cahil casareti deyimini cagrıstıran onermedir.
görüyoruz ki yine sözlüğün entellektüelleri toplanmış bir konuyu şümullüce tartışır olmuslar. bende geri kalırmıyım ortadan girme ihtiyacı hissettim. lakin öyle beylik laflar edecek cesametim de yok. madem ki 21. yydayız bende batılı gibi tartışırım. neticede biyoloji derslerinden kalan seküler bir yanım vardır.
cahilin ne olduğunu hepimiz biliyoruz eğer cesaretin ne olduğunu da bulursak sorunu çözebiliriz ey vicdan sahipleri.
cesaret (tdk.): Güç veya tehlikeli bir işe girişirken kişinin kendinde bulduğu güven; yüreklilik, yiğitlik, yürek
demekki neymiş bir farkındalık varmıs yani bu er kişi nasıl bir işe giriseceğini bu işin güçlüklerini yürek titreten taraflarını bilirmiş. cesareti buna rağmenmiş.
"ee guzel diyosun uygunsuz biri de bu atalar, bu deyimleri boşuna yerleştirmediler bu güzel türkçeye, hiç mi manası yoktur" dediğini duyar gibiyim eli "ıyyy iğrenç" butonunda olan okur.
efendim hiç boşuna olur mu tabii ki de yaşanmışlığı vardır. bir misal ile arz edeyim:
asker ocağını artık yurdumun kadınları bile bilirdururlar. oralarda nicola tesla'larla elektrik prizine parmağını sokan zevat birlikte yaşar. şimdi bi saniyeliğine hayal edelim...
komutanın kapısına tekmeyi basıp iceri giren selamdan habersiz bir cahil-i cühaylaya komutan naapsın cahildir der geçer. belki cevval bi'şeyse ikide tokat atar.
fakat *, aynı seyi iki üniversite bitirmiş odaya giriş kuralları üstüne yüksek lisans yapmış yiğit oğlu yiğit yapsa divan-ı harbe verilir mazallah. ya işte yarenler durum ayan beyan ortada.
bundan kelli cahil bu bilinçsiz cesaretini sergiler durur ancak bunu sizin bizim gibi efendiler haşa bir daha tekrar edemez. budur bu konunun özü fikrimce.