdür,
ortalığa düşmüşüm seni arıyorum.